Melih Gökçek sınıf arkadaşı Hasan Celal Güzel'e haciz göndermiş

Orhan Uğuroğlu, “Ah be Tank Hasan helalleşemedik ki...” başlıklı yazısında, “Star Televizyonu Ankara Temsilcisi iken patron Cem Uzan siyasete girmeye, parti kurmaya karar verdi. Ailesi de ben de caydıramadık ve 10 Temmuz 2002'de Genç Parti'yi kurduk” diyerek o günlerde yaşadıklarını anlattı.

 “UZAN HEMEN MELİH GÖKÇEK'İN DEMOKRAT PARTİ'SİNİ SEÇİP…”

 “31 Temmuz'da erken seçimin 3 Kasım 2002'de yapılması kararı alındı. Genç Parti'nin seçime girme hakkı yoktu” diyen Orhan Uğuroğlu, şöyle devam etti:

“Başkanlık divanında gazeteci kökenli genel başkan yardımcısı, Uzan'a, ‘20 milletvekili transfer edelim, grup kuralım’ dedi ama tek bir milletvekili dahi kabul etmedi. Bu konuda yaşanan ayrıntıları daha sonra yazacağım. Cem Uzan'ın morali bayağı bozulmuştu ki, ‘Seçime girme hakkı olan bir parti ile birleşmeyi’ önerdim. Cebimdeki listeyi çıkardım. Uzan hemen Melih Gökçek'in Demokrat Parti'sini seçip, ‘haydi git görüş hallet’ dedi. Bu görüşmeyi de daha sonra yazacağım ki bu anlaşma da olmadı.”

 “SINIF ARKADAŞI MELİH GÖKÇEK EVİNE HACİZ, İCRA UYGULADIĞI İÇİN…”

Orhan Uğuroğlu, “İkinci hedefimiz merhum Hasan Celal Güzel'in kurucusu olduğu Yeniden Doğuş Partisi oldu” diyerek o görüşmeyi de şu sözlerle anlatı:

 “Tank Hasan'a gittim, Yeniden Doğuş'u Genç Parti adı altında birleştirelim der demez ayağa fırladı beni kucakladı 360 derece döndürdü ve ‘kurtardık partiyi, oldu bu iş, beni de kurtardın bu yükten’ dedi. Yeniden Doğuş'un Genel Sekreteri Mehmet Ali Akgül'ü aradı, ‘Hocam partiye müthiş bir sponsor buldum. Tüm borçlarınızdan kurtulacak hatta iktidar olacaksınız’ diyerek adımı verdi. Balgat'ta 3+1 dairede bulunan Genel Merkez'e gittim. Genel Başkan'ın İstanbul'da bir ruh hastanesinde tedavi olduğunu ve ancak istifası ile olağanüstü genel kurula gitmenin en hızlı yol olduğunu söyledi ve ekledi, ‘Ancak çok borcumuz var. İki parti birleşince bu borçlar Genç Parti'ye geçer. Cem Uzan bunu kabul eder mi?’ dedi. Hocam ben vekiliyim, tam yetkiliyim kaç milyon lira borcunuz var diye sordum. Hoca gülerek, ‘Ne milyonu Orhan Bey, Hasan Celal Bey'in evinin su parası borcu dâhil ki sınıf arkadaşı Melih Gökçek evine haciz, icra uyguladığı için acil olanı bu bizim için’ diyerek Genel Muhasip İsa İsen'i çağırdı. İsa Bey gömlek cebinden bir not kâğıdı çıkarıp borçları tek tek okuyarak, ‘46 bin lira toplam borcumuz var’ dedi. Hemen alıp geleyim, kapatın tüm borcunuzu diye söyleyince Akgül ve İsen, ‘Aman olmaz iki parti birleştikten sonra ödenecek. Yoksa 'bu parayı nereden buldunuz' diye hesap sorar devlet’ dediler.”