Haberal'ın ailesinden açıklama

Ergenekon soruşturması kapsamında 17 aydır tutuklu bulunan Başkent Üniversitesi'nin kurucu rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın ailesi, hakimler ile ilgili Yargıtay'a açtıkları dava ve bu davanın sonucuna yönelik eleştirilere yazılı bir açıklama ile yanıt verdi.

Haberal'ın ailesinden açıklama
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 18.06.2010 - 12:28

Prof. Dr. Haberal'ın ailesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, Yargıtay'ın, Haberal'ın haksız tutuklanmasına ilişkin 9 hakim hakkında verdiği manevi tazminat cezasına yönelik eleştiriler anımsatıldı. Açıklamada, "Yargıtay hukuk dairesinin vermiş olduğu karar üzerine bazı basın ve yayın organlarında çıkan haksız ve kasıtlı yayınlar, babamıza yapılan haksızlığa karşı yaptığımız bu hukuk mücadelesinin ne kadar doğru ve yerinde olduğunu göstermiştir. Bu dönemi en iyi yaşayan aile fertleri olarak bizim de sorguladığımız ve cevabını aradığımız doğrular vardır. 12 Eylül dönemindeki uygulamalara karşı Aydınlar Dilekçesi adlı bildiriye imza atarak Sıkıyönetim Mahkemesi'nde sorgulanan bir bilim insanı olarak akademik hakları kısıtlanan bir insana darbeci damgası vurarak suçlamak ne kadar inandırıcı, ne kadar hukukidir" denildi. Açıklamada ayrıca şu görüşlere yer verildi:

"Birinci dereceden hâkimlerin, 'hukuki sorumluluğunu denetleme' merciinin Yargıtay olduğunu ve daha önce de bu tür davaların Yargıtay'da görüldüğünü, daire 'görevlerinin kanunla düzenlendiğini' bilmeyenler yada bildikleri halde kasıtlı yalan haberler ile kamuoyunu yanlış yönlendirenlerin bu tavırları ne kadar hukukidir. Daha kovuşturma dosyasını incelemeden, önceden karar verilmiş bir tutuklama bilgisini kendi haber kaynaklarına servis ederek aleyhte yayın yapılmasına sebebiyet vererek, aleyhte kamuoyu yaratma çabası ne kadar vicdani ne kadar hukukidir. Yaşına, sağlığına, bu ülke için yaptıklarına bakılmaksızın yorma fiiline maruz bırakılan; konuşma hakkımı kullanacağım bana her şeyi sorabilirsiniz diyen bir insanın yaklaşık 100 sayfalık ifadesini 15 dakikada okuyup, değerlendirebilmek ne kadar vicdani ne kadar insani ne kadar hukukidir."

Haberal'ı "somut bir tane delil ve ispat yokken 25 yıldır görüşmediği karşılaşmadığı insanlar ile bir aradaymış gibi gösterilerek, karalamanın ve bu yönde kampanya yürütmenin ne kadar insani ne kadar hukuki" olduğu sorulan açıklamada, "Yargılandığı mahkemelere baskı kurarak, yalan yanlış haberler yaparak davaya bakan hâkimlere baskı uygulayıp, 'mahkeme kararı ile de tescil edildiği şekilde' bu baskılar sonucunda hakimlerin çekilmek zorunda bırakılması ne kadar hukukidir. Yargılandığı mahkeme heyetine, neredeyse her söz aldığında hakkımdaki kuvvetli suç şüphesi nedir diye soran bir insana hala bu kuvvetli suç şüphesinin ne olduğu söylenmeyip, tahliye talebinin reddedilmesi ne kadar hukukidir" denildi. Açıklamada özetle şu görüşlere yer verildi:

"Bütün dava süresince sanıklar lehine tahliye isteyen hakimlere çamur atma kampanyası başlatıp neredeyse hepsini örgüt mensubu ilan etmek ne kadar hukukidir. Mensubu olduğu Türk Milletini her platformda yüceltmiş ve onurlandırmış bir bilim insanını dedikodu ve yalandan öte hiçbir somut delil olmadan suçlamak, karalamak ne kadar insancıl ve ne kadar hukukidir. Kendisine yapılan haksızlıklara karşı vermiş olduğu mücadelede kendisine ve ailesine 'yargıya güvenin hukuka inanın' diye gazetelerde boy boy fetva veren zihniyetlerin, bugün bu tip davalara bakan mahkeme olan Yargıtay'ın vermiş olduğu karara karşı yaygara koparması ne kadar insani, ne kadar vicdani ve ne kadar hukukidir."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler