ODTÜ Senatosu'ndan sert açıklama

ODTÜ'nün açıklamasında kovuşturma, soruşturma ve dinlemelerin bir baskı aracı haline geldiği vurgulanarak, "Hangi gerekçeyle yargılandıkları belli olmayan öğrenci, bilim insanı, basın mensubu ve kamu görevlisi sayılarının sürekli olarak artması kaygıyla izlediğimiz gelişmeler arasındadır" denildi.

ODTÜ Senatosu, kamuoyu gündeminde tartışılan dava ve soruşturmalar hakkında yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, Türkiye'de süren bazı soruşturma ve davalarda bilim insanlarına, öğrencilere ve basın mensuplarına yönelik tutuklama ve baskılar nedeniyle akademik değerlerin ve ifade özgürlüğünün gerilediği görüşünün yurtiçinde ve yurtdışındaki akademik çevrelerde de yaygın olarak paylaşıldığı ifade edildi.

'Kaygıyla izliyoruz'

Haberleşme özgürlüğünün ihlaline ve iddianamelerde delil olarak sunulan bazı belgelerin gerçek olmadığına yönelik tespit ve kanıtların bulunduğunun hatırlatıldığı açıklamada, "Hangi gerekçeyle yargılandıkları belli olmayan öğrenci, bilim insanı, basın mensubu ve kamu görevlisi sayılarının sürekli olarak artması, kaygıyla izlediğimiz gelişmeler arasındadır" denildi.

Gürüz'ün tutuklanmasına üstü kapalı gönderme

Açıklamada, 28 Şubat soruşturması kapsamında yurtdışındayken ifade vermek için Türkiye'ye dönen ve tutuklanan eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün durumu da isim verilmeden hatırlatılarak, "Kendi iradesiyle yurtdışından gelerek ifade veren ve bulunduğu konum itibariyle delil karartması mümkün olmayan insanların bile tutuklu olarak yargılanmaları ve tutukluluk sürelerinin kabul edilemez şekilde uzaması ile yargılama sürecinin kendisinin bir cezalandırma aracı haline gelmesi ülkemizde ağır bir baskı ortamı oluşturmakta ve kamu vicdanını rahatsız etmektedir" ifadelerine yer verildi.

Dinlemeler, kovuşturmalar ve soruşturmalar baskı aracı oldu

Temel hak ve özgürlüklere saygının, farklı görüşlere tahammülün, çoğulculuğun, açıklığın, hukukun üstünlüğünün ve benzer demokrasi ilkelerinin Türkiye'de tam olarak hayata geçmediğinin belirtildiği açıklamada, ODTÜ Senatosu'nun bu durumdan kaygı duyduğu ifade edildi. Açıklamada, son dönemde tutuklamanın bir genel uygulama haline, dinlemelerin, kovuşturma ve soruşturmaların bir baskı aracı haline geldiğine de vurgu yapılarak, "2000'li yıllarda ülkemizi hala insanların fikir suçlarından ötürü yargılandığı bir ülke görünümünden kurtaracak uluslararası standartlara uygun adil yargılanma koşullarını gerçekten sağlayacak adımların en kısa sürede atılmasını öncelikle bekliyor, hak ve özgürlükler alanının evrensel değerlere uygun biçimde düzenlenmesini istiyoruz" denildi.