'Merhamet değil, adalet istiyoruz!'

Balyoz davasının Yargıtay’daki temyiz duruşmasının 3. gününde 404 sayfalık ortak savunma tamamlandı. MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan’ın avukatı Yakup Akyüz ülkeye hizmetlerinden dolayı madalya alan bir komutanın hapiste olduğuna dikkat çekerek; "Merhamet değil adelet istiyoruz"dedi.

'Merhamet değil, adalet istiyoruz!'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 17.07.2013 - 16:51

361 sanıklı Balyoz davasının Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nde görülen temyiz duruşmasında 60 avukat adına okunan ortak savunma tamamlandı. 3 gün boyunca 17 saatlik ortak savunma yapan emekli kuvvet komutanı Halil İbrahim Fırtına’nın avukat Kazım Yiğit Akalın, 33 başlıkta itiraz nedenlerini sıralarken, öncelikle tutuklu sanıkların tahliyesini, daha sonra davanın esastan, aksi düşüncede olunursa eksik inceleme nedeniyle bozulmasını talep etti. Avukat Akalın’ın bir sözde Balyoz belgesinde Hava Kuvvetleri Komutanı Mehmet Erten’in adının sıkıyönetim sırasında görevlendirilecekler listesinde yer aldığını söylemesi üzerine, Daire Başkanı Ekrem Ertuğrul, “Bu dava çok karmaşık ve Silahlı Kuvvetleri ilgilendiren bir dava. Özel kişilere yönelik ifadeleri dikkatli kullanalım” diyerek uyarıda bulundu.

Yargıtay Konferans Salonu’nda yapılan Balyoz davasının temyiz duruşmasında, avukat Kazım Yiğit Akalın, kalan savunmasına ses kayıtları konusuna açıklık getirerek başladı. Sanıkların hiçbirinin seminere ilişkin kayıtları inkar etmediğini vurgulayan Akalın, “Benim sahtedir dediğim kayıtlar muhbir Baransu’nun savcılığa teslim ettiği mp3’lerdir. O mp3 kayıtların kayıt tarihi 2009’dur. Davada komplonun hazırlandığının miladıdır bu. Bu mp3’ler kaydedilirken o sırada okunan ezan da kayda girmiştir. Oysa seminerin ses kayıtlarının darbe planlarıyla hiçbir ilgisi yoktur” değerlendirmesini yaptı.

‘Yalan’ tartışması

Balyoz davasının görüldüğü İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kendisini bilirkişi yerine koyduğunu dile getiren Akalın, “2007’de piyasaya sürülen calibri fontlarının 2003’teki belgede olmasına” ilişkin mahkemenin açıklamasını “külliyen yalan” olarak nitelendirdi. Bu sırada araya giren Başkan Ertuğrul, “mahkeme için kullanan ifadeye dikkat ediniz” diye uyarıda bulundu. Bu sözlerinden dolayı özür dileyen Akalın, “Haklsınız. Haddimi aştım” dedi.

Oraj planında “görevlendirilecekler” listesinde Mehmet Erten’in de adının olduğunu dile getiren Akalın, kendisi hakkında dava açılmadığını ve Hava Kuvvetler Komutanı olarak atandığını söyledi. Akalın, Balyoz davasını bir tasfiye operasyonu olarak nitelendirdi. Başkan Ertuğrul, bir kez daha araya girerek, bu davanın karmaşık ve çok sanıklı olduğunu ifade ederek, “Silahlı Kuvvetleri’ni ilgilendiren bir dava olması nedeniyle savunma kapsamında kişiler ve kurumlarla ilgili olumsuz değerlendirmelerde bulunurken somut vakalara dayandırılması veya dava konusuyla doğrudan irtibatlı olabilmesi halinde savunma kapsamında kalır. Aksi takdirde yüksek mahkeme çatısı altında bir suç işlenmesi tavsip etmeyiz. Buna özen göstermeliyiz. Özel kişilere yönelik ifadelerde bulunurken biraz daha dikkatli olmanızı öneririm” uyarısında bulundu.

Daha sonra savunmasının sonuç bölümüne geçen Akalın, 33 nedenden dolayı davanın bozulması ve sanıkların tahliye edilmesi gerektiğini vurguladı. Akalın, özetle şu gerekçeleri sıraladı:

- Mahkeme, delil vasıfları kuşkulu, hukuka aykırı elde edilen sahte delillere dayanak hüküm tesis etmiştir. Mahkeme bu suçun varlığına ilişkin somut delil tespit edememiştir. Hükümeti devirmeye teşebbüs suçunun icrasına başlandığının kabul edilebilmesi için cebire başlanması gerekir.

- Mahkeme kararında, darbenin teşebbüs aşamasında kalmasının Çetin Doğan’ın sağlık sorunlarına bağlanması iddianamede yer almamıştır. Çetin Doğan, atanacak kadro bulunmadığından emekli olmuştur ve bu en az 2 sene önceden bilinmektedir.

- Sözde darbe planının Aytaç Yalman tarafından önlendiği iddia edilmektedir. Oysa mbu kişiyi tanık olarak dinlememiştir.

-Muhbir Mehmet Baransu tarafından teslim edilen ve delil olarak ele alınan veriler hukuka aykırıdır. Mahkeme buna ilişkin tek bir bilişkişi incelemesi yaptırmamıştır.
- Dellilerin tartışılması safhası atlanmıştır.

- Balyoz, süga, oraj harekat planı ve ekleri incelendiğinde bir çok maddi hata bulunmaktadır. Bu tespitler söz konusu planların sahteliğini görmezden gelerek hüküm kurulduğnu ortaya koymaktadır.

- Tüm tutuklama ve devamı kararlarının imzasız dijital verilere dayanması mahkemenin keyfi tutumunu açıkça göstermektedir. Yakalama kararı çıkartıldığında sanıklar kaçmamıştır, kendileri teslim olmuştur. Kuvvetli suç şüphesi geçerli bir gerekçe değildir.

‘Merhamet değil, adalet istiyoruz’

Akalın’ın ardından avukatların bireysel savunmalarına geçildi. MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan’ın avukatı Yakup Akyüz, Balyoz davası ile TSK’nin hedef alındığını söyledi. Savcılığın iddianamede, 1960, 1971, 1980 darbelerini anlattığını anımsatan Akyüz, “Sicil çıkarır gibi bu uygulama kurumu kötülemektir ve son derce yanlıştır. Yargı kullanılarak geçmişin kin ve nefret duygularını geleceğe taşımak doğru değildir. Bu son olayda darbe TSK’ye yapılmıştır” ifadesini kullandı. Ülkeye hizmetlerinden dolayı madalyalan alan bir komutanın hapiste olduğuna dikkat çeken Akyüz, “Merhamet değil adelet istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yok etmeye çalışanlar bugün içeride, ama devleti yıkmaya çalışanlar elini kolunu sallayarak geçip gidiyor. Engin Alan ve arkadaşlarını 20 yıla mahkum ederek bu ülkede helalleşme olmaz” diye konuştu.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler