"Öğrencinin Kürt olmasıyla hiçbir ilgisi yok"
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Muğla'da yaşanan olayın öğrencinin Kürt olmasıyla hiçbir ilgisi bulunmadığını ifade etti.
BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın görüşülmesi sırasında, Muğla'da iki öğrenci grup arasında kız arkadaşlarına laf atıldığı gerekçesiyle yaşanan olayları gündeme getirdi.
Aralarında, Ankara ve İstanbul Üniversiteleri ile Muğla, Manisa ve Tokat gibi illerde bulunan bazı üniversitelerde ''saldırılar yaşandığını'' öne süren Kaplan, ''Bakanlık, YÖK olarak bu konuda bir düzenleme, çalışma yaptınız mı? Tedbir almak için ne yapacaksınız'' sorusunu yöneltti.
AKP Hükümetleri döneminde YÖK'ün rektörlüklere ''istihbarat'' amaçlı gizli yazılar gönderdiğini iddia eden Kaplan, bu yazıları toplayarak, Milli Eğitim Bakanlığına sunabileceğini söyledi. Kaplan, ''Üniversitelerde saldırılar oluyor. Etnik çatışma potansiyeline dikkat çekmek istiyorum'' dedi.
Milli Eğitim Bakanı Çubukçu da YÖK'ün gizli genelgelerle üniversite öğrencilerini kimliklerinden dolayı fişlediği, bunun sonucunda eğitim-öğretim hakkının ihlal edilerek, çeşitli yaptırımlar uygulandığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını savundu. Muğla'daki olaylara değinen Çubukçu, Muğla Üniversitesi Rektörü ile görüştüğünü ve olayların üniversite kampüsü dışında cereyan ettiği bilgisini aldığını anlattı.
''Olayın içerisinde öğrenci olması, olayın öğrenci olayı olduğunu göstermez'' diyen Çubukçu, şunları söyledi:
''Olaylar, bar çıkışı bir grup alkollü öğrencinin diğer grupta bulunan kızlara laf atmasıyla başladı. Çok sayıda, aralarında öğrencilerin de bulunduğu vatandaş gözaltına alındı. Yaşanan her hadisenin ardından 12 Eylül öncesi çatışma ortamına itildiği iddiaları var. Siz bunu adeta arzu edermişcesine konuşuyorsunuz.''
Kaplan'ın, ''Siz de bir hukukçusunuz. Bunu nasıl söylersiniz? Böyle bir şeyi nasıl arzu ederiz? Saldırı var. Gençler ölürken nasıl rahat uyuyorsunuz'' sorusuna Çubukçu, ''Bu soruyu aynen size yöneltiyorum'' yanıtını verdi.
Muğla'da, rektörlüğün ve emniyetin olayları dikkatle izlediğini vurgulayan Çubukçu, ''Muğla'da yaşanan olayın öğrencinin Kürt olmasıyla hiçbir ilgisi yok. Rica ederim meseleyi bu hale getirmeyin. Bu ülkede yaşayan herkes hangi kimlikte olursa olsun devletin güvencesi altındadır. Gençleri 'Kürt', 'Türk' diye ayırmayalım. Bu, çatışma olgusunu sadece destekler'' diye konuştu.
7 yeni üniversite kurulmasına ilişkin tasarı ertelendi
Ankara, Bursa, İstanbul, İzmir, Konya, Kayseri ve Erzurum'da üniversite kurulmasına ilişkin tasarıyı komisyona sunan Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Türkiye'de üniversite eğitimine ilişkin talebin giderek arttığını söyledi. Çubukçu, Avrupa'da yükseköğretimin, teknolojiyi geliştirecek, rekabeti artıracak ve ülke kalkınmasının motoru haline gelecek çok önemli bir alan olarak görüldüğünü ve AR-GE faaliyetleri kapsamında ciddi bir şekilde desteklendiğini bildirdi.
2002'de 53'ü devlet olmak üzere 76 olan üniversite sayısının, bugün 95'i devlet 146 üniversiteye çıktığını belirten Çubukçu, 2003 yılından bu yana 70 üniversite kurulduğunu söyledi. Nimet Çubukçu, mevcut üniversiteler bünyesinde 382 fakülte, 115 yüksekokul ve 193 enstitü bulunduğunu belirtti. Çubukçu, 2002-2003 öğretim yılında 74 bin 134 olan öğretim elemanı sayısının, 97 bin 923'e yükseldiğini ifade etti.
Üniversitelerdeki kadro ihtiyacının karşılanması amacıyla, 9 bin 529'u akademik, 6 bin 151'i de idari toplam 15 bin 680 kadronun ihdas edilmesi amacıyla hazırlanan tasarının bir an önce yasalaşması çabalarının devam ettiğini kaydeden Çubukçu, 7 üniversite bünyesinde kurulacak fakülte, yüksekokul ve enstitüler hakkında bilgi verdi.
Abdullah Gül adıyla üniversite kurulması teklifi
Nimet Çubukçu'nun sunuşunun ardından, AKP Antalya Milletvekili Sadık Badak, AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın, Kayseri'de ''Kayseri Abdullah Gül'', Antalya'da da ''Uluslararası Antalya Üniversitesi'' kurulmasını öngören kanun teklifinin, tasarı ile birleştirilmesini içeren değişiklik önergesi verdi.
CHP ve MHP milletvekilleri, usul hatası yapıldığını belirterek, bu önergeye karşı çıktı. Muhalefet milletvekilleri, Abdullah Gül adıyla üniversite kurulmasını da eleştirdi.
CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, Kayseri'de bir üniversite olduğunu, tasarıyla bir üniversite daha kurulacağını belirterek, ''2 tane üniversite var zaten. Niye 3? Bir üniversite daha kuruyorsunuz, buna neden gerek duyuluyor?'' diyerek tepkisini dile getirdi. Bunun üzerine söz alan Bakan Çubukçu, Kayseri'de yeni bir üniversite daha kurmadıklarını, tasarıda mevcut olan Kayseri Üniversitesinin adının, verilen önergeyle Kayseri Abdullah Gül Üniversitesi olarak değiştirildiğini söyledi.
CHP Muğla Milletvekili Gürol Ergin, Abdullah Gül adıyla üniversite kurulmasını eleştirdi.
Bunun üzerine AKP Isparta Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç, ilinde Süleyman Demirel Üniversitesi olduğunu ve bundan da mutluluk duyduğunu kaydetti. Bilgiç'e yanıt veren Ergin, ''Süleyman Demirel görevde değil ama Abdullah Gül görevde. Geçmiş Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in adı neden bir üniversiteye verilmedi?'' dedi.
''Abdullah Gül'den önce Tayyip Erdoğan'ın hakkıdır"
CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi ise ''Akşamdan sabaha kadar üniversite kurulduğunu'' iddia etti.
Elitaş'ın, Abdullah Gül adıyla üniversite kurulmasına ilişkin teklifinin dün AKP grubuna verilmesine rağmen, bugün hemen komisyona getirilerek usule aykırı bir şekilde tasarıya eklenmek istendiğini ifade eden Hamzaçebi, ''Hükümetin bilgisinden kaçınılarak, hayatta olan bir Cumhurbaşkanı hakkında üniversite kurulmasına ilişkin teklifin getirilmesi yanlıştır. Adına üniversite kurulması da Abdullah Gül'den önce Tayyip Erdoğan'ın hakkıdır. Bu durum, '2010'dan sonra AKP yok, ama ben ondan önce adını bir üniversiteye yazdırayım' telaşının bir göstergesidir'' dedi.
''Meclisi birbirine katarım"
BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da üniversitelerdeki olayları gündeme getirdi.
Muğla Üniversitesinde yaşanan olaylarda bir öğrencinin öldüğünü ifade eden Kaplan, ''YÖK, Muğla Üniversitesinde ölen gencin vebalini taşıyor. YÖK, bu olayların hesabını vermek zorundadır. Üniversitelerde, kaç olay meydana geldi, kaç kişi öldü, kaç kişi yaralandı? Eğer bu bilgileri vermezseniz, bu Meclisi birbirine katarım'' diye konuştu.
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün tarihi bir şahsiyet olmadığını ifade ederek, adının bir üniversiteye verilmesine karşı çıktı.
Muhalefet milletvekillerinin, Kayseri Abdullah Gül ile Uluslararası Antalya Üniversiteleri hakkında bilgi istemeleri üzerine Bakan Çubukçu, vakıf üniversitelerinin kurulmasına ilişkin evrakların 600 ile 2 bin sayfa arasında değiştiğini söyledi.
Bakan Çubukçu, kurulmak istenen üniversitenin, arsası başta olmak üzere her şeyinin YÖK tarafından araştırıldığını ve uygun görülmesi halinde Bakanlığına sunulduğunu belirtti.
Çubukçu'nun, Antalya Üniversitesinin kurucuları arasında İşadamı Fettah Tamince'nin de ismini sayması üzerine, CHP'li Ergin, ''Tamam anlaşıldı, gerisini okumanıza gerek yok. Fettah Tamince varsa, tamam'' dedi. Daha sonra tasarının görüşmeleri ertelendi.
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?