'Hükümet referanduma giderse meydan okuruz'

İzmir'in Ödemiş ilçesinde parti teşkilatıyla bir araya gelen DP Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, hükümetin, işsizlik, yoksulluk gibi Türkiye'nin meseleleriyle uğraşmak yerine, Anayasa değişikliğiyle bir hukuk tartışması başlattığını ileri sürdü. ''AK Parti hükümetinin ne zaman başı sıkışsa, Türkiye'deki fakir fukaranın durumunu unutturmak için sanal gündem oluşturmaya alıştığını'' savunan Çıray, hükümetin bu kez de Anayasa meselesini gündeme getirdiğini ancak değişiklik yapılan Anayasa maddelerine bakıldığında Türk insanının derdine deva olabilecek hiçbir şey görülmediğini savundu.

Çıray, yapılan araştırmalara göre, Türk insanının bugünkü birinci sorununun işsizlik olduğunu belirterek, şunları kaydetti: ''Kriz yaşadığımız 2001 yılında bile işsizlik yüzde 9,5 iken, şu anki resmi rakamlara göre yüzde 14,5'a ulaşmış durumda. Gayriresmi olarak bu rakamın daha büyük olduğu tahmin ediliyor. Bir anne babanın, sabah çocuğunu okula göndermek için kalktığında harçlık verememesi kadar acı bir durum olabilir mi? Bunlara derman olmak gerekiyorken, Anayasa'yı değiştirmekle uğraşıyorlar ve kıt kaynaklarını bir referanduma harcamak için çalışıyorlar.''

Anayasaların toplumsal mutabakat metinleri olduğunu, bu nedenle de sıradan bir kanun maddesi gibi ele alınamayacağını ifade eden Çıray, şöyle devam etti: ''Anayasa değişikliği yapılacaksa, önce mutabakata varılması gerekir. Mutabakata varıldıktan sonra meclise veya millete gidilmesi doğru olacaktır ama bu hükümet bir dayatmayla Anayasa değişikliği yapmaya çalışıyor. Genel Başkanımız Hüsamettin Cindoruk'un TBMM Başkanı olduğu 1995 yılında o meclis, Anayasa'nın çok önemli 12 maddesini değiştirdi ama içeride bir milletvekili olan partiyle dahi uzlaşarak, ortak imzalarla parlamentoya götürdü. Toplumsal mutabakatlardan oluşmayan anayasalar, nasıl çıkarlarsa çıksınlar tutunamazlar. 1961 Anayasası Türkiye'de yazılmış en iyi anayasalardan biri olmasına rağmen, yüzde 65'lik bir oyla 'Evet' denilmiş olmasına rağmen, o zamanın Demokrat Parti'sini temsil eden kitlelerinin hazırlanışında imzası olmadığı için uzun ömürlü olamamıştır. Çünkü toplumsal mutabakat yoktur. Bu Anayasa değişikliği de milletten geri döner.''

Çıray, hükümetin tutumunda ısrarcı olması halinde referandumdan korkmadıklarını dile getirerek, ''Halka gidip derdimizi anlatmaktan çekinmeyiz. Hükümet referanduma giderse meydan okuruz. Biz dağa taşa, kurda kuşa, dağdaki çobana kadar gidip şu soruyu soracağız, bu hükümete güveniyorsanız referanduma 'Evet' deyin. Memnun değilseniz 'Hayır' oyu verin. Bu hükümet çağdaşlıktan söz ediyor ama yaklaşık 1200 yıl önceki Roma hukukunun bile gerisinde kalmıştır. Roma hukukunda bile birbirinden farklı maddelerin halkın önüne tek soru halinde götürülmemesi yazar. Bu hükümet 1200 sene geridedir'' diye konuştu. Parti olarak iktidara gelerek milletin derdine çözüm üretmeye talip olduklarını ifade eden Çıray, Demokrat Parti'nin iktidarda olmadığı dönemde çiftçinin fakirlik içerisine düştüğünü, hatta yok edilme noktasına geldiğini savundu.