"İktidara ne desek nafiledir"
MHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Bölükbaşı, İsveç Parlamentosu'nda Ermeni iddialarını içeren tasarının kabul edilmesine ilişkin ''AKP'nin ilkesiz, pusulasız ve vizyonsuz dış politikasının çok çarpıcı bir örneğidir. Türkiye maalesef kendi eliyle çok kötü bir duruma düşürülmüştür. Bu konularda iktidara ne desek nafiledir" şeklinde konuştu.
Bayburt'a gelen Bölükbaşı, Bayburt Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaret ederek cemiyet başkanı Yaşar Yıldız ve yönetim kurulu üyeleriyle bir süre görüştü.
Bölükbaşı, yaptığı açıklamada, ''Türkiye'nin bugün içinden geçmekte olduğu kriz ve kaos ortamı nın seçim sandığının vakit geçirilmeden Türk milletinin önüne getirilmesiyle ancak aşılabileceğini'' savundu. Sıkıntıların çok ciddi boyutlara ulaştığını ifade eden Bölükbaşı, ''ülkenin yoksullaşmakta, soyulmakta ve bölünmek istenmekte olduğunu'' ileri sürdü.
Deniz Bölükbaşı, şöyle devam etti:
''Türkiye'yi 7,5 yıla yakın bir süredir büyük bir Meclis çoğunluğu ile yöneten AKP iktidarının bu yıkım ve tahribat döneminin sonrasında Türkiye'nin geldiği nokta ortadadır. Bir uçurumun kenarına gelen Türkiye'yi, tedavisi ileride çok zor olacak badirelerle karşı karşıya bırakmamak için tek çıkar yol, Türk milletinin hakemliğine başvurulmasıdır. Milliyetçi Hareket, tek başına iktidar yolculuğunda son viraja girmiştir. 7 Kasım 2010 tarihinde seçim olacak ve AKP iktidarı sona erecektir. Sayın Başbakan ne kadar Türk milletine sahte demokratlık yaparsa yapsın, seçim sandığını bu yıl için Türk milletinin önüne getireceğiz.''
ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi ve İsveç Parlamentosu'nda Ermeni iddialarını içeren tasarıların kabul edilmesine ilişkin de değerlendirme yapan Bölükbaşı,şunları kaydetti:
''AKP'nin ilkesiz, pusulasız ve vizyonsuz dış politikasının çok çarpıcı bir örneğidir bu. Türkiye maalesef kendi eliyle çok kötü bir duruma düşürülmüştür. Bu konularda iktidara ne desek nafiledir. Bunlar teslimiyetçi, ilkesiz, inançsız anlayışla hiçbir şey yapamaz. Yapacakları sadece büyükelçiyi istişare etmek için geri çekmek olur. 15 gün sonra da büyükelçi Amerika'ya geri dönecektir. İsveç Parlamentosu'nun aldığı karar da çok manidardır. Yine AKP hükümeti büyükelçiyi geri çağırıp 15 gün sonra tekrar görevine gönderme düsturu içerisinde hareket edecektir. Bunlardan şahsiyetli, Türkiye'nin çıkarlarını gözeten dış politika ve buna uygun bir strateji beklemek hata olur. Bunun için kendilerine bir tavsiyede bulunmak nafiledir.''
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- 'Seküler müdür kalmadı'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi
- Ankaralı Turgut hayatını kaybetti!