Olayları küçümsemek de tehlikeli

İnegöl ve Hatay'da meydana gelen olayların Türkiye'nin provokasyona açık duruma geldiğinin göstergesi olduğu uyarısında bulunan uzmanlar, siyasilerin; kutuplaşmayı arttıran ve toplumsal barışı bozan üslup ve söylemlerden vazgeçmeleri gerektiğine dikkat çektiler.

Olayları küçümsemek de tehlikeli
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 28.07.2010 - 06:20

Yetkililerin olayları “alkollü birkaç kişinin kavgası” şeklinde kamuoyuna yansıtmasının da yanlış olduğunu ifade eden uzmanlar, “Olayları küçümsemek, abartmak kadar tehlikeli” dediler.

Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilüfer Narlı, İnegöl ve Hatay’da yaşanan olayların analiz edilebilmesi için son 2 ayda tırmanan terör olaylarının yurttaş üzerinde yarattığı olumsuz etkinin göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekti. Narlı, “Terör olaylarıyla sarsılan insanlar, durumu artık yalnızca güvenlik güçlerinin inisiyatifine bırakmak istemiyor gibi bir izlenim var. Çünkü her iki olayda da halkın galeyana gelerek karakolu kuşatması ve ‘suçlu ve terörist’ ilan ettikleri insanlara cezalarını kendilerinin vermek istemesi durumu söz konusu. Bu son derece düşündürücü bir durum” dedi. Prof. Narlı, yaşanan olayları minimalize etmeninse abartmak kadar tehlikeli olduğunu belirterek şöyle devam etti:

“İnegöl’deki olayı, yalnızca alkollü birkaç kişinin adli bir kavgası şeklinde değerlendirerek önemsizmiş gibi bir algı yaratmak, çözüm için zararlı bir etkidir. Böyle durumlarda küçümsemek de abartmak kadar çözüme zarar verir. Diğer yandan provokatif söylemlerden de kaçınılmalıdır. Olayların büyümeden çözüme kavuşturulabilmesi için siyasiler, akademisyenler, işverenler ve kanaat önderlerinden oluşan bir heyet bir tür uzlaşma masası etrafında oturmalı, yeni bir dil ve yeni bir bakış açısı getirmek için çalışmalıdır.”

 

Siyasilere ‘üslup’ uyarısı

Politik Psikoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Abdülkadir Çevik, Türkiye’de ciddi bir bölünmüşlük durumunun söz konusu olduğunu, Türkiye’nin şu anki halinin her an enfeksiyon kapmaya hazır açık bir yaraya benzediğini söyledi. Tüm kesimlerin ateşe körükle gider şekilde hareket ettiğini belirten Prof. Çevik, “Son günlerde yaşananlar, ileride yaşanabilecek büyük faciaların ön belirtileri olabilir. Siyasilerin derhal üsluplarını değiştirmesi gerekiyor. En büyük sorumluluksa iktidara düşüyor. İktidar derhal yumuşak bir üslup benimsemezse, bu olaylar büyüyerek artacaktır” dedi.
 

Medya reytinge kurban vermesin

Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Sosyolog Doç. Mazhar Bağlı, Türkiye’de medyanın olayları abartarak gösterdiğine dikkat çekerek bu nedenle birçok olayın reytinge kurban gittiğini söyledi. Bağlı, siyasiler içinse şunları söyledi:

“Bu yaşananlar açılımın aslında ne denli gerekli olduğunu ortaya koydu. Siyasilerin sorunları çözecek tedbirleri düşünmesi ve tartışması gerekiyor. Ne yazık ki bunu yapmak yerine bu yaşananlardan kendine siyasi rant elde etmeye çalışan siyasiler var. Yaşananları referandum sürecinde hükümetin hanesine eksi olarak yazdırmak isteyen bir mantık var. Bu olaylar hükümete değil, Türkiye’ye zarar verir.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon