Komisyon: Askeri eğitim görmedik

TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, AKP Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir, AKP Konya Milletvekili Kerim Özkul ve MHP İstanbul Milletvekili Atilla Kaya'dan oluşan heyet, Hatay Valiliği'nde brifing aldıktan sonra Apaydın kampına geldi. Heyet burada incelemelerine başladı.

Üstün, ilk izlenimleriniz nelerdir sorusuna şu yanıtı verdi:
''Bu kampında şimdiye kadar gördüklerimizden hiç bir farkının olmadığını görüyoruz. Çadırlar, çocuklar, kalanlar yani herkes burada. Zaten çok dar bir alan, insanlar iç içe geçmiş durumda. Dolayısıyla diğer kamplardan pek bir farkını görmedik. Ama incelemelerimiz devam ediyor.
Bu kampta 2764 kişi kalıyor. Yaklaşık 300 kişiye yakını asker, polis ve kamu görevlisi. Geri kalanı kadınlar ve çocuklar. Bu bakımdan çok ağırlıklı bir kısmı, kampta kalanların yüzde 80'e yakını kadın ve çocuklardan oluşuyor. Bu bakımdan burada başkaca bir işlemin yapılması zaten mümkün değil. Kampın fiziki durumu da buna müsait değil. 130 dönümlük bir kamp burası. Bunun 40 dönümü idari binalara ayrılmış, geri kalan 90 dönümde insanlar kendilerine çadır kuracak mekan zor bulmuşlar. Dolayısıyla bizim görebildiğimiz o iddialar konusunda fiziken zaten mümkün değil burada.''
Üstün, kamp ziyaretine Anadolu Ajansı'nın alınması konusunda ise ''Tabii biz burada birçok kanal vardı, birçok ajansımız var. Ama Anadolu Ajansı'nın girmesinde fayda gördük. Çünkü burada bütün kanalları gezdirmek mümkün değil. Anadolu Ajansı'nın marifeti ile bu enformasyon yapılacak'' şeklinde değerlendimelerde bulundu.

MHP İstanbul Milletvekili Atilla Kaya da basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
''Kampın statüsüyle ilgili durumu ben kamp yetkilisine sordum. Çünkü Dışişleri Bakanı televizyon konuşmasında bu kampın 241 sayılı kanun ve 1995 yılında çıkarılan bir mevzuata göre oluşturulmuş askeri bir kamp olduğunu söyledi. Aslında o statüde olabilmesi için bu kampta bulunun muharip yabancı askerlerin üçüncü bir ülke ile savaş halinde olan bir ordunun mensubu olması gerekir. Bunu sorduğumda da Suriye'nin halen İsrail ile savaş halinde olduğundan dolayı kampın böyle bir statüde kabul edilebileceği söylenildi. Dolayısıyla kampın statüsü budur'' diye konuştu.

Kaya, kamp ile ilgili iki önemli iddiadan dolayı burada olduklarına işaret ederek, ''Apaydın kampında bir askeri eğitim verildiği ve bu eğitimi alan insanların Suriye'ye geçerek oradaki bir takım faaliyetlere iştirak ettiği yönünde iddialar var. Hem kampın fiziki durumu ve burada kampta yaşayan insanlarla yaptığımız görüşmelerden bunun şahsen ben mümkün olamayacağı kanaatine vardım'' ifadesini kullandı.
Kaya, şunları kaydetti:

''Ayrıca bu kampın Suriye'deki olaylara yönelik bir lojistik üs vazifesini gören bir kamp olduğu yönünde iddia var. Ve yine bu kampta Özgür Suriye Ordusu'nun liderliğini yaptığı iddia edilen bir albayın da burada olduğu söylenmişti. O albayla da görüştük. Bu soruyu kendisine sordum. Riyad El Esad, diye bir albay. Sizinle ilgili böyle bir iddia var. 'Hatta 2011 yılında BBC'ye verdiğiniz bir röportajda da bunu kabullenen, orayla birtakım ilişkilerinizin olduğunu söylüyorsunuz' dediğimde de net bir cevap alamadım. Kaçamak birtakım cevaplar verdi. Özgür Suriye Ordusu'nun bir komutanı olduğunu, sorumlusu olduğunu, teyit eden, ne de onu inkar eden bir cevap aldım. Şahsen meselenin bu yönüyle ilgili tatmin olmadığımı ifade etmek istiyorum. Bir de sanki bana buradaki askerlerin, sanki bazı konularda biraz bilgilendirildiğini ya da ikaz edildiği şeklinde de bir izlenim edindiğimi paylaşmak istiyorum.''

CHP ve BDP katılmadı

Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonunun CHP ve BDP'li üyeleri, Suriyeli sığınmacıların kaldığı kamplarda yapılacak incelemeye katılmadı.

İnce: Başbakan'ın marabası değiliz

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, önceki akşam kattıldığı canlı yayında Apaydın Kampı ziyaretine neden CHP'li üyelerin katılmadığı yönündeki soruya, "Cinayet yerine 15 gün sonra giderseniz delil bulur musunuz? Şimdi orada bütün temizlikler yapıldı, deliller karartıldı. Davutoğlu diyor ki, "Başbakan'ın izni ile ziyaret edebilirsiniz". Biz Başbakan'ın marabası değiliz, onun zabıtası da değiliz" diyerek cevapladı.