Hüseyin Gülerce: Sopamızın üstünde 'Allah için vur' yazıyordu
Zaman Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Gülerce, "Kavgaların içine giriyorduk Çapa'da. Özür diliyorum, biraz espiri olsun, tırnak içinde komünistlerle kavga ediyorduk mücadeleciler olarak. Sopamızın üstünde 'Allah için vur' yazıyordu arkadaşlar" dedi.
TBMM 15 Temmuz Darbe Araştırma Komisyonu'nda Zaman Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Gülerce dinlendi. "Benim en büyük hatam o dayak olayını gördükten sonra ayrılmamam. Fakat şöyle de bir şey oluyor, aşığın gözü kör oluyor" diyen Gülerce, "Biz gençliğmizden beri dava adamı diye biliyoruz kendimizi. Ya kavgaların içine giriyorduk Çapa'da. Özür diliyorum, biraz espiri olsun, tırnak içinde komünistlerle kavga ediyorduk mücadeleciler olarak. Sopamızın üstünde 'Allah için vur' yazıyordu arkadaşlar. Ne Allah için vurması, bizim hazırlıktan arkadaşımızdı. Bizi ne hale getirdiler, şimdi bu FETÖ için de bizi manyak ettiler. Ben hoca diyorum ya, imam diyemiyorum. Hangi örgütün başında bu imam diyorlar, cemaat dediğin zaman cuma cemaatidir, şimdi örgüt diyorlar. O hadisede evli barklı adamı dövdüğüne çok pişman oldu, sofrada durmadan söylendi. Benim o hadiseyi görmemden dolayı çok pişman oldu" ifadelerini kullandı.
"HERKES ETEĞİNDEKİ TAŞLARI DÖKMELİ"
Gülen cemaatinde kendi isteği ile yer aldığını belirten Gülerce, faaliyetlerinin hizmet kapsamında olduğunu ifade ederek, "İktidar 'dağın öbür tarafını göremedik, sizde bunların terör örgütü oldukları ortaya çıktıktan sonra işbirliği yaptınız' diyor. Herkes birbirine sanki burası gerçeği ortaya çıkarmak için bilgilendirme yeri değil de, iktidar ve muhalefetin bilek güreşine tutulduğu yer, tuttuğu yer gibi görüyor. Bu şekildeki bakış açısıyla bir yere varamayız. Bir gerçeğin ortaya çıkmasını istiyorsak herkes eteğindeki taşı dökmelidir. İktidar, hükümet, Anayasal kurumlar nasıl fark etmedi? Halbuki ortada askerdeki yapılanma asıl fark edilmedi. Ortada en ileri istihbarat örgütlerinde olmayan çok gizli yapılanma var" ifadelerini kullandı.
Fetullah Gülen'in 1999 Mart ayından itibaren emniyet, asker ve yargı içine sızmaya başladığını söyleyen Gülerce, "Lisansüstü ve doktora için Amerika'ya gidenleri araştırın. Yargıdaki insanların önleri açılsın diye Amerika'ya gönderiliyordu. Türk Hava Yolları uçuş lisesini araştırın. Amerika'ya giden yargı mensuplarına bakın, tutuklanan isimleri bulacaksınız" diye konuştu.
2004 MGK
Eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün 2004 yılında Milli Güvenlik Kurulu toplantısında hükümeti uyardıkları sözlerine ilişkin olarak ise Gülerce, "Hükümet Silahlı Kuvvetler'deki FETÖ yapılanmasını çözmek için ne yapabilirdi? Bunu siz takip edin. Hükümet takip edemezdi. Hükümetin istihbaratı yok. Silahlı Kuvvetler'in kendisiydi. Fakat ona da kabahat bulmuyorum. Şimdiki Genelkurmay Başkanı nasıl emir subayını bilemediyse, bu işle en çok mücadele eden Cumhurbaşkanı altı yaverinin beşini bilemediyse" dedi.
"DUMANLI MOBBİNG UYGULADI"
Zaman Gazetesi'nden ayrılmasına ilişkin soru üzerine Gülerce, "Mobing uygulandı. Ekrem Dumanlı benim yazılarımı ikiden bire indirdi. 2009-2013 yılları arasında telefonlarım dinlenmiş. MİT müsteşarının soruşturma kapsamında çağrılmasını yadırgamadım. Beş gün sonra 12 Şubat 2012'de Büşra Erdal'ın analizi çıktı. Başlık, 'Savcılar bugüne kadar hep haklı çıktı'. Bu başlık Fetullah Gülen'den habersiz çıkmaz. Savcılara sahip çıkarak hükümete savaş açıyor. Devamı 17-25 Aralık, bana karşı mobing uygulandığını gördüm. 25 Aralık'ta bu bir siyasi darbedir dedim, programı yayından kaldırdılar. 14 Mayıs'a kadar insanları ikna etmeye çalıştım" cevabını verdi.
"FEHMİ KORU UÇAKTAYKEN..."
Darbe Araştırma Komisyonu'na 17 Aralık yolsuzluk operasyonu sonrasında Fetullah Gülen’den getirdiği mektubu anlatan Fehmi Koru ile ilgili soru üzerine Gülerce, "Koru, 'Cemaatle hükümet arasındaki çatışmadan bulunduğum konum itibariyle etkilendim' diyor. Halbuki Fehmi Bey'in bu yazısından sonra Osman Şimşek bir tweet attı; 'Cumhurbaşkanı bize bir elçi göndermek istedi, Hocaefendi kabul etti'. Bunların hangisi doğru? Fehmi Koru uçaktayken Gülen'in bedduası yayınlanıyor. Gülen'i bitiren olay bu bedduasıdır. Beddua bir 25 Aralık ültimatomuydu. Koru arabuluculuk için Pensilvanya'ya giderken, Gülen 25 Aralık talimatını verdi" değerlendirmesini yaptı.
En Çok Okunan Haberler
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı