KCK davası sanığı: Yargılandığımız dosyaya dahil olup tutuklanmayan kalmadı

Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 171 sanığın sanığın yargılandığı KCK ana davasının duruşmasına bugün devam edildi. Duruşmada ilk sözü alan sanıklardan Turan Genç, "Yargılandığımız dosyaya dahil olup tutuklanmayan hakim ve savcı kalmadı. Biz yıllarca bu mahkemede, büyük bir işkence altında, yargılama adı altında bir tiyatronun piyonu olmamak için mücadele ettik" dedi.

KCK davası sanığı: Yargılandığımız dosyaya dahil olup tutuklanmayan kalmadı
Abone Ol google-news
DHA
Yayınlanma: 21.09.2016 - 16:25

Diyarbakır'da görülen KCK/TM ana davası duruşmasında, tutuklu sanıklara dağıtılan pet su şişeleri, kapaklarının açılıp açılmadığının tespiti için, güvenlik amacıyla jandarma tarafından kontrol edildi. Başka bir davada tutuklu olan Ağrı eski Belediye başkanı Hüseyin Yılmaz, "Kürtlüğüm ile gurur duyduğum kadar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığımla da gurur duyuyorum" dedi.


Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 171 sanığın sanığın yargılandığı KCK ana davasının duruşmasına devam edildi. Davanın bugünkü duruşmasına başka dosyalardan tutuklu bulunan KCK ana davasının tutuksuz sanıkları Çimen Işık, Pero Dündar, Olcay Kanlıbaş, Hüseyin Yılmaz, Turan Genç, Ali Şimşek ile 8 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı. Duruşma sırasında avukatların talebi üzerine sanıklara dağıtılmak üzere pet şişe su getirildi. Salona getirilen pet şişe sular, güvenlik gerekçesiyle kapaklarının açılıp açılmadığına bakılması için önce jandarma tarafından kontrol edildi.

Kapakların kapalı olduğunun görülmesi üzerine, pet şişeler yine jandarma tarafından sanıklara dağıtıldı. Önceki celselerde Kürtçe savunma krizi yaşanan duruşmada bu kez bazı sanıkların kendiliğinden Türkçe savunma yaptıkları görüldü.

'TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELERİNCE YAZILAN İDDİANAME İLE YARGILANDIK'

Duruşmada ilk sözü alan sanıklardan Turan Genç, 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatarak şunları söyledi:

"Yargılandığımız dosyaya dahil olup tutuklanmayan hakim ve savcı kalmadı. Biz yıllarca bu mahkemede, büyük bir işkence altında, yargılama adı altında bir tiyatronun piyonu olmamak için mücadele ettik. Mahkeme üyelerinin de savcıların da FETÖ üyesi oldukları ortaya çıktı. Biz yıllarca bu salonda cemaat üyelerine konuştuğumuz için etkili olmadı. Bu mahkemenin bir terör örgütünce yazılan bir iddianame ile yargılama yapması akıl almaz bir durumdur. Bunun bir cemaat operasyonu olduğunu hep söyledik."

'TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLIĞIM İLE GURUR DUYUYORUM'

Daha sonra söz alan sanıklardan Hüseyin Yılmaz, 15 Temmuz darbe girişimini şiddetle kınadıklarını belirterek şöyle dedi:

"Bu sonuçları doğru değerlendirmek lazım. 14 yıldır birlikte bu ülkeyi yaşanılmaz kılan bir zihniyeti gördük. 15 Temmuz darbesinden sonra gözaltına alınan asker ve polislere yapılan gayri ahlaki uygulamaya da şahit olduk. Kulağı kesilen albayları da gördük. Tüm bu insani olmayan davranışları da kınıyoruz. 2009 yılından beri bu mahkeme salonunda anti demokratik uygulamalar sonucu yalanlarla şişirilmiş binlerce sayfalık iddianame ile yıllarca işkenceye maruz kaldık. FETÖ çatı iddianamesi toplumun yargı eliyle nereye götürülmek istendiğini göstermiş. Bu ülkede Kürtlüğümle gurur duyduğum kadar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığımla da gurur duyuyorum. Bir çok arkadaşım bu yolda şehit düştü. Mücadelemizin amacı bu ülkede toplumsal barışın sağlanması ve halklarımızın bir arada yaşamasıdır."

Duruşma avukatların savunması ile devam ediyor.

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler