Oğlu kamyonun altında kalan babanın isyanı

Sultançiftliği'nde 2006 yılında çıkmaz sokakta kullandığı hafriyat kamyonuyla geri manevra yaptığı sırada 10 yaşındaki Volkan Beyhan'ın ölümüne, bir kişinin de yaralanmasına neden olduğu iddia edilen Bekir Aluçlu, Yargıtay'ın bozma kararının ardından tekrar hakim karşısına çıktı.

Sanık Bekir Aluçlu'nun "taksirle adam öldürmek" suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti bu cezayı da 36 bin 500 TL adli para cezasına çevirdi. Sanık Aluç'lunun bir yıl süre ile sürücü belgesinin geri alınmasına hükmetti.     

 TUTUKSUZ SANIK, BABA VE MÜŞTEKİ HAZIR BULUNDU

İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya "taksirle adam öldürmek" 3 yıldan 15 yıla kadar hapsi istenen tutuksuz sanık Bekir Aluçlu katıldı. Müşteki Deniz Tiktaş ve maktül Volkan Beyhan'ın babası İbrahim Beyhan da duruşmada hazır bulundu.


"AYAKLARINI EZDİ. SÜRÜCÜYE BAĞIRDILAR AMA MANEVRAYA DEVAM ETTİ. İLERİ GERİ VOLKAN'IN ÜZERİNDEN GEÇTİ"

Müşteki Deniz Tiktaş, olay tarihinde Volkan'ın da aralarında bulunduğu 5 arkadaşıyla beraber oyun oynadıklarını, sanığın kullandığı kamyonun hareketsiz vaziyette olduğunu belirterek, "Biz de kamyondan 5 metre kadar arkasından duruyorduk. Ölen arkadaşımla CD bakıyorduk. Kamyonun nasıl çalışıp da geldiğini anlayamadık. Bir anda kamyon üzerimize geldi. Beni bir arkadaşım çekti ama Volkan tekerleğin altında kaldı. Kamyon geri geri gelerek Volkan'ın ayaklarını ezdi arkadaşlarım hemen sürücüye bağırdılar. Ancak söylediklerine göre kamyonun sürücü kabininden bir gürültü çıkıyormuş duymadı mı ne olduysa tekrar kamyon öne gidip geri gelerek Volkan'ı ezmek suretiyle orada ölümüne sebebiyet verdi. Arkadaş beni çekerken vücudumda tekerin kenarındaki civata gibi bir yere sürtünmeden kaynaklanan kızarıklık meydana geldi. Şikayetçiyim" dedi.

 "OLAY TARİHİNDE ARAÇ KULLANIRKEN MÜZİK DİNLEMEDİM"

Sanık Bekir Aluçlu, "Kullandığım araçta geri vitese taktığımda otomotik çalan bir siren vardır. Bu olayda da siren çalmıştır. Olay tarihinde araç kullanırken müzik dinlemedim.  Olay nedeniyle kamyon sürücülüğünü bıraktım. Hastalandım. Tedavi gördüm" diye konuştu.

 HAPİS CEZASI PARA CEZASINAA ÇEVRİLDİ

Sanık Bekir Aluçlu'nun "taksirle adam öldürmek" suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, cezayı da 36 bin 500 TL adli para cezasına çevirdi.  Sanık Aluçlu'nun bir yıl süre ile geçici olarak sürücü belgesinin geri alınmasına da karar verildi.      

 BABA BAYHAN: BENCE İNSANLIĞA DAHİ SIĞMAYACAK BİR KARAR

Davanın karara bağlanmasının ardından baba İbrahim Beyhan adliyenin kapısında kararı değerlendirdi. Baba Bayhan şunları söyledi: "Bence bu insanlığa dahi sığmayacak bir karar. 5 yıllık hapis cezası günlüğü 20 liradan 36 bin 500 lira para cezasına çevrilmiş. Hepimiz şoförüz. O zaman cebinde 36 bin lirası olan biri girsin İstiklal Caddesi'ne 10 kişiyi öldürsün. Parayı versin kurtulsun. Var mı böyle bir adalet? İşte üstünlerin hukukuyla adalet olursa böyle olur. Katillerin hepsi evinde yatarken, biz 8 sene boyunca gecemizi gündüzümüzü bilmedik, hasta olduk, psikolojik tedavi gördük, çalışamadık ancak vardığımız netice işte burada herkesin gördüğü gibi. Karara İtiraz edeceğiz. İlgili 4 bakana ayrı ayrı soru önergesi vereceğim. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne zaten gittik. İlk işim Avrupa Birliği parlamentosuna Türkiye'deki insan hakları ihlalini bildirmek olacak."

 İDDİANAME VE OLAYIN GEÇMİŞİ

İddianamede, 2 Aralık 2006 tarihinde Sultançiftliği'nde şüpheli Bekir Aluçlu'nun idaresindeki vasıta ile seyrederken Volkan Beyhan ve Deniz Tiktaş'a çarptığı anlatıldı. İddianemede, şüpheli Aluçlu'nun olayda Beyhan'ın ölümüne, Tiktaş'ın ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği otopsi zaptı, bilirkişi raporu ve şüpheli beyanı gibi delillerle anlaşıldığı ifade edildi. İddianamede şüphelinin taksirle adam öldürme suçundan TCK'nın 85/1 maddesi gereğince 3 yıldan 6 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Gaziosmanpaşa 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılama sonunda sanık Bekir Aluçlu 1 yıl 8 ay hapis cezası aldı ve sabıkasız olması, duruşmalardaki iyi halini ve pişmanlığını gözönünde bulundurularak, cezası ertelendi. Dosyaya bakan Yargıtay 12. Ceza Dairesi, asli kusurlu olan sanık hakkında adalet ve hakkaniyette bağdaşmayacak şekilde asgari hadden ceza tayin edildiğini vurgulayarak yerel mahkemenin kararını bozdu. Dosya tekrar Gaziosmanpaşa 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Olayda Deniz Tiktaş'ın yaralandığını ve şikayetçi olduğunu, eylem neticesinde  şüphelinin bir kişinin ölümüne, bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini belirten mahkeme,  eylemin TCK'nın 85/2 (3 yıldan 15 yıla kadar hapis istemi) maddesinde yer aldığını ve bu suç ile ilgili olarak yargılama yetkisinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesi olduğunun belirtti. Mahkeme, dosyaya görevsizlik kararı vererek İstanbul Ağır Ceza Mahkmesi'ne 21 Mayıs 2014'te gönderdi.