Kriz geldi, yarışmalara talep arttı

İSMMMO araştırmaya göre, Türkiye'de her 100 yetişkinden 15'i televizyonlarda yarışmacı olmak istiyor. İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, ''Televizyonlarda yayınlanan yarışmaların bir bölümü, katılımcılarına 'şöhret'i vaat ederken, önemli bir bölümü de para kazanabilme olanağı sunuyor'' dedi.

Yayınlanma: 23.01.2009 - 09:41
Abone Ol google-news

İstanbul Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odasının (İSMMMO) ''Hayaller Yarışıyor'' başlıklı araştırmasına göre, televizyonlarındaki yarışma programlarına ilgi artıyor, her 100 yetişkinden 15'i yarışmacı olmak istiyor.

İSMMMO'dan yapılan yazılı açıklamada yer verilen araştırmaya göre, Türkiye'de yaklaşık 2,5 milyon insan yarışma programlarına yarışmacı olmak için başvurdu ve sırada bekliyor.
Türkiye nüfusunun yarısından fazlasının (yüzde 60) 18 yaşın üstünde olduğu ve yarışmalara katılabilmek için 18 yaşından büyük olma şartının arandığı dikkate alındığında, Türkiye'de her 100 yetişkinden 15'inin televizyonlarda yarışmacı olmak istediği ortaya çıkıyor.

TV kanallarının istatistikleri, izlenmesi ve sunucuların verdiği demeçlerin birebir görüşmelerle desteklenmesiyle hazırlanan araştırmaya göre, ekonomik kriz nedeniyle televizyon dizilerinin sayısında azalma olmasına rağmen, günden güne yeni yarışma programları ekranlarda yayımlanıyor. 9 ulusal kanalda halen 12 yarışma programı sürerken, 2009 yılında mevcutlara ''en az'' 5 yeni yarışma programının daha katılması bekleniyor.

Yarışma programları birbirinden farklı biçim ve konularda yapılırken genel kültür, bilgi, yetenek ve eğlence yarışmalarına son olarak da macera yarışmaları eklendi.

Yarışmaları, genellikle ''sanatçılar'', ''oyuncular'' gibi ünlü kişiler sunuyor. Program sunucularının bölüm başına aldığı ücretin, 30 ila 50 bin TL arasında olduğu belirtiliyor.

Yarışmalar, en çok reklan alanlar arasında


Dizilerin bölüm başına maliyeti, 100 ila 300 bin TL arasında değişirken, yarışma programları ise dizilerin 4'te biri maliyetlerle yapılıyor. Yapım maliyetleri daha düşük olsa da, ''iyi tutan'' ve ''bol reyting alan'' yarışmaların özellikle reklam gelirlerinin dizilerle başa yarıştığı gözleniyor.

Medya Takip Merkezi'nin araştırmasına göre, geçen yıl aralık ayı boyunca 12 TV kanalındaki yarışmalara, 192 bin 998 saniye reklam verildi. Yerli diziler, haberler, müzik-eğlence programları ve yerli sinemalardan sonra en çok reklam alan program, yarışmalar oldu.

Özet ve tekrarları hariç en az 80 dakika olan bir yarışmaya ortalama 30 dakikalık reklam alınıyor. Reklam tarifeleri kanallara göre farklılık gösterse de, ''prime time''da (saat 20.00-23.00 arası) yayınlanan reklamların saniye fiyatı 200-400 TL arasında değişiyor.

Yarışmaların ekonomisi


Araştırmaya göre, yarışmaların kendi içinde ''ciddi'' bir ekonomisi bulunuyor.
Yarışmacıların ve özel misafirlerin (yarışmacıların ailelerinin) yemekleri program yapımcısı tarafından karşılanırken, yarışmacıların yakınlarının stüdyoya getirilmesi için ulaşım masraflarından ikramlara kadar birçok unsur, yarışmaların ''görünmeyen'' masraf kalemlerini oluşturuyor.

Yarışmalarda çok fazla dış çekim masrafı olmamasına rağmen, son yıllarda canlı yayın yapılması, yarışmaların maliyetlerini artırıyor.

Türkiye'deki yarışmaların yüzde 90'ının yabancı formatlı olduğu gözlenirken, yurt dışına yarışmaların bölüm başına ödedikleri format ücreti, 5-10 bin TL arasında değişiyor.
Yarışma programları kimi zaman cast ajansları ile de çalışıyorlar. Kimi zaman yarışmacıların bile bu ajanslardan sağlandığı ve bunlara belirli bir ücret verildiği belirtiliyor.

Bilgi yarışmalarının ''görünmeyen'' bir maliyet kalemini de yarışmalardaki soruların özel ekiplerce hazırlanması oluşturuyor. Soru hazırlayan ve yarışma programlarına satan özel şirketler de var.

Bazı yetenek ve çocuk yarışmaları dışındaki yarışmalara, 18 yaşından küçükler katılamıyor. Yarışmalara genellikle internetten belirli formları doldurularak başvuru yapılabiliyor. Yarışıp ödül almaya hak kazananlar, ödüllerden doğan ÖTV, KDV, plaka vergisi, stopaj gibi her türlü vergileri kendilerinin karşılaması gerekiyor.

''Ekranlar şans oyunu platformuna döndü"


İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, araştırmaya ilişkin değerlendirmesinde, yarışmaların çoğunlukla para kazandırmaya dönük olduğuna ve bu yönüyle ekranların birer ''şans oyunu platformu''na döndüğüne dikkati çekti.

Ekonomik krizin, arayışı da artırdığını, birbirinden farklı biçim ve konularda olsa da yarışmalarda maddi vaatlerin ''uçuştuğunu'' belirten Arıkan, kanallar arasında rekabeti artıran yarışma programlarının ciddi bir reklam pastası olduğunu, son araştırmaların TV kanallarının daha az maliyetli yapımlara yöneldiğini gösterdiğine işaret etti.

Arıkan, kriz ortamının, özellikle üretim üzerinden toplanan vergi kalemlerini azalttığını, ancak dolaylı vergiler ile şans oyunları üzerinden alınan İntikal Vergisi'nin arttığını kaydeden Arıkan, yarışmalarda kazanılan ödüllerde de yüzde 10 İntikal Vergisi kesintisi bulunduğunu bildirdi.

Yahya Arıkan, ''Televizyonlarda yayınlanan yarışmaların bir bölümü katılımcılarına 'şöhret'i vaat ederken, önemli bir bölümü de para kazanabilme olanağı sunuyor. İnsanlar için birer umut kaynağı oldu'' yorumunu yaptı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler