Mutsuz bağırsak mutsuz insan

Yeterli miktarda alındığında insan sağlığı üzerinde olumlu etkileri olan canlı mikroorganizmaların yani probiyotiklerin önemi her geçen gün artıyor. Ancak her canlı bakteri içeren fermente ürün, probiyotik gıda kabul edilmemeli. Probiyotik gıda denilebilmesi için içeriğindeki yararlı bakteri türü ve sayısı yeterli olmalı, üretim koşullarına dikkat edilmeli. Çocuk enfeksiyon hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Metehan Özen, “Bilimsel araştırma yapmak gerekiyor. Yoksa güzel bir kutu yapıp piyasaya çıkılınca probiyotikler ürün olmaz. Kimi ürünler fırınlarda üretilirken kiminin bir yeri bile yok. Probiyotikler havada uçuşuyor” dedi.

Antibiyotik ve stres bozuyor

Bütün hastalıkların bağırsakta başladığını da kaydeden Özen, “Bağırsak mikrobiyotasının iyi olması sağlığı da beraberinde getirir. Şöyle ki; dengeli mikrobiyota ile mutlu insan olursunuz” diye konuştu. Sanofi’nin İtalya’daki Origgo’da üretilen probiyotik ürün tesisinde yapılan bilgilendirme toplantısına katılan Prof. Özen, insan yaşamında bağırsak florasının önemine dikkat çekti. “Bağırsak florası doğru ismiyle bağırsak mikrobiyotası ‘yararlı’ ve ‘zararlı’ mikroorganizmalardan oluşmaktadır. Sağlıklı yaşamak için bu floranın hassas dengesini korumalıyız” dedi.

Bağırsak dengesinin çeşitli nedenlerden bozulduğunu anlatan Özen, şöyle devam etti: “Çünkü yaşamlarımız değişti, daha stresli bir hayat yaşıyoruz. Beslenme alışkanlıklarımızda da önemli değişiklikler oldu. Doğal hayattan uzaklaştıkça floramızın dengesi bozuldu. Sonuç olarak modern hayatın getirdiği artan stres, sağlıksız beslenme ve yüksek antibiyotik kullanımı insanlardaki mikrobiyal dengeyi bozuyor.”

Bozulan mikrobiyotanın dengesinin yeniden düzenlenmesinde probiyotiklerin önemli bir araç olduğunu anlatan Özen “Antibiyotik kullanımına bağlı mikrobiyota çeşitliliğinin azalması durumlarında, sindirim sisteminin düzenlenmesinde; gaz, şişkinlik, kabızlık, ishal gibi bağırsak düzensizliklerinde, enfeksiyona bağlı ishallerde, bağışıklık sistemini desteklemede ve alerjik reaksiyonların azalmasına yardımcı olması için probiyotik önerilmektedir” diye konuştu.

Bütün hastalıklar bağırsakta başlar

‘Hipokrat’ın, “Bağırsağı mutlu olmayan insan mutlu olamaz, bütün hastalıklar bağırsakta başlar” sözüne dikkat çeken Özen, özetle şunları anlattı: “Bağırsağınız mutlu değilse, gaz, şişkinlik, kötü beslenme, seratonin seviyesi değişince çok net biliyoruz ki depresyon, panik atak gibi hastalıklar ortaya çıkıyor. İnsanın nasıl mutsuz olduğunu bağırsağından gelen mesajlarla çok net biliyoruz. Bağırsak mikrobiyotasının iyi olması sağlığı da beraberinde getirir. Dengeli mikrobiyota ile mutlu insan olursunuz. Bu denge, bağışıklık sistemi için de olmazsa olmazdır. Denge bozulursa sinirsel hastalıklar ortaya çıkar. Direnç düşer ve alerjik hastalıklar görülür.”

‘Beynimiz kadar ağır’

Sanofi Tüketici Sağlığı Türkiye, Pakistan, Suriye, İsrail ve İran Genel Müdürü Kağan Keklik ise bağırsak mikrobiyotasının insan sağlığı açısından büyük önem taşıdığını vurgulayarak “İnsan bağırsağında yaşayan 500 - 1000 farklı türden mikroorganizmanın sayısı kendi vücut hücrelerimizin toplamından fazladır, toplam ağırlıkları ise beynimizin ağırlığı kadardır” dedi.