"Erken seçimin çok kolay olduğunu düşünmüyoruz"

TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, MHP Başkanı Devlet Bahçeli'yi ziyaret ettikten yaptığı açıklamada, tüm taraf ve kesimlerin daha yüksek bir demokrasi standardı arayışının içine olduğunu belirterek, "Bu yöndeki beklentilerinin de net bir şekilde belgelenmesi ve Türkiye'nin de yargı reformunu da içine alan siyasi partiler ve seçim yasasını da kapsayan bir demokratikleşme paketi vasıtasıyla yeni bir anayasayı süratle tartışması gerekmektedir. Şüphesiz Anayasa bizim için özünde Avrupa İnsan hakları sözleşmesi çerçevesinde, bireysel özgürlüklerin temel teminatıdır. Dolayısıyla yeni anayasanın odağında devlet, ordu veya cemaat gibi unsurlar değil doğrudan birey olmalıdır.

Yeni anayasa ve yargı reformu kuvvetler ayrımı yani yasama yürütme ve yargının bağımsızlığı prensibinin evrensel ölçütlerde karşılayabilmelidir. Bu iki nokta TÜSİAD'nın demokratikleşme yaklaşımının vazgeçilmez temel yaklaşımıdır. Konuyla ilgi veya ilgi duyan tüm kesimlerin net anlaşılabilir ve takvimlendirilmiş bir demokrasi paketini ortaya koymasının zamanı gelmiştir. Aksi taktirde tüm bu arayışların samimiyetinin sorgulanmalı diye düşünüyorum" diye konuştu.

"2010'lu yılları, 90'lı yıllar gibi kaybedilmiş olaraka anmak istemiyoruz"

Demokratikleşme paketinin, siyasi partiler yasası ve seçim barajı unsurlarının öncelikli olarak 2011 seçimleri öncesinde hayata geçirilmesinin parlamentonun demokratikleşme paketinin daha sağlıklı ve temsil gücü daha yüksek zeminde gerçekleşmesine imkan tanıyacağını kaydeden Boyner, "Açıkçası temsil gücü kuvvetli olmayan bir parlamentonun da uzlaşma noktasına gelmesi de çok zor görünüyor. O nedenle de 2011 seçimleri öncesi süreci çok önemsiyoruz. 2010'lu yılları 90'lı yılar gibi hem ekonomik hem de siyasi açıdan kaybedişmiş yıllar olarak anmak istemiyoruz biz bu konuda karalıyız" dedi.

"Türkiye verimsiz siyasi tartışmalar içinde"

Boyner, geçen hafta ve son 2 gündür yaptıkları görüşmelerin sonucunda, Türkiye'nin konjonktürel gelişmeler içinde dalgalanan, sıklıkla verimsiz siyasi tartışmalar içinde olduğunu gözlemlediklerini belirtti. Boyner, "İçinde bulunduğumuz dönemin en önemli özelliği ve belki de şu anda yaşadığımız kamplaşmayı yaratan neden istikamet problemi olmayan ancak bu istikamete ulaşma konusunda net bir yol haritasının da bulunmamasıdır. Bu hem refah politikaları hem demokratik standartların yükseltilmesi için geçerlidir" diye konuştu.

Boyner ayrıca, bugün Köşk'te yapılan zirvenin ve benzeri girişimlerin Türkiye'deki şu sürecin yumuşaması ve uzlaşı ortamının olması açısından çok önemli olduğunu kaydetti. Türkiye'deki toz dumanın kaldırılması için iki aşamalı bir yaklaşıma ihtiyaç duyulduğunu belirten Boyner, şöyle devam etti:
"Bu gerginlik ve kamplaşma ortamı sizleri seçim aşamasına kadar reform yapmama noktasına götürmemeli. Böyle bir lüksümüz yok. Birinci aşamada seçime kadar krizden çıkışın yöntemi ve verimlilik temelli politika tercihleriyle ekonomimizin mukavemetli dayanıklılığı güçlendirilmelidir. Bu süreçte programımız dahilinde bizde var gücümüzle çalışacağız. İşbirliği yapmaya devam edeceğiz."

"EKK ile bir araya geleceğiz"

Tüm kişi ve kurumlardan TÜSİAD ile geniş bir iş birliği yapma anlayışı olduğunu tespit ettiklerini kaydeden Boyner, hiçbir kurum içinde mutlak fikir birliği içinde olmak veya kategorik olarak farklı düşünme gibi bir anlayışlarının olmadığını vurguladı. "Ancak bu anlayışın devamını sağlayacak bizleri yatırım yapmaya istihdam yaratmaya sevk edecek koşullar olamamalı" diyen Boyner, bu koşuların aynı zamanda Türkiye için sürdürülebilir büyümenin rekabetçi bir güç haline gelmesinin de koşulları olduğunu kaydetti.

Boyner, "Ekonomi politikaları bağlamında yaptığımız görüşmeler sonucunda AB'ye uyumlu bir sanayi stratejisinin çalışıyor olması kayıt dışılıkla mücadele alanında yeni düzenlemelerinin değerlendiriliyor olduğunu gördük" dedi. Boyner, yaklaşık bir ay içinde iş ve yatırım alanın genişletilmesini hem makro yönetim hem de mikro reformlar konusunda Ekonomi Koordinasyonu Kurulu (EKK) ile bir araya geleceklerini açıkladı.
 

"Erken seçimin kolay olduğunu düşünmüyoruz"

Bir gazetecinin erken seçimi değerlendirmesini talep etmesi üzerine Boyner, "Seçimlerin zamanında yapılması önemlidir. Türkiye'nin önünde zaten çalışmaya başladığı bir orta vadeli plan var. Siyasi partiler bu dönemi hazırlık için kullanmalı. Erken seçimin çok kolay olduğunu düşünmüyoruz" dedi.

Bir gazetecinin "balyoz darbeleri" konularının görüşmelerde gündeme gelip gelmediğini sorması üzerine Boyner, bu konuların gündeme gelmeme ihtimalinin olmadığını, aslında herkesin bu ortamdan çıkmak istediğini kaydetti.

Anayasa süreci hakkındaki sorusuya ise Boyner, şu cevabı verdi:
"Görüştüğümüz tüm partiler Anayasa sürecine olumlu bakıyor. Türkiye'de anayasa değişikliğini bütün olarak veya parçalı olarak değişimini, yöntem konusunda farklılıklar olabilir ama anayasa değişikli olması konusunda ciddi bir uyum var. Ama burada sorunlu olan nokta anayasanın değişmesi değil nasıl bir yöntemle değişeceği ve içeriği, buda uzun dönekli bir uzlaşma süreci gerektiriyor. Ben tüm siyasi partilerden bu anlayışı gözlemledik."