Kahraman gazilerin en onurlu günü (19.09.2018)

Atatürk'e Gazi Unvanı ve Mareşal Rütbesi Verilmesinin 95. Yıl dönümü ve Gaziler Günü kutlamaları kapsamında düzenlenen tören, Mersin Valisi Ali İhsan Su'nun tören kıtasını ve gazileri selamlamasıyla başladı. Atatürk Anıtına çelenk sunulmasıyla devam eden tören, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanlığı Bandosu eşliğinde İstiklal Marşı okunmasıyla devam etti. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Türkiye Muharip Gaziler Derneği Mersin Şube Başkanı Kemal Cındız, bu günün 19 Eylül 1921 yılında TBMM'nin çıkardığı özel bir kanunla Başkomutan Atatürk'e 'gazilik' unvanının verildiği gün olduğu söyledi. Gazilerin, vatan uğruna özgürlüğü seçip, onu elde etmek için hayatlarını ortaya koyduklarını vurgulayan Cındız, “Gazi Çanakkale'dir, Sakarya'dır, Kore'dir, Kıbrıs'tır. Gazi, Mustafa Kemal'dir. Şehit ise vatan toprağıdır, istiklal uğrunda, namus yolunda can veren Mehmet'tir, bütün bir millete hürriyet zevkini tattıran, gözünü kırpmadan kemiğini etten ayıran, silahını inançla kullanandır. Şehit topraktır, toprak ise vatandır” dedi.

SİYASİLERDEN GAZİLER GÜNÜ MESAJI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 19 Eylu¨l Gaziler Gu¨nu¨ dolayısıyla yayımladığı mesajda, aziz Türk milletinin tarihi boyunca s¸ehit ve gazilerin ac¸tıgˆı yolda ilerleyerek cogˆrafyalar fethettiğini, devletler kurduğunu, en zor s¸artlar altında vatanına, bayragˆına ve istikbaline sahip c¸ıktığını belirtti.
Gazilerin, fedakarlıklarıyla nice s¸anlı zafer ve kahramanlıklarla dolu bir gec¸mis¸ armagˆan ettiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

“Ay yıldızlı al bayragˆımız, onların cesaretleri sayesinde vatanımızın semalarında gururla dalgalanmakta, ezanımız bes¸ vakit minarelerimizden o¨zgu¨rce okunmaktadır. Milletimiz, atalarımızdan miras kalan kadim gaza anlayıs¸ıyla bugu¨n de istiklaline ve istikbaline yo¨nelen tu¨m tehditlere kars¸ı koymaktadır. Askerlerimizin, polisimizin ve gu¨venlik korucularımızın tero¨rle kahramanca mu¨cadeleleri ve tu¨m fertleriyle milletimizin 15 Temmuz'daki direnis¸i bunun en gu¨zel o¨rnegˆidir. Bu millet gazi millettir. Bu milletin bir ferdi olmak hepimiz ic¸in bu¨yu¨k bir gurur kaynagˆıdır. Bu du¨s¸u¨ncelerle bu toprakları bizlere vatan kılan, bugu¨nu¨mu¨zu¨ kendilerine borc¸lu oldugˆumuz tu¨m kahramanları rahmetle yad ediyor, ‘Allah onlardan razı olsun’ diyorum.

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal'e İstiklal mücadelesindeki önderliğinden dolayı ‘Müşir ve Gazi’ unvanı verilişinin yıl dönümünü ve Gaziler Günü'nü en kalbi duygularımla tebrik ediyor, tüm gazilerimize minnet ve şükranlarımı sunuyorum.”

MİLLİ SAVUNMA BAKANI HULUSİ AKAR

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “19 Eylül Gaziler Günü” dolayısıyla yayımladığı mesajında, Gaziler Günü’nü, büyük bir cesaret, kahramanlık ve fedakarlıkla canları pahasına mücadele eden kahraman gazilerin “şeref ve şan günü” olarak nitelendirdi.

Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e 19 Eylül 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından “Gazi”lik unvanı ve “Mareşal” rütbesi verilişinin de 97’nci yıl dönümü olduğunu hatırlatan Bakan Akar, “Şehitlik ve gazilik mertebesine ulaşma isteği, peygamber ocağı olarak da bilinen Türk ordusunun en büyük motivasyon kaynaklarından biri haline gelmiştir. Türk ordusunu manevi yönden güçlü kılan en önemli unsurlardan biri, bağrından çıktığı asil milletimizin mayasında bulunan bu gaza ve gazilik ruhudur.” değerlendirmesinde bulundu.

Gazilik anlayışının kültürde de yerinin ayrı olduğunu belirten Hulusi Akar, şunları kaydetti:

“Bölgesel ve küresel düzeyde kritik bir süreçten geçtiğimiz bu dönemde, Türkiye ve yakın çevresinde çok boyutlu ve çeşitli terör olayları yaşanmış ve yaşanmaktadır.
Vatanımızın bütünlüğüne, devletimizin bekasına, asil milletimizin huzur ve güvenliğine yönelen bu tehdit ve tehlikelerin bertaraf edilmesi maksadıyla Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yurt içinde ve sınır ötesinde geniş çaplı operasyonlar düzenlenmiş ve bu operasyonlarda büyük başarılar elde edilmiştir.
Bu başarıların elde edilmesinde en büyük pay, aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize aittir. Onların yazdığı kahramanlık destanları, asil milletimizin hafızasında sonsuza kadar yaşayacaktır.”

“HİÇBİR ZAMAN UNUTULMAYACAK”

“(Vatan sana canım feda) diyerek şehitlik niyetiyle giriştiğiniz mücadelelerden ‘gazilik’ onuruyla çıkan sizler; kutsal vatan topraklarının bölünmez bütünlüğü, asil milletimizin egemenlik ve bağımsızlığı uğruna göğüslerinizi siper ettiniz. Devletimizin bekası ve asil milletimizin varlığı uğrunda bedenlerinize aldığınız yaralar, sizlerin kahramanlıklarını simgeleyen birer şeref madalyasıdır. Bu yaraların, asil Türk milletinin tarihine şan ve şeref kazandıran kutsal nişaneler olduğu hiçbir zaman unutulmayacaktır.

Asil Türk milleti vefa ve minnet duygusuyla şehitlerimize, gazilerimize ve onların emaneti değerli ailelerine sahip çıkmaya, kederde ve kıvançta daima yanınızda olmaya devam edecek.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman mensupları tarafından da şehit ve gazilerimizin kanları yerde bırakılmadığı gibi ana, baba, eş ve özellikle evlatlarının gözyaşlarının hesabı da mutlaka sorulacaktır.

Devletimizin ve milletimizin bekasını hedef alan FETÖ, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ gibi terör örgütleri başta olmak üzere, her türlü tehdit ve tehlikeye karşı ‘Ölürsek şehit, kalırsak gazi’ anlayışıyla hareket eden Türk Silahlı Kuvvetleri; jandarma, emniyet güçleri ve güvenlik korucularımızla birlikte omuz omuza, en son terörist yok edilinceye kadar mücadelesini sürdürecektir.”

AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI’NDAN GAZİLER GÜNÜ VİDEOSU

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca, 19 Eylül Gaziler Günü için Kore’de, El-Bab’da, 15 Temmuz’da ve terörle mücadelede gazi olanların buluştuğu bir video klip paylaşıldı.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla bir video klip hazırlandı. Klip için Kore’de, El-Bab’da, 15 Temmuz’da ve Bingöl’de vatanın muhafazası için canlarını ortaya koyan gaziler bir araya geldi.

Klipte yer alan gaziler aynı ruhla; vatan, millet, bayrak aşkı ve iman şuuru ile farklı yer ve tarihlerde yaralandıklarını, geri dönmeyi hiç düşünmediklerini belirtti ve o anları anlattı.

“TEK AMACIMIZ VATANI KURTARMAKTI”

Demokrasi destanının yazıldığı 15 Temmuz günü Genelkurmay Kavşağı’nda yaralanan gazi Ayşe Emine Özyiğit, o gün her şeyi göze aldığını belirterek, “Hiçbir şeyi düşünmedik, korkmadık, tek amacımız vatanı kurtarmaktı. Bu ruh başka.” ifadelerini kullandı.

Aynı gün vatan için meydanlarda mücadele veren 15 yaşındaki gazi Muhammed Emin Birgün ise “Canımı bile veririm, ne canlar verildi bu vatan için. Sonuçta bu vatanın ekmeğini yiyoruz.” sözleriyle duygularını aktardı.

Beş yıl önce Bingöl’de gazi olan Yavuz Papağan, Çanakkale ruhuna vurgu yaparak, “Çanakkale’deki dedelerimiz nasıl mücadele veriyorsa bugün bizler de Güneydoğu’da, El-Bab’da, Afrin’de, 15 Temmuz’da aynı ruhla canımızın derdine düşmeden ülkemizi nasıl kurtarırız, bu düşüncedeyiz.” dedi.

Klipte El-Bab operasyonunda 16 silah arkadaşı şehit, kendisi gazi olan Hasan Karaman’ın, “Harekata giderken çok mutluydum çünkü şehit olan arkadaşlarımın öcünü almak bana nasip olacaktı.” ifadeleri de yer aldı.

Türk bayrağından hiçbir zaman ayrılmadığını, gittiği her yerde bayrağı onurla taşıdığını söyleyen 88 yaşındaki Kore Gazisi Osman Yaşar Eken ise “Bugün ben, yarın başkası, bayrak taşınacak, yere inmeyecek.” sözleriyle duygularını dile getirdi.

Eken, yanından bir an bile ayırmadığı ay yıldızlı bayrağı, 15 Temmuz’da gazi olan Muhammed Emin’e teslim etti.

Klip, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının “Vatan, millet ve bayrak aşkıyla yazılan destanlar geri dönmeyi asla düşünmeyen kahramanların eseridir. Tüm gazilerimize şükranla.” mesajıyla son buldu.

MHP LİDERİ DEVLET BAHÇELİ

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Gaziler Günü” dolayısıyla yayımladığı mesajında, gaziliğin, bedeli çok ağır olan bir mücadelenin hak edilmiş mükafatı, fedakarca, kahramanca, yürekli bir şekilde candan ve serden vazgeçmeye hazır oluşun kararlılık beyanı olduğunu vurguladı.

Gaziliğin aynı zamanda hesabiliğin değil, hasbiliğin sonucu ve onuru, şehadeti göze almış, varlığını hiçe saymış, vakarını haysiyetiyle sarmış ahlak burçlarının ve adam gibi adam olanların unvanı olduğuna işaret eden Bahçeli, “Tarih boyunca ihanet inancın karşısında tutunamamış, işgal ve istila hevesleri ‘ölürsem şehit, kalırsam gazi’ şuuru karşısında asla duramamıştır. Bu şuur ki, hiçbir zalim, hiçbir hain, hiçbir bedhah üstesinden gelememiştir.” değerlendirmesinde bulundu.

Türk milletinin hem gaziliğin hem de şehadetin yuvası olduğunu belirten Bahçeli, şöyle devam etti:

“Gazilerimizle, şehitlerimiz milli varlığın güvenceleri, milli istiklalin yenilmez güçleridir. Elbette gazilerimize çok şey borçluyuz. Kuşkusuz onlar hem faik hem de fazıldır. Gazilerimiz vefanın, sadakatin, vatan sevgisinin ve bağımsızlık sevdasının simgeleri, zirve isimleridir. Bunun için muhterem hatıraları ve verdikleri asil mücadeleleri bizim için hiçbir şeyle kıyaslanmaz değerdedir. Şehit ve gazilerimizin emanetlerini zedelemeden, hatıralarını lekeletmeden muhafaza etmek şu günkü sancılı ve sıkıntılı ortamda herkesin en temel sorumlulukları arasındadır. Gazisi mahzun ve mahcup olan bir millet geçmişinden kopmuş, istikbalinden vazgeçmiş demektir. Gazilerimizin layık oldukları hürmet ve ilgiden mahrum kalmaları, unutulmaya terk edilmeleri, dahası hak ve taleplerine duyarsızlık gösterilmesi ne vefayla ne de maşeri vicdanla izah edilecektir. Unutulmasın ki, şehit ve gazilerimizin mücadeleleri olmasaydı, onların iman dolu göğüsleri milli heyecanla çarpıp kanlı ve vahşi emellere dayanmasaydı felaketlerin büyüyen girdabı her değerimizi, her mirasımızı acıklı şekilde yutacak ve yok edecekti.”

Mesajında, 19 Eylül Gaziler Günü’nü kutlayan Bahçeli, halen tedavi altında olan gazilere şifa temennisinde bulundu.

Bahçeli, 19 Eylül 1921’de Gazilik unvanını alan Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, tüm milli mücadele kahramanlarına, şehitlere ve ebediyete intikal eden gazilere Cenabı Allah’tan rahmet diledi.

Gaziler Günü töreninde şemsiye krizi yaşanmıştı

2014 yılında Zonguldak'ta Gaziler Günü töreni yağmur altında düzenlenmiş; Gaziler Derneği Şube Başkanı Ramazan Çakal ıslanırken, protokolde bulunan komutan, dönemin valisi ve diğer kişilerin şemsiyelerle korunması tepki çekmişti. Bu fotoğraf dönemin simge fotoğrafları arasında yerini aldı.

Ramazan Çakal tören boyunca ıslanmıştı. Çakal Ocak 2018'de yaşamını yitirdi.