Sakıncalı broşür

Bafra T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, cezaevinde yatmakta olan hükümlü Murat Çeçen’e mektupla gönderilen Grup Yorum broşürü ile 37 adet fotoğrafı, “terör örgütü propagandası yapıldığı” iddiasıyla “sakıncalı” buldu. Mektuba el koyarak hükümlüye vermeyen Disiplin Kurulu Başkanlığı’nın kararının altında teknisyenin de imzasının bulunması dikkati çekti. Avukat Aytaç Ünsal, bu uygulamanın müvekkilini “kimliğinden, düşüncelerinden soyutlamak” amacı taşıdığını kaydetti.

N.B. isimli bir yurttaş, Bafra T Tipi Cezaevi’nde terör örgütü üyeliği suçundan hükümlü bulunan Murat Çeçen’e mektup gönderdi. Mektubun içine de Grup Yorum broşürü ile buna ilişkin 37 fotoğraf ekledi. Mektup önce Mektup Okuma Komisyonu tarafından açıldı, şüpheli bulununca Disiplin Kurulu Başkanlığı’na sevk edildi. Toplanan Disiplin Kurulu, mektubun “terör örgütü propagandası yapıldığından sakıncalı görülerek Çeçen’e verilmemesine ve muhafaza altına alınmasına” hükmetti.

Teknisyen de imza attı

Sakıncalı Mektup Değerlendirme Kararı’nın; Ceza İnfaz Kurumlarında Bulundurulabilecek Eşya ve Maddeler Hakkındaki Yönetmeliğin 15. maddesindeki, “Her hükümlünün kendisine ayrılan yattığı yer ve dolabında, aile fertlerinin fotoğraflarına ait albüm bulundurulmasına izin verilir” hükmü ile Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Tüzüğü’nün 91/3 “Kurumun asayiş ve güvenliğini tehlikeye düşüren, görevlileri hedef gösteren, terör ve çıkar amaçlı suç örgütü veya diğer suç örgütleri mensuplarının örgütsel amaçlı olarak haberleşmelerine neden olan, kişi ve kurumları paniğe yöneltecek yalan ve yanlış bilgileri, tehdit ve hakaret içeren mektup, faks ve telgraflar hükümlüye verilmez. Hükümlü tarafından yazılmış ise gönderilmez” maddesi gereğince alındığı vurgulandı. Kararın altında cezaevi müdürü, idare memuru, öğretmen, sosyal çalışmacının yanı sıra teknisyenin adının da yer alması dikkat çekti.

Amaç kimliksizleştirme

Çeçen’in avukatı Aytaç Ünsal, bu durumu müvekkiline yönelik tecrit politikası olarak yorumlarken “Bu politikaların amacı hapishanede siyasi tutsakları kimliğinden, düşüncelerinden soyutlamak ve ıslah olmuş hale getirmektir. Bu politikalar sonucunda tutsaklara yasal kitapların, dergilerin verilmediğine, Berkin Elvan için slogan atan tutsaklara hücre cezası verildiğine tanık olduk. Daha önce Cumhuriyet gazetesi de verilmemişti. Bu sefer bu politikalardan Grup Yorum da nasibini aldı. Grup Yorum broşürüne yasadışı örgüt propagandası olduğu gerekçesiyle el konulmuştur. Avukatlığını da yaptığımız Grup Yorum milyonların dinlediği, halkın en değerli sanat damarlarındandır. Bu yasadışı uygulamayla tutsakların iradeleri kırılmaya çalışılmaktadır. Biz tecride ve hukuksuzluklara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.