Öymen'den Erdoğan'a cevap

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, CHP Gümüşhane İl Başkanı Erkan Pelit ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Vali Enver Salihoğlu ve Belediye Başkanı Mustafa Canlı'yı makamlarında ziyaret etti. Ziyaretlerin ardından partisinin il binasında basın toplantısı düzenleyen Öymen, Gümüşhane'nin çok ciddi sorunları olduğunu, bunların başında yoksulluk geldiğini söyledi.

Yolsuzluk iddiaları

''Size ayrılan para, iktidara yakın insanlara aktarılarak zengin ediliyorsa bu çok ciddi bir olaydır'' diyen Öymen, şunları kaydetti:
''CHP olarak çok büyük duyarlılık gösteriyoruz. Yapılan yolsuzlukları halkımızın önüne getiriyoruz. AB içerisinde yolsuzlukla mücadele komisyonu var. Bu komisyonun raporu yayınlandı. 46 sayfası Türkiye ile ilgili yolsuzlukları anlatıyor. Bütün ihalelere, özelleştirmelere yolsuzluğun nasıl bulaştırıldığını anlatıyor. Uluslararası mali kuruluşların raporlarına atıfta bulunuyor. Türkiye'de yolsuzluğun siyasi düzeylere bulaştığı bu raporlarda yazılı. Her ülkenin raporunun yayınlanması için, o ülkeden izin isteniyor. Türkiye hariç bütün ülkeler izin vermiş. Böyle bir şey olur mu? Bunu Meclise taşıyarak hesabını soracağız.''

Yaşanan terör olayları

Onur Öymen, terörün bitirilmesi gerektiğini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Nasıl bitireceğiz? Bunun kökünün Kuzey Irak'ta olduğunu biliyoruz. Irak hükümeti parmağını oynatmıyor. Teröristlerle, El-Kaide ile savaşıyor, bir tek PKK ile savaşmıyor. Orada Barzani'nin, Talabani'nin Peşmergeleri var, onlar da savaşmıyor PKK ile. ABD'nin uluslararası yükümlülüğü var, Irak'ta güvenliği sağlamak için. O da bir şey yapmıyor. Peki bu terörün kökünü kim kurutacak? Türkiye yapacak. Bunu yapacak gücümüz var. Tecrübemiz, silahımız, deneyimimiz, her şeyimiz var. Neyimiz eksik? Eksik olan hükümetin siyasi iradesidir.''

Dünyada, sadece hava operasyonu ile terörü ortadan kaldırmış bir devlet olmadığını savunan Öymen, ''Mecbursunuz karadan terör örgütünü temizlemeye. Niçin yapmıyorsunuz? Daha önceki hükümetler bunu yaptılar. 2002 yılında Türkiye'nin verdiği şehit sayısı sadece 6. Bugün bir günde, bir operasyonda verdiğimiz şehit sayısı 17'dir. Geçtiğimiz 40 gün içerisinde verdiğimiz şehit sayısı 37'dir. Bu yıl içerisinde verdiğimiz şehit sayısı ise 100'ü çoktan geçti. Yetki istiyorsunuz, veriyoruz. Yetkiyi kısıtlı vermiyoruz. 'Bu terörü bitir' diye yetki veriyoruz. Beceremiyorsan gideceksin, yapacak insanlar gelecek'' diye konuştu.

Öymen, bu vatana üç beş teröristin saldırarak vatandaşların kanına kastetmesine izin veremeyeceklerini ifade ederek, ''Gücümüz var. NATO'nun en güçlü ikinci ordusu bizdedir. Aman Irak hükümeti incinmesin, aman Barzani incinmesin, aman Amerika incinmesin, varsın biz şehit verelim, böyle şey olabilir mi?'' dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''kan üzerinden politika yapılmasın'' sözlerini anımsatan Öymen, konuşmasını şöyle tamamladı:
''Kan üzerinden politika yapan kim? Sorumluluk taşıyan bir insan kan üzerinden politika yapar mı? Bu ne kadar ağır bir söz. Biz bu memleketi sevdiğimiz için bunları söylüyoruz. Hükümetin eksikliğini gördüğümüzde eleştiremeyecek miyiz? Bu sorunlar çözülünceye kadar sık sık konuşmaya devam edeceğiz.''

'Fakirlikte 72'nci sırada geliyoruz'

Gümüşhane'de kişi başına düşen milli gelirin bin 400 dolar civarında olduğunu ifade eden Öymen, ''Bu Türkiye ortalamasının beşte biri demektir. Bu da şunu gösteriyor, Gümüşhaneli vatandaşlarımız günde 3 YTL'ye geçiniyor. 3 YTL'ye geçinecek insanların bugün için var olması, Türkiye için bir utançtır'' diye konuştu.

Türkiye'nin zengin ülkeler içerisinde 17'nci sırada olduğunu kaydeden Öymen, ''Ama halkı fakir. Fakirlikte 72'nci sırada geliyoruz. Zengin bir devletin fakir çocuklarıyız. Zenginler daha zengin oluyor, fakirler daha fakir oluyor. Bu hükümet kendi yandaşı olan zenginleri destekliyor, bunun dışında fakir fukaranın durumu ile hiçbir ilgisi yok. Türk halkının yüzde 20'si İspanya düzeyinde, en fakir 14 milyon insanımız ise Fas'taki hayat şartlarını yaşıyor'' dedi.

Gümüşhane'de üniversite açıldığını anımsatan Öymen, şöyle konuştu:
''Güzel şeyleri her zaman destekleriz. Ama üniversitenin içini dolduracaksınız. Şu anda devletin üniversiteye tahsis ettiği ödenek yılda sadece 1 milyon YTL'dir. Bununla hiçbir şey yapamazsınız. Sadece 'üniversite açtım' demekle olmuyor. Türkiye'nin dört bucağından gelen öğrenciler için yurtlar yapacaksınız. Devlet bu görevi yapmazsa bazı yasa dışı örgütler kendi yurtlarına çekiyor öğrencileri. Atatürkçü düşünceye aykırı bir biçimde bu öğrencilerin beyinleri yıkanıyor. Türk düşmanı fikirlerle besleniyor. Bu Türkiye'nin kanayan yarasıdır. Çaresi, yurtları devletin yapmasıdır.''