Halkın parası seçim rüşvetine

AKP'nin Kasım 2002'de iktidara gelmesinin ardından "sosyal hizmet" adı altında başlattığı "seçim rüşvetlerinin" bütçeye yükü 3.5 milyar YTL'yi aştı. AKP'nin Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları (SYDV) eliyle dağıttığı 6 milyon 761 bin ton bedava kömür nedeniyle Türkiye Taş Kömürü İşletmeleri (TTK) 145 milyon YTL, Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) ise 265 milyon YTL zarara uğratıldı.

Yayınlanma: 25.11.2008 - 12:07
Abone Ol google-news

AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) 4.5 yılda “yardım kuponu” ve “yardım sandığı” uygulamaları için 200 milyon YTL kaynak harcarken, Ankara Büyükşehir Belediyesi, portakal, ekmek, balık ve kömürün de aralarında bulunduğu tonlarca yardım dağıttı. Sosyolog Cemil Kılıç, belediyelerin dağıttıkları yardımlarla halkı kendilerine “mahkum ve mecbur” hale getirdiğini, “Sadaka kültürünü yerleştirmeye çalıştığını” belirtti. İBB CHP Grup Sözcüsü Can Özyedierler ise sosyal belediyecilik adı altında yurttaşların oylarının satın alındığını söyledi.

AKP iktidarı, Mart 2009’daki yerel seçimler öncesi “sosyal” yardım dağıtımlarına hız verdi. AKP hükümetinin seçimler öncesi en çok önem verdiği kömür yardımları için 2009’da ayrılan kaynak miktarı 1.1 milyar YTL’yi buluyor. 2003’de 283 milyon YTL’ye yardım miktarı 2004’den sonra her yıl 100 milyon YTL artırıldı. 22 Temmuz seçimlerinin gerçekleştirildiği 2007’deise SYDV’larınca dağıtılan yardımların tutarı bir önceki yıla göre 150 milyon YTL artarak 682 milyon YTL’ye yükseltildi.

Dağıtılan yardımların kimlere dağıtılacağı ise Türkiye genelinde faaliyet gösteren ve AKP iktidarına yakınlığı ile bilinen 931 SYDV tarafından belirleniyor. Kömür yardımları illere Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nca ulaştırılıyor. İlçe ve köylerdeki dağıtım ise valiliklerin sorumluluğunda yine vakıflarca yapılıyor. 

 

Bedava ekmek

AKP’li İBB’nin 2009 Mali Yılı Bütçesi’nde “sosyal belediyecilik” adı altında yürüttüğü ücretsiz sağlık, bakım ve yardım hizmetler için 142 milyon YTL kaynak ayrıldı. İBB’nin 2008 bütçesine göre bir yıl içinde 1 milyon 600 bin kişiye toplam 40 milyon YTL değerinde yardım kuponu dağıtılırken, yardım sandığı için 60 milyon YTL’den fazla kaynak ayrıldı.
İBB sosyal yardım adı altında 34 Kadın ve Aile Sağlığı Merkezi, 5 Görüntüleme Merkezi, 18 Yaşam Evi, 5 Özürlü Merkezi’nde de 1.5 milyon İstanbulluya ücretsiz sağlık hizmeti veriyor. İBB’nin iştiraklerinden İstanbul Halk Ekmek (İHE) ise 4 yılda toplam 270 milyon ücretsiz ekmek dağıttı. Kömür ve yakacak yardımı yapmayan İBB’nin yerine bu yardımları ilçe belediyeleri dağıtıyor. AKP’li belediye başkanlarının görevde olduğu ilçe ve beldelerde yardımlar için belediye bütçelerinden kaynak ayrılmıyor. Yardımlar daha çok belediyeden ihale alan özel sektörden alınan bağış ve yardım havuzlarından sağlanıyor.

 


CHP Komisyon kuruyor

İBB Meclisi CHP Grup Sözcüsü Can Özyedierler, AKP’nin iktidarı boyunca kamu kaynaklarını yandaşları için kullandığını belirterek, İBB’nin dağıttığı yardım çekleri, kuponlar, açılan sağlık merkezleri, sosyal belediyecilik anlayışıyla örtüşmediğini söyledi. Özyedierler, İBB’nin sosyal belediyecilik anlayışını şöyle özetledi:
“Sosyal belediyecilik alışveriş çeki dağıtmak ya da kömür dağıtmak değildir. Sosyal belediyecilik ulaşımı, doğalgazı ya da suyu ucuzlatmaktır. Kısaca yurttaşın yaşamını kolaylaştırmaktır. Oysa AKP hükümeti ne yapıyor. İnsanların temel ihtiyaçlarına zam üstüne zam yapıyor. Sonra da bireysel yardımlarla insanların hayatlarının kolaylaştırıldığını söylüyorlar. Biz yerel seçimler öncesi yapılan yardımları bir komisyon kurarak takip edeceğiz.”

 

Sosyolog Kılıç: ‘Kente uyarlanmış ağalık düzeni’

Yerel yönetimlerin dağıttıkları yardımlarla adeta “kent koşullarına uyarlanmış ağalık düzeni” kurduğunu belirten Sosyolog Cemil Kılıç, “Kırsaldaki feodal düzenin, ağa-maraba ilişkisinin kente taşınmış halini görüyoruz. Yardımlarla halkın özgür iradesi ipotek altına alınıyor, satın alınıyor, birey olması engelleniyor. Bireysellik yerine sürü psikolojisine mahkum ediliyorlar. Gelişmiş demokratik toplumlarda insanların oylarını yöneticilerin icraatını izleyip veriyor” dedi. Türkiye’de yerel yönetimlerin, “oyların ucuz şekilde satılığa çıkarıldığı” tablosunu oluşturduğunu, yardım dağıtmayan belediyelerin ise “çalışmamakla” suçlandığına dikkat çekti. Kılıç özetle şunları kaydetti:

 “Gerçekten sosyal devleti savunanlar sosyal devlete karşıymış gibi gösteriliyor. Yardımları kabullenme ve buna şükran duyma, toplumun muhafazakarlaşmasıyla paralellik gösteriyor. Çünkü muhafazakarlaşan toplumlar, hep bir lütuf, ihsan beklerler. Gelen lütfun yaratıcıdan olduğunu, kendilerine bunu ulaştıranların da aracı olduğunu düşünürler. Burada belediyeleri bir aracı olarak görüyorlar. Kanaat etme ve kadercilik giderek gelişiyor. Yardımlara ya da yardıma muhtaç oluşlarına itiraz etmek, bunu kabul etmemek, kadere yani yaratıcının takdirine karşı gelmek gibi görülüyor.”


"Siyasal şantaj”

Siyaset Bilimci ve Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) Başkanı Aydın Cıngı da yaptığı değerlendirmede belediyelerin insanlara erzak, kömür gibi yardımlarda bulunmasını siyasal şantaj olarak değerlendirerek, “Oy verirseniz bunları alırsınız anlamı vardır. Bu siyasal santajdır. Yapılan yardımlar insanları geçicilik psikolojisine sokar. Sosyal devlet gereği yardımlar ihtiyacı olan insanlara belli düzenlerle devlet tarafından yapılmalı, insanlar dilenci yerine konmamalıdır” dedi.

Belediyelerin keyfi olarak yardım dağıtmasının yanlış olduğunu, asıl sorumluluğun devletin yardıma muhtaçları belirleyerek ihtiyaç sahibi ailelere minimal düzeyde katkı yapması gerektiğini anımsatan Cıngı, özetle şu görüşlere yer verdi:
 “Yardımlara (!) siyasi ahlak ve toplum psikilojisi yönünden bakmak gerekir. Gümüzde belediyeler keyfi olarak istediği yerlerde istediği ailelere yardım yapmaktadır. Benim verdiğim vergilerle belediyenin yardım yapması kabul edilemez. Bu yardımlardan yararlanan var, yararlanamayan. Belediyeler yardımlarıyla insanlara şantaj yapıyor. Düzenli şekilde yardımlarb yapılmalı, insanlar rencide edilmemeli, bunu da devlet yardıma muhtaç insanları belirleyerek yapmalıdır. İsteyen belediye istediği şekilde yardım yapmamalıdır. Sosyal yardımlaşma paketleri ile bu olmalıdır.”
 


2003-2008 yılları dağıtılan kömür miktarı ve yardım yapılan aile sayısı 

    YIL Aile Yardım Miktarı / Ton
    2003 1 milyon 96 bin 650 bin
    2004 1 milyon 610 bin 1 milyon   52 bin
    2005 1 milyon 830 bin  1 milyon 330 bin
    2006 1 milyon 790 bin 1 milyon 363 bin
    2007 1 milyon 890 bin 1 milyon 434 bin
    2008 1 milyon 637 bin 2 milyon    84 bin

 


 2008 Ağustos itibarıyla SYDV’nca yapılan yardımların tutarları

    Yardım Türü Yardım Bedeli
    Periyodik yardımlar  273 milyon 137 bin 300
    Sağlık Yardımları 4 milyon 462 bin 970
    Eğitim Yardımları 96 milyon  30 bin 190
    Gıda Yardımları 94 milyon 985 bin
    Diğer sosyal yardım 25 milyon 318 bin 143
    Proje destekleri 84 milyon 288 bin 978

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon