İşte Copiapo ile Karadon arasındaki fark

Zonguldak Karadon’daki 2 maden işçisinin cenazesini bile kuyudan çıkaramayan Türkiye, Çalışma Bakanı’nın “güzel öldüler” ve “Şili’deki göçük bizde olsa 3 günde çıkarırdık”, Başbakanın ise “bu mesleğin kaderinde bu var” sözlerini “şaşkınlıkla” izledi.

İşte iki ülke ve iki kazanın karşılaştırması:

 

Kurtarma çabası yok

Bakır madenindeki göçüğün ardından Şili’de devlet başkanından sıradan yurttaşına kadar herkes kenetlenip madencilerini çıkarmak için birlik olurken, Karadon’da 17 Mayıs’taki kazanın üzerinden yaklaşık 5 ay geçmesine karşın iki işçiye hala ulaşılamadı. Ulaşılması için “tek kazma bile” vurulmadı.

Şili’deki madenciler yerin 700 metre altında mahsur kaldı. Karadon’da da iki işçinin cenazeleri yerin 700 metre altında bulunuyor. Ancak Karadon’daki işçiler çıkarılamıyor. Üstelik Şili’deki maden göçük nedeniyle kapalı olmasına karşın işçilere ulaşılması kurtarma operasyonundaki başarıyı da gösteriyor.

 

Türkiye'de sığınma odaları yok

Şili’deki madenlerin bir çoğunda işçilerin kaza halinde yaşamlarını sürdürebilecekleri “sığınma odaları” bulunurken, Türkiye’de sadece altın ve bakır madenlerinde sığınma odaları bulunuyor. Bunların sayısı da 4’ü geçmiyor.

 

Söylem dahi farklı

Çalışma Bakanı Ömer Dinçer’in “güzel öldüler” ve son olarak da “Şili’deki kaza bizde olsa 3 günde çıkarırdık” söylemi ile Başbakanın “bu işin kaderinde bu var” söylemi tüm Türkiye tarafından şaşkınlıkla izleniyor. Şili’de ise madenden çıkan işçileri bizzat devlet başkanı kucaklayarak karşılıyor.

 

Talimat bekleniyor

Türkiye imkanları olmasına karşın aylarca Çinli firmanın 2 işçinin cenazesini çıkarmasını bekledi. Çinli firma ise Türkiye’yi bir süre oyaladıktan sonra işçileri çıkaramayacağını açıkladı. Oysa Türkiye’deki iki işçiyi çıkarmak için olanaklar var. Mühendisler, teknikerler, kalifiye işçiler yetkililerin “bir talimatını” bekliyor. Ama o talimat “bir türlü gelmiyor.”

Türkiye’deki madenler sadece kazalarla “hatırlanıyor”. Sonrasında ise kaderine terkediliyor. İş güvenliği için gerekli önlemler alınmıyor. Bugün Zonguldak’daki birçok kuyu taşeron firmalar tarafından işletiliyor. Taşeron uygulaması iş ve işçi güvenliğine yeterli önemin verilmediği gerekçesiyle eleştiriliyor. Buna karşın hükümet taşeronlaşmanın önünü açan düzenlemelerden vazgeçmiyor.