İran'ın 'Aşk başkenti'

Şiraz, gündüz iki milyona yaklaşan nüfusu ile ülkenin önemli ticaret merkezlerinden birisi. Yeni yapılarla adeta bir şantiyeyi andıran kentte modern binalar ve geniş yollar ile trafikteki yaşlı araçlar, alışveriş merkezlerindeki eski iş yerleri, halkın giyim-kuşam ve yaşam tarzı arasında tezat göze çarpıyor.

Kenti diğerlerinden ayıran en önemli unsur ise halkın neredeyse tamamının şiiri bir yaşam tarzı haline getirmesi. Öyle ki şiirin en büyük üstatlarından Hafız ve Sadi, satır satır okunan ve yorumlanan eserleriyle sanki hala yaşıyorlar. Şiraz'da ''Kalbinde aşk acısı taşıyanı ancak aşık olan anlar. Hafız da çok büyük bir aşıktı. Dolayısıyla aşk acısı olan bir kişi Hafız'ın kabrine giderek Hafız Falı ile acılarına çözüm bulur'' anlayışı hakim.

Bu nedenle Hafız'ın türbesi önünde muhabbet kuşlarına çektirilen Hafız'ın şiirlerinin yer aldığı kağıt parçaları, sevgilisinin kendisine bakışını, işindeki gelişmeleri ve sağlık durumunu merak edenlere tercüman oluyor.

Kentteki bu sanatsal coşku, 55 kilometre uzaklıktaki dünyaca ünlü antik Persepolis kentiyle de bütünleşiyor. Rahmet Dağı'nın eteklerinde çok sayıda efsaneye ev sahipliği yapan antik kentin kuruluşu Milattan Önce 6'ncı yüzyıla dayanıyor. Yapılışı yaklaşık 180 yıl süren kent, 200 yıl ayakta kaldıktan sonra Büyük İskender'in orduları tarafından tahrip ediliyor.

Restorasyonla yeniden haşmetli görünümüne kavuşan Persepolis, yüksekliği 11 metre olan ve üzerinde yüzleri insan şeklindeki iki boğa heykelinin bulunduğu sütunlarla ziyaretçilerini karşılıyor. Perslerin inanışlarını sembolize eden heykeller ve kabartmalarla ziyaretçileri büyüleyen antik kent, ulaşım zorluğu ve ilgisizlik nedeniyle ne yazık ki hak ettiği kalabalığı toplayamıyor.

THY Şiraz Müdürü Mehmet Alagöz, İstanbul'dan başlattıkları haftalık 4 seferle aşıklar diyarı olarak gösterilen Şiraz'ı Türklerin de gezi destinasyonları arasına alabileceklerini söyledi.