Frassier'den açıklamalar

Ermeni işgali altındaki Yukarı Karabağ ile ilgili sorunun barışçı çözümünü amaçlayan müzakerelerde arabuluculuk üstlenen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubunun Fransız eş başkanı Bernard Frassier, Gürcistan'da meydana gelen son gelişmelerin eş başkanların Yukarı Karabağ sorunuyla ilgili düşüncelerini doğruladığını söyleyerek, "Sorunun barışçı çözümünden başka alternatif yok" dedi.

Çeşitli temaslar için Bakü'de bulunan Frassier, gazetecilere yaptığı açıklamada, "savaşın, kazanan için de kaybeden için de kendini öldürmek anlamına geldiğini" belirterek, bunun bölgedeki tüm taraflarca iyi anlaşılması gerektiğini ifade etti.

Eş başkanlar olarak Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlarının müzakereler doğrultusunda New York'ta BM Genel Kurulu kapsamında bir araya gelmesi için çalıştıklarını bildiren Frassier, bununla ilgili olarak diğer eş başkanlar Amerikalı Matthew Bryza ve Rus Yuri Merzlyakov ile temaslarda bulunacaklarını kaydetti.

Görüşmenin, iki ülke dışişleri bakanlarını ağustos başında Moskova'da yaptıkları görüşmede planlandığını belirten Frassier, bölgede Gürcistan ile Rusya arasında meydana gelen son gelişmelerin çeşitli faktörleri etkilediğini belirterek, çözüm sürecinde tek tarafla değil, iki tarafla da anlaşabilmeleri gerektiğini söyledi.

Temasları kapsamında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından kabul edilmesi beklenen Frassier'in, ayrıca Savunma Bakanı Sefer Abiyev ve Kafkas Müslümanları İdaresi Başkanı Allahşükür Paşazade ile görüşmesi planlanıyor. Frassier, Bakü'den önce Erivan'da da temaslarda bulunmuştu.

Minsk grubunun geleceği

AGİT Minsk Grubunun Amerikalı eş başkanı ve Dışişleri Bakanlığının Avrasya konularındaki Müsteşar Yardımcısı Matthew Bryza da, dün tamamladığı Bakü temasları sırasında Aliyev tarafından kabul edildi.

Azerbaycan devlet haber ajansı Azertac'ın haberine göre, kabulde iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesinden duyulan memnuniyet dile getirildi, bölgesel gelişmeler ele alındı.

Bryza, temaslarından sonra yaptığı açıklamada da, "Gürcistan'daki gelişmelerden sonra AGİT Minsk Grubunun normal faaliyetlerini sürdürmesi mümkün değil. Bu, Rusya'nın üstlendiği sorumlulukları yerine getirmesine bağlı" dedi.

Rusya'nın, Gürcistan'ın toprak bütünlüğünü bozan bir müdahelede bulunduğunu, bunun da Minsk Grubunun şimdiye kadarki faaliyetlerini sürdürmesini imkansız hale getirdiğini söyleyen Bryza, gelişmeler sonucunda uluslararası hukuka bazı yeni etmenlerin getirilmesinin mümkün olabildiğini ifade etti.

Bakü'ye Erivan'daki temaslarından sonra geldiğini anımsatan Bryza, "Erivan'daki görüşmelerde de belirttim; sorunun olası herhangi çözümü sadece Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü göz önüne almakla mümkündür" dedi.

Güney Kafkasya'da yeni bir durum oluştuğunu anlatan Bryza, "ABD'nin, bölgesel tehlikeler ve olumsuz gelişmeler karşısında Azerbaycan'ı yalnız bırakmayacağını" vurguladı.

Diplomatik gözlemciler ise, eşbaşkanların bölgeyi birlikte değil de ayrı ayrı ziyaret etmelerinin AGİT Mnisk Grubu eşbaşkanlarının yapısı ve faaliyetlerinin geleceğine ilişkin ciddi soru işaretleri ortaya çıkardığını dile getiriyor.

SSCB'nin son döneminde Ermenistan'ın Azerbaycan'ın Yukarı Karabağ bölgesinde hak iddia etmesiyle başlayan gerginlik, iki ülkenin bağımsızlıklarını kazanmasından sonra sıcak çatışmalar ve nihayetinde savaşa dönüştü.

Bölgedeki Rus güçlerini desteğiyle Ermeni güçleri Yukarı Karabağ dahil Azerbaycan'ın yaklaşık yüzde 20'sini işgal ederken, Azerbaycan Türkleri Ermeni güçlerinin çeşitli katliam ve kırımlarıyla karşı karşıya kaldı, yaklaşık bir milyonu da mülteci konumuna düştü.

Çeşitli uluslararası kurumlar ve ülkelerin araya girmesiyle 1994 yılında Bişkek'te ateşkes anlaşmasının imzalanmasıyla savaşa ara verilirken, barışçı çözümü amaçlayan görüşmeler de AGİT Minsk Grubu eş başkanları aracılığıyla başlatıldı.

ABD, Fransa ve Rusya'dan eşbaşkanların sürekli değişmesi ve Azerbaycan ile Ermenistan arasında çeşitli düzeylerde dolaylı ve doğrudan birçok görüşme yapılmasına rağmen, geçen süre içinde, kamuoyuna açıklandığı kadarıyla çözüme yönelik somut gelişme sağlanamadı.