Hrant Dink davasının 17. duruşması yapıldı

İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu sanık eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek katıldı. Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun ve Erhan Tuncel'nde aralarında bulunduğu 8 tutuksuz sanığın da yer aldığı duruşmaya, Ogün Samast ve Yasin Hayal hükümlü bulunduğu cezaevinden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada tutuksuz sanık dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Faruk Sarı savunma yaptı.

Hrant Dink Davası'nda savunma yapan tutuksuz sanık dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Faruk Sarı, görev yaptığı dönemde Yasin Hayal'in Hrant Dink'e yönelik eyleminden vazgeçtiği bilgisinin olduğunu söyledi. Sanık Sarı, "Ben kamu görevlisiyim. Ben sadece kanunlar çerçevesinde görevimi yaptım, vatana 26 yıl boyunca hizmet ettim. Mağdur edildim. Örgüt üyeliğiyle suçlanmam büyük bir hakarettir. İsnat edilen suçlamaları reddediyorum. Beraatımı talep ediyorum" dedi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink Cinayeti'ne ilişkin 2'si tutuklu 35 sanıklı davada tutuksuz sanık dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Faruk Sarı savunmasını yaptı. Kendinden önce görev yapan sanık Engin Dinç'in 19 Eylül 2006'da Afyon'a tayinin çıktığını anlatan Sarı, "Trabzon İstihbarat Şube Müdürü görevini üstlendim. Trabzon o dönemde çok yoğundu. Engin Dinç, beni il ile ilgili bilgilendirdi" dedi.

OGÜN SAMAST'I TEŞHİS ETTİ
Hrant Dink cinayetinin işlendiği gün Ogün Samast'ın babasının emniyete geldiğini belirten Sarı, "Bilgisayar üzerinden oğlunu teşhis etti, cinayeti neden işlediğini bilmediğini söyledi. Samast'ı, Yasin ile yolda yürürken gördüğünü, şüpheli olabileceğini söyledi. Olay günü Samast'ın evinde aramalar yapıldı. Terör ve asayişten sorumlu emniyet görevlileri kafelerde Ogün Samast'ın kullandığı bilgisayarların hard disklerine el koydu. Savcılığın talebi üzerine Yasin Hayal ve yanındaki şahıslar gözaltına alındı, ev ve işyerlerinde aramalar yapıldı. Savcı, mülakatlar yaptı ben de bu mülakatlarda bulundum. Ogün Samast'ın babasının verdiği bilgiler İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bildirildi. Ogün Samast Samsun'a girdiğinde gözaltına alındı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne gönderildi. Gözaltına alınan diğer şüpheliler de İstanbul'a gönderildi" diye konuştu.

"TELEFON TAPELERİNDE MEVCUTTUR"
Dava sanıklarından Mehmet Ayhan'ın, Yardımcı İstihbarat Elemanı olan Erhan Tuncel'i telefonlar aradığını anlatan Sarı, "Erhan Tuncel, Dink Cinayeti ile ilgisinin olmadığını kaydediyor, Yasin Hayal'in de hayatını kurmaya çalıştığını söylüyor. Bunlar telefon tapelerinde de mevcuttur. Engin Dinç, İstanbul ile görüşmeler yapıyor. Muhittin Zenit de Erhan Tuncel'i arıyor, Erhan Tuncel Yasin'in cinayeti işlemediğini ifade ediyor. Erhan Tuncel'i ilk kez o gece istihbarat şubede gördüm. Erhan Tuncel, Ogün'ü tanımadığını söyledi. Ercan Demir, Muhittin Zenit ve Mehmet Ayhan sorgusunda da Tuncel'in bilgi vermediğini tekrar etti" şeklinde konuştu.

"ERHAN TUNCEL ISRARLA BİLGİ VERMEDİ"
Ercan Demir'in, Erhan Tuncel'in ödemeler yapılmasına rağmen ısrarla bilgi vermediği, kendisinde istifade edilemediğini söylediğini aktaran Sarı, Erhan Tuncel'in bu gerekçelerle elemanlıktan çıkarıldığını ve teknik takibi alındığını anlattı. Sarı, Erhan Tuncel'in elemanlıktan çıkarıldıktan sonra da eleman aradıklarını ancak başarılı olamadıklarını sözlerine ekledi.

"JANDARMA İLE GÖRÜŞTÜĞÜ BİLGİSİNİ ALDIK"
Erhan Tuncel'in jandarmayla 45-50 görüşme yaptığı bilgisini aldıklarını söyleyen Sarı, "Jandarma ile görüşmesi üzerine Ercan ve Mehmet Ayhan, Erhan Tuncel ile görüşme isteği duyuyor. Erhan Tuncel de 'Jandarma sizden çok para veriyor' şeklinde serzenişte bulunuyor. Erhan Tuncel, 9 ay bilgi getirmemiş bu nedenle prosedüre uygun olarak emniyetle ilişkisi kesildi" dedi.

"BENİM DÖNEMİMDE YASİN HAYAL'İN EYLEMDEN VAZGEÇTİĞİ BİLGİSİ VAR"
Yasin Hayal'in hayatını kurmaya çalıştığı şeklinde bilgisi olduğunu söyleyen Sarı, "Yasin Hayal'in artık eylemi yapmayacağı, eylemden vazgeçtiği bilgisi var. Evrakları da cinayetten sonra inceledim" dedi.

"ÖRGÜT ÜYELİĞİYLE SUÇLANMAM BÜYÜK BİR HAKARETTİR"
Bilgi ve belge saklamadığını söyleyen ve örgüt üyeliği iddiasını reddeden Sarı, "Ben kamu görevlisiyim. Ben sadece kanunlar çerçevesinde görevimi yaptım, vatana 26 yıl boyunca hizmet ettim. Bu suçla suçlanmam acı bir hadisedir. Mağdur edildim. Örgüt üyeliğiyle suçlanmam büyük bir hakarettir. İsnat edilen suçlamaları reddediyorum. Beraatımı talep ediyorum" dedi.