'Referandum amaç ve özünden uzaklaştı'

KESK Genel Başkanı Sami Evren yaptığı yazılı açıklamada, gerek "antidemokratik, dayatmacı" yasalaşma süreci gerekse sonraki yargısal süreç ve bu sürece ilişkin tartışmalara bakıldığında 12 Eylül gününün halkın görüşünü özgürce açıklayabileceği bir referandum olmaktan çıkarak, çoğunluk partisinin kararını halka onaylatması şekline dönüştüğünü savundu. Evren, anayasa değişikliğinin Türkiye'nin sorunlarına çözüm üretmekten uzak çatışmaları derinleştiren ve yeni çatışma alanları üreten nitelikte olduğunu ileri sürerek, bugüne kadar 81 maddede yapılan değişikliğin darbe ürünü 1982 Anayasası'nın antidemokratik ruhunu ortadan kaldırmayıp siyasi ve toplumsal sorunlara "çözüm üretmediği" gibi bu değişikliklerin de "sorunları çözmeyeceğini" öne sürdü.

KESK Başkanı Evren, toplumun tüm kesimlerinin ortak talebi haline gelen yeni, eşitlikçi, özgürlükçü ve demokratik Anayasa ihtiyacının ötelendiğini belirterek, karşı karşıya bulunulan sorunların çözümünün demokratik bir Anayasa'dan geçtiğini ifade etti. Evren açıklamasına şöyle devam etti: "Yeni Anayasa, yapılış biçimiyle de çoğulcu demokratik bir süreçte hazırlanmalıdır. Meclis'te çoğunluğu bulunan partinin tek başına hazırlayacağı yeni bir Anayasa ya da değişiklik paketinin daha baştan ölü doğacağı ortadır. Üyelerimiz bu değerlendirmeler doğrultusunda doğru tavrı sergileyecek siyasi bilince ve mücadele deneyimine sahiptir.Toplumsal sorunları çözmekten uzak AKP zihniyetini teşhir eden ve bunun üzerinden gerçek demokrasiyi savunan argümanlarımızı güçlendireceğiz."

Evren, görüş, öneri ve beklentilerinin dikkate alınmadığı bu sürecin parçası olmayacaklarını kaydederek, "Seçeneksiz değiliz" dedi. Evren, değişikliklerin toptan oylatılmasının doğru olmadığını ileri sürerek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İsviçre'de cami meselesi ile ilgili konuşmasında dediği gibi temel hak ve özgürlüklerin referanduma sunulamayacağını kaydetti. Evren, "Toplu sözleşme hakkı, kadınlara ilişkin pozitif ayrımcılık, adil yargılanma hakkı vb. düzenlemeler, temel hak ve özgünlükler kapsamındadır. Bu nedenle referanduma götürülmemelidir" dedi.