Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan'dan destek çağrısı

İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanıkları Cumhuriyet gazetesi yazarı Mustafa Balbay ve gazeteci Tuncay Özkan, tüm sivil toplum kuruluşlarını, meslek örgütlerini ve siyasi partileri, gazeteci örgütlerinin başlattığı ''Tutuklu Gazetecilere Özgürlük'' kampanyasına destek vermeye çağırdı.

Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan'dan destek çağrısı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.06.2010 - 07:18

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü duruşmasına, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, gazeteci Tuncay Özkan ve Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mustafa Balbay'ın da aralarında bulunduğu tutuklu 28 sanık katıldı.

Tutuklu yargılanan eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Durmuş Ali Özoğlu, Hasan Atilla Uğur, Mehmet Dalagan, Taylan Özgür Kırmızı, Mustafa Dönmez ve Murat Çavdar ise duruşmaya gelmedi. Duruşma, tutuklu sanık Kemal Aydın'ın çapraz sorgusuyla devam ediyor.

Öte yandan, dünkü duruşmaya da katılmadığı görülen emekli Albay Hasan Atilla Uğur'un geçen hafta içinde Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde anjio olduğu, bir süre hastanede yattıktan sonra dün taburcu edilerek cezaevine gönderildiği öğrenildi. Uğur'un cezaevindeki revirde müşahede altında tutulduğu belirtildi.

 

Balbay ve Özkan'dan 'Tutuklu Gazetecilere Özgürlük' kampanyasına destek çağrısı

İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanıkları Cumhuriyet gazetesi yazarı Mustafa Balbay ve gazeteci Tuncay Özkan, tüm sivil toplum kuruluşlarını, meslek örgütlerini ve siyasi partileri, gazeteci örgütlerinin başlattığı ''Tutuklu Gazetecilere Özgürlük'' kampanyasına destek vermeye çağırdı. Balbay ve Özkan, ortak olarak hazırladıkları yazılı açıklamada, aralarında Türkiye Gazeteciler Sendikası, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin de bulunduğu 11 gazeteci örgütünün başlattığı, ''Tutuklu Gazetecilere Özgürlük'' kampanyasının, ifade özgürlüğü mücadelesinin önemli bir parçası olduğunu belirtti. Açıklamada, gazetecinin tutukluluğunun fiili sansür olduğunu, bu anlamda başlatılan kampanyanın sadece gazetecilik değil, toplumun haber alma özgürlüğü açısından da önem taşıdığını ifade eden Balbay ve Özkan, 11 gazeteci örgütünün bir araya gelerek oluşturduğu bu platformun, Silivri'de tutuklu bulunan gazetecilere güç verdiğini kaydetti.

Gazetecilerin yargılanabileceğini, ancak yargılamanın tutuklu yapılmasının fiili bir cezalandırma haline geldiğini dile getiren Balbay ve Özkan, açıklamalarında şunları kaydetti:
''Biz adil, hızlı ve tutuksuz yargılanmak istiyoruz. Adil yargılanma bir istemden öte, haktır. Türkiye'nin bu konudaki karnesi ne yazık ki zayıftır. Gazetecilerin tutuklanması, mesleki haklarını kullandığı için suçlanması, yargılanması adeta bir 'meslek hastalığına' dönüşmüştür. Başta medya mensupları olmak üzere, tüm sivil toplum kuruluşlarını, meslek örgütlerini, siyasi partileri, bu hastalığın kaldırılması için gazeteci örgütlerinin başlattığı kampanyaya omuz vermeye çağırıyoruz.''

Kemal Aydın'ın çapraz sorgusu tamamlandı

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Kemal Aydın, üye hakimler Hasan Hüseyin Özese ve Sedat Sami Haşıloğlu'nun sorularını yanıtladı.

Dünkü duruşmada MOSSAD tarafından kaçırıldığını söyleyen Aydın, sorular üzerine bu yöndeki iddialarını tekrarladı. Aydın, 2004'te Diyarbakır'da bulunduğu sırada MOSSAD ajanları tarafından kaçırıldığını iddia ederek, kendisine işkence yapıldığını anlattı.
Tenekeden yapılmış bir köpek kulübesinde 40 derece sıcaklıkta tutulduğunu ve ajanların kulübeye tokmaklarla vurduğunu ifade eden Aydın, bu süre içerisinde susuz kaldığını dile getirdi.

MOSSAD tarafından kaçırıldığını nasıl anladığı sorulan Aydın, 2003'te ABD Büyükelçiliği tarafından arandığını, büyükelçinin kendisiyle tanışmak istediğini, İsrail diplomatlarının da kendisini aradığını ve görüştüğünü söyledi. Bu görüşme esnasında, ''Filistin'in bağımsız bir devlet olması'' gibi, bu kişileri rahatsız edecek açıklamalarda bulunduğunu belirten Aydın, yine İsrail ile ilgili sorular yöneltilmesinin kendisinde böyle bir kanaat oluşturduğunu anlattı.

Bir harp okulu öğrencisinin komutanı hakkında tuttuğu notların kendisine intikal ettirilmesi konusuna da açıklık getirmesi istenen Aydın, ''Bir öğrenci, komutanı hakkında duyduğu, gördüğü şeylerle ilgili bir şey yapamaz. Bunları bize intikal ettirmesini söylüyorum. 'Bunları gerekli olursa biz değerlendiririz' diyorum'' şeklinde konuştu. Aydın'ın çapraz sorgusunun tamamlanmasının ardından avukatı Ayhan Okutan savunmasını yaptı.

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, 28 Nisan 2010'da aldıkları ara karar gereği, Kemal Aydın'ın ardından Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesinde tedavisi devam eden tutuklu sanık Levent Ersöz'ün video konferans yöntemiyle savunmasının alınacağını belirterek, duruşmayı yarın saat 09.00'a erteledi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler