Fazıl Say'a Dört Koldan Kuşatma...
Dünyanın ayakta alkışladığı saygın sanatçımız Fazıl Say var şimdi hedefte… Televizyonlarda, gazetelerde, radyolarda utanmasız, insafsız bir saldırı ile karşı karşıya… Geçmişte birçok ilerici yurtsever sanatçımıza yaptıkları gibi onu da dört bir koldan kuşattılar…
Geçen gün, bir özel kanalda Fazıl’ı görünce duraksadım. Çünkü bu ve bunun benzeri kanallarda Fazıl ve Fazıl gibi ülkemizin yüzakı sanatçıları asla haber olamazlar. Kulak verdim. Sunucu günümüzün moda deyimiyle kindar. “Kutsal dinimize saldırma küstahlığında bulunan Fazıl Say için hazırlanan iddianame mahkeme tarafından kabul edildi” diyor. Gözleri sevinçli, ağzı kulaklarında, neredeyse zil takıp oynayacak. Aziz Nesin için söylenenler geliyor gözlerimin önüne. Onu da böyle kuşatmışlar, sonra diri diri yakmaya kalkmışlardı…
Fazıl için hazırlanan iddianame daha Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerine gelmeden onlar kararlarını vermiş, yargısız infaz gerçekleştiriyorlar. İncitici söylemlerle onu açık açık hedef gösteriyorlar…
Fazıl nerede yazmıştır? Ne yazmıştır? Konuyla ilgili açıklamalarında ne söylemişti? Bunların hiçbirinin önemi yoktur!
Gericilik tam da budur işte!
Hoşgörüsüzlük, nefret söylemleri, linç girişimleri, yere göğe sığmayan öfke nöbetleri toplumu yavaş yavaş bir kanser gibi kemiriyor. Bertrand Russell gericiliği, “İnsan topluluklarının yakalandıkları kafa hastalıklarından biri olarak” niteliyor… Tam bir kafa hastalığına yakalandı ülke… Özü ve gerçeği göremeyen gericilerin aklı yüzyıllar öncesinin toplu infazlarına. Elinden gelse taşlatacak…
Hep insan hakları ihlalleriyle, tutuklu gazeteci sayılarıyla, özel yetkili mahkeme yargılamalarıyla, yolsuzluklarla, iş kazalarıyla, haksızlıkla, hukuksuzlukla dünya gündemine gelen Türkiye’nin yüzünü ağartan birkaç sanatçıdan biridir Fazıl Say… Yüreği Cumhuriyetten, çağdaşlıktan, demokrasiden, laiklikten, hukuk devletinden yana atar.
Zeynep Oral’ın dediği gibi; “Bu güzelim ülkede yaşamak bunca zor, bunca yorucu; benim için (hepimiz için) ender tesellilerden biri Fazıl Say gibi değerlere sahip olmamızdır”.
Fazıl Say’ın ceza alması, ülkemizin düşünce ve ifade özgürlüğü açısından dünyada bir kez daha mahkûm olmasına neden olacaktır. Hem sanatçımıza hem ülkemize yazık etmeyelim...
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü