"Hukuk katliamı"

DSP Genel Sekreteri Masum Türker, Ergenekon davasıyla ilgili olarak “hukuk katliamı” yapıldığını öne sürdü. Savcılara “hukuk katliamına son verin” diye çağrıda bulunan Türker, AKP iktidarını da insanları “baskı ve stres altına” almakla suçladı. DSP Genel Sekreteri Masum Türker beraberinde DSP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Macit ve DSP Kocaeli İl Başkanı Hasan Ertuğ’la birlik Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne gelerek, tedavi altında bulunan emekli Orgeneral Şener Eruygur’un sağlık durumu hakkında yetkililerden bilgi aldı. Ziyaret sonrasında bir açıklama yapan DSP’li Türker, parti olarak demokrasi ve özgürlükten yana olduklarını ancak Ergenekon davası adı altında yapılanları kabul etmelerinin mümkün olmadığının altını çizdi.

Eruygur’un sağlık durumunun ciddiyetini koruduğunu ifade eden Türker, “Doktorların verdiği bilgiye göre, sayın Eruygur’un sağlık durumuyla ilgili önümüzdeki 72 saat çok önemli. Kendisi şu anda yoğun bakımda” diye konuştu.

Hukuk katliamı

Ergenekon davasını değerlendiren Türker, “Bu olayı bir hukuk katliamıdır. Birileri senaryo yazıyor maalesef savcılar da bu senaryonun arkasına düşüyorlar. Savcıların hukuk katliamına son verip, iddianameleri hızla hazırlaması gerekiyor” dedi. Psikolojik bir savaş yaşandığını belirten Türker, AKP iktidarının da insanları “baskı ve stres altına” almaya çalışmakla suçladı. Türker, şunları söyledi: “Maalesef Türkiye’de bir sindirme olayı vardır. Gazete sahipleri, işadamları sindirilmek isteniyor. Devlet kademelerinde görev almış kişilerle askeri makamların en üst rütbelerine ulaşmış komutan paşaları böyle bir dava açmadan bekleterek milleti sindirmeye çalışıyorlar. Bugün Deniz Feneri’nden dolayı gerçek suçluların Türkiye’de olduğu mahkeme kararlarında belirlendiği halde herhangi bir eylem yapılmıyor. Büyük bir sivil örgütün, amacı Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkmak olan ADD’nin Genel Başkanını bu şekilde bekletmeyi anlamak mümkün değil.”

Deniz Feneri kamufule edilmek isteniyor

Bugün Türkiye’nin çeşitli illerinde gerçekleştirilen ve çok sayıda kişinin gözaltına alındığı operasyonlarının sorulması üzerine DSP’li Türker, “Bu işte bir politikadır. Gündemi saptırma politikasıdır. Ergenekon’u gündeme getirip Deniz Feneri yolsuzluğunu gündemden düşürmeye çalışıyorlar. Bu işin elebaşısı da Başbakandır. Başbakan, Deniz Feneri davasının sonucunu tahmin etti ki, iki haftadır saygın bir gazete sahibi ile çatışarak hücum ediyor. Deniz Feneri ile ilgili savunma yapma ve hesap verme olgusundan kurtulmaya çalışıyor. Buna bütün vatandaşlarımızın dikkat etmesi lazım” diye konuştu.

İnsan hakkı ihlali

Ziyaret sonrası DSP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Macit de bir açıklama yaptı. Türkiye’deki gündemle Ergenekon soruşturmasının seyrinin ilginç rastlantılara denk geldiğini ifade eden Macit, şunları söyledi: “Seçimlerden önce Ergün Poyraz tutuklandı. AKP hakkındaki kapatma davasına ilişkin iddianame açıklandı. Bunun hemen ardından Ergenekon iddianamesi yayınlandı. Deniz Fenerinde ‘esas suçlular Türkiye’de’ kararı çıkar çıkmaz da bugün Türkiye’nin pek çok yerinde operasyonlar yapıldı. Bütün bunlar bir rastlantı olamaz. Ömrünü devlete hizmetle geçirmiş insanlara yapılan bu davranışlar en büyük insan hakkı ihlalidir. İnsan haklarını ihlal ederek ne olduğu belli olmayan bir suç olarak cezaevinde tutmak çok doğru değil. Hukuka ve Türk yargısına güvenimiz tamdır.”