İmamoğlu'ndan Erdoğan'a: Oturarak belediye başkanlığı yapılmayacağını en iyi kendisi bilir

Usta gazeteci Uğur Dündar’ın Tele1’de ilk kez ekranlara gelen Demokrasi Arenası programına katılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu soruları yanıtlıyor.

“YA KANAL YA İSTANBUL”

İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘Oturarak belediye başkanlığı yapılmayacağını en iyi kendisi bilir’ derken, Erdoğan’ın ‘İşine bak’ sözlerine ‘Zaten işime bakıyorum’ yanıtını verdi.

İmamoğlu şöyle devam etti: "Ya kanal ya istanbul. O kadar basit bir mesele değil. Fatih sultan mehmetin fethettiği, Mustafa Kemalin emaneti, kadim İstanbul’u… Elimde olsa İstanbul’u sit alanı ilan ederim. On bin yıllık geçmişi olan bir kenti birinci vazife korumaktır. Sonra, böyle kentleri geliştirirsiniz ama geliştirirken de birinci prensibiniz korumaktır. Kusura bakmayın, ”otur işine bak” devri bitti. Oturup işine bakanlar gitti."

“Biz gelmeden 10 gün önce 1 milyar lira dağıtıldı. Biz geldiğimizde kasada, maaşları ödeyecek para yoktu. Bütçeyi o hala getirmek akıl tutulması” diyen İmamoğlu, Kanal İstanbul ile ilgili şu ifadelerde bulundu; “Seçime bir hafta kala çılgın proje diye bir sunum yaptılar. Bir algı yönettiler çok net. Vatandaşlarımız ‘bak kanal yapıyor’ dediler. Toplum açısından bilinmemesi facia. Ortada geçerli bir veri olmadan insanların önüne koy ve dayatmak. Çok yüzeysel bir proje. Güzel bir araştırma raporunda çok önemli bir tarif var. ‘Ya kanal ya İstanbul.’ Basit bir konu değil. Bütün dünyanın ilgiyle baktığı bir şehir İstanbul. Elimde yetki olsa İstanbul'u doğusundan batısına sit alanı ilan ederim. Kanal İstanbul’un yok edeceği ilk insan kalıntıları ve yazıtların on bin yıllık olduğunu bilmeyen yok. Burası çölde bir kent yaratmak değil. Halkın iradesinin ne kadar önde olduğunu, herhalde mahkemeler dolar taşar itirazlarımızı veririz. Dava açarız. Halk, halkı hiçe sayanları ve halka sormadan böyle büyük projelere imza atanlara 23 Haziran’da cevap verdi, ‘sizin döneminiz bitti’ dedi. Toplumun, İstanbul halkının ikna olması lazım. Yetmez, Türkiye’nin ikna olması lazım. Dünyanın bile bunu incelemesi lazım. Çünkü siz coğrafyaları tabiatı doğayı artık öyle istediğiniz gibi yok edemezsiniz.

‘O İŞ, O PARAYLA BİTMEZ’

Tarihini neredeyse en yüksek işsizliğinin yaşandığı şu dönemde 75 milyar liranın İstanbul’da bir kanala harcanması doğru değildir. Bu ekonomide 75 milyar lira Anadolu’da on binlerce yüz binlerce istihdam yaratabilecek planlı ekonomik merkezler üretebileceğiniz, üretime katkı sunacak sektörlerin oluşmasına katkı sunabileceğiniz yatırımlar yapmak varken siz böyle bir rüyayı kuramazsınız. O iş o parayla bitmez.

‘AKIL TUTULMASI’

1.200 metreküp civarında kendi raporlarına göre hafriyat var. Bunun anlamı şu, 3 ilçeyi, Bağcılar, Güngören, Esenler bu 3 ilçede 2 milyon insan yaşıyor. Bu üç ilçenin bir anda yükseldiğini düşünün. İlk 18 günlük dönemimde bana projeleri getirdiler. Bir konut firması proje çalışmış. Marmara denizinde Adalar. Fay hattının hemen kenarında. Kanal İstanbul’daki hafriyatlarla bu adalar yapılacakmış. Bu adaların üzerine manzaralar. Bunları basına göstereceğim. Bu adalarda o villaların da tanesi 2 milyon dolar. Deniz manzaralı. Avcılar’ı, Bakırköy’ü Beylikdüzü’nü seyredecek. Akıl tutulması. Bu villaları aldılar, konut projelerinde tanıtmaya gittiler. Ciddi bir mesele. Şimdi diyorlar ki biz ondan vazgeçtik. Karadeniz’i dolduracağız. Terkos’un önünde kocaman bir paralel ada. Ya Allah aşkına başka işiniz mi yok. Birileri sükse yapacak diye biz İstanbul’u yok ettirmeyiz.”

MELEN PROJESİ

İmamoğlu Melen Projesi hakkında ise şunları söyledi:

"Yaz döneminde Melen de kuruyor. Uzun bir dönem su basılamıyor. Melen Barajı düşünülüyor. Yaklaşık 9 buçuk milyon metrakarelik su toplama alanı var. 20 metrelik bir gövdede iki elimin sığacağı kadar derin çatlaklar var. Ne yazık ki bitmesine rağmen su tutulamadı. Burası betonerme değil de taş yığma tercih edilseymiş doğru olurmuş. 600 milyonluk bir ödenekle keşif istenmiş. Devlet Su İşleri’ne ödenek verilmemiş. Bitirilmemiş bu proje. İBB’ye devredilmiş. İSKİ de bunun parasını ödüyor. Bu baraj kurtarıcı bir barajdır. Şu an bitse bile en erken 3 buçuk yılda devreye girebiliyor. Bizim esas korktuğumuz 2 yıl üst üste kuraklık olduğunda yaşanacak su kıtlığı."