"Nükleer tehditte ilk hedef biziz"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Christian Science Monitor gazetesinin de bağlı bulunduğu Global Point Network Genel Yayın Yönetmeni Nathan Gardels ile Pazartesi Günü İstanbul Çırağan Sarayı'nda görüştü ve sorularını yanıtladı.
Christian Science Monitor'de de yayınlanan söyleşisinde Cumhurbaşkanı Gül, İsrail'in Mavi Marmara saldırısında suçlu olduğunu kabul etmesi gerektiğini de belirterek, "Ama şu ana dek sadece eylemlerini savunmakla ve sanki biz yanlış bir şey yapmışız gibi Türkiye'yi eleştirmekle kaldılar" diye konuştu.
Nükleerde tehditte ilk hedef biziz
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül "Bazıları Türkiye'nin İran'ın bomba yapmasından endişe duymadığını ve müdahalelerinin İran'a zaman kazandırdığını düşünüyor. Türkiye bu konuda ne kadar ciddi? Tam olarak nasıl bir rol oynayabilir?" sorusuna, "Sonuçta biz iki komşuyuz ve nükleer silahlar bizim için de tehdit oluşturuyor. İlk hedef biziz. Tüm çabamızın sorunu diplomasiyle çözme yönünde olduğunu söylemek isterim. Bu bölgede bir savaş daha çıkması isteyeceğimiz en son şey" yanıtını verdi. Irak'taki savaşın Türkiye'ye gerek ekonomik gerekse siyasi çok fazla sorun çıkardığını anlatan Gül, "Çok büyük güvenlik ve göç sorunu yaşadık. Diplomatik bir çözüm için yardımcı olabilecek tek ülke olduğumuza inanıyorum. NATO müttefiki olup İran yönetimiyle doğrudan görüşebilen, fikirlerini samimi ve rahat bir şekilde paylaşabilen tek ülkeyiz" dedi.
Türkiye'nin rolünün İran'ı güven artırıcı önlemler yerine diplomatik bir çözüme ikna etmek olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, "İranlıların sizinle görüşmelerindeki iyi niyetine inanıyor musunuz? Yoksa Türkiye ile silah üretimine yetecek zenginleşmeye ulaşana dek zaman kazanmak için mi görüşüyorlar?" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Kesinlikle bomba üretmiyorlar diyemem ama üretiyorlar da diyemem. Bilmiyoruz. Buna cevap verecek tek kurum UAEA'dır. İran hem UAEA üyesi hem de Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'na (NPT) taraf. Yani nükleer programlarıyla ilgili her konuda şeffaf olmaları gerekiyor. Asıl sorun İran'ın bu konuda yeterince şeffaf olup olmadığıdır. Geçen haftaki BM Genel Kurulunda Başkan Obama diplomasi yolunun açık olduğunu söyledi. Fakat bunun için İran hükümetinin şeffaflık vaadinde net ve tutarlı olması gerektiğini, nükleer programının barış amaçlı olduğunu tüm dünyaya kanıtlamak zorunda olduğunu belirtti. İran buna cevap vermeli ve biz de bu cevap için onlara yardım etmeye hazırız."
Cumhurbaşkanı Gül "İktidar partisi AKP'nin zinanın suç sayılmasını istediğine ilişkin tartışmalar sürerken İran'da zina suçundan recm cezasına çarptırılan Sakine Muhammedi Aştiyani davasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz? Fransa Dışişleri Bakanı olayı 'barbarlığın son noktası' olarak tanımladı. Aştiyani'nin sonu belirsiz. Taşlanmayabilir ama idam cezası hâlâ geçerli" sorusuna ise, "Türkiye tabii ki böyle şeyleri onaylamıyor. Türkiye, İran'da tutuklanan insanların serbest bırakılması için geçmişte çok çaba göstermiştir" dedi.
İsrail'in Gazze'den kendilerine saldırı olacağı endişesi içinde olduğunu, Türkiye'nin İranlılarla olduğu gibi Hamas ile de görüştüğünü hatırlatan ve "Hamas'a İsrail'e saldırılarını durdurması gerektiğini söylediniz mi?" diye soran Nathan Gardels'e Cumhurbaşkanı Gül şu yanıtı verdi:
"Evet söyledik. Hamas liderleri 2006 seçimlerini kazandıktan sonra Türkiye'ye geldiler. O zaman kendilerine demokratik davranmaları gerektiğini, İsrail'e roket atmayı bırakmalarını söyledik. ABD ve Avrupalılara Filistin devleti olarak İsrail ile yan yana yaşamaya istekli olduklarını söylemeleri gerektiğini belirttik."
Cumhurbaşkanı Gül, İsrail'in Mavi Marmara baskını konusunda suçlu olduğunu kabul etmesi gerektiğini de belirtti.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Edirne'de korkunç kaza