"Herkes Ecevit'e sözle saldırıda bulundu"
DSP'nin kurucu Genel Başkanı Rahşan Ecevit, eski Başbakan Bülent Ecevit'in komaya girmeden kısa bir süre önce evlerindeki bir toplantıda katılımcılar tarafından sözlü saldırıya mağruz kaldığını açıkladı. Ecevit, DSP'de Genel Başkanlık adayları arasında adı geçen Saadettin Tantan'a yeşil ışık yakmazken, Yılmaz Büyükerşen'e teklifin sunulduğunu ancak görevini bırakamaması nedeni ile aday olamadığını vurguladı.
DSP Milletvekili Ahmet Tan'ın 16 Mayıs'ta Ecevitler'in evinde tartışma yaşandığını iddia etmesinin ardından Rahşan Ecevit, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Rahşan Ecevit, dönemin DSP Genel Başkanı Zeki Sezer'in de dahil olduğu, o gün evde olan herkesin Bülent Ecevit'e "sözle saldırıda" bulunduğunu açıkladı. Ecevit'e sözle saldırıda bulunanların arasında iddiayı ortaya atan ve 16 Mayıs gününde yaşananları açıklayan Ahmet Tan'ın da olduğunu söyleyen Rahşan Ecevit, o günü şöyle anlattı:
"Yazılanların hepsi doğru. Ancak o gün orada kaç kişi varsa ben ve eşim hariç istisnasız hepsi o durumdaydı. Kabalaşmamak çirkinleşmemek için istisnasız diyorum. Burada bu uygun. Kaç kişi var idiyse orada hepsi sözlü saldırıda bulundu. Bu istisnasız yapıldı ve birileri (Ahmet Tan) çıkmış diyor ki, 'ben hariç hepsi böyle yaptı', öyle değil, herkes hepsi yaptı. O gün hepsi Ecevit ile münakaşa içindeydi. Ahmet Tan için de söylüyorum. Kimse kendini ayrı tutamaz bunda."
Rahşan Ecevit, Bülent Ecevit'in siyasetci olduğunu, daha önce de buna benzer şeyler yaşadığını ve bu olaydan etkilenmediğini söyledi. Ecevit, "Bülent Bey tabi ki üzüldü ama o kadar etkilendiği söylenemez" dedi.
"En saldırganı Tan'dı"
"O gün hepsi Ecevit ile münakaşa içindeydi. Ahmet Tan için de söylüyorum. Kimse kendini ayrı tutamaz bunda. Orada bulunan herkes o münakaşanın içindeydi. Ahmet Tan da içindeydi, en fazlasını yapan oydu hatta. Diğerlerini suçluyor Ahmet Tan, böyle yaptı diye halbuki en çok kendi yaptı. En büyük saldırgan da oydu."
"Onu hasta edecek kadar etkilenmesi mümkün değil"
Bülent Ecevit'in komaya girmesinden 2 gün önceye denk gelen 16 Mayıs'ta yaşananların Ecevit'in kendisini, çok da etkilemediğini ifade eden Rahşan Ecevit, Bülent Ecevit'in siyasetçi olduğunu, daha önce de buna benzer şeyler yaşadığını söyledi. Ecevit, "Bülent Bey tabi ki üzüldü ama o kadar etkilendiği söylenemez. O da bir siyasetçi, eleştirilere açıktır, alışıktır, onu hasta edecek kadar etkilenmesi, mümkün değildi. Ama ertesi gün böyle bir şeyler oldu; (Danıştay Saldırısı) şahıslarla ilgili olmayan, Türkiye'nin geleceği ile ilgili hissettiği kaygılardan dolayı idi."
"Geçen yıl da Tantan'la adımı biraraya getirdiler, yine aynı şeyi yapıyorlar"
DSP'de yeni Genel Başkanın kim olacağı konusunda da değerlendirmelerde bulunan Rahşan Ecevit, kulislerde konuşulan İçişleri eski Bakanı Sadettin Tantan'ın adını tabiî ki düşünmediğini söyledi.
Ecevit, "Bana geçen yıl da aynı şeyi yaptılar. Zannedersem bana kötülük olsun diye yapıyorlar herhalde. Tabii ki Sadettin Tantan'ı düşünemem. Geçen yıl da Tantan'la adımı bir araya getirdiler yine aynı şeyi yapıyorlar. Öyle bir şey değil."
Ecevit, yine adı sıkça dile getirilen Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'ın Genel Başkanlık yapmasını çok istediğini belirterek, "Ben onu çok istedim ve herkes istedi bütün örgütümüz istedi. Ama herkes gitti yalvardı ama o da 'Burada bir kalem var onu bırakamam' dedi."
"DSP'nin durumu parlak değil, yönetim değişmezse kurultay işe yaramaz"
Rahşan Ecevit, DSP'nin yerel seçimler ve ardından geldiği durum için ise şu değerlendirmelerde bulundu:
"DSP'nin durumu hiç de parlak değil. Örgütten büyük şikayetler geliyor. Benden randevu istiyorlar. Bir an önce bu durumu değiştirip harekete geçmemiz lazım çünkü genel seçimlere hazırlanmamız lazım. Aslında örgütlerimiz çok iyiydi, örgütlerde değişiklik yaptılar. Çok eksik şey var. Bunlardan bir tanesi eğitim. Eskiden biz her hafta muntazam gündemdeki konuyla ilgili örgütlerimize bilgi gönderirdik. Bu yapılmıyor. Merkezle, örgütlerin arasında irtibatta bir kopukluk ver ve o nedenle örgütler ne yapacaklarını bilemiyorlar. Ne yapacağını bilmeyen bir örgütte tabiî ki dağılmış olur. Merkez'deki ana sıkıntı ise genel başkanın yanı sıra yönetim. Şimdi genel başkan değiştirmeye çalışıyorlar. Ama yönetim değişmedikçe, bu kurultay hiçbir işe yaramayan bir kurultay olacak. Yepyeni bir genel başkan da gelse eski yönetimle baş başa kalacak, ne işe yarar ki."
En Çok Okunan Haberler
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı