"Seçimler demokrasinin gelişmişlik seviyesini gösterecek"
Trabzon'da yerel seçimler dolayısıyla yapılan bir toplantıda konuşan İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ''Unutmayalım ki seçim sürecinin sağlıklı işlemesi, demokrasimizin gelişmişlik seviyesinin de en önemli göstergesi olacaktır'' dedi.
İçişleri Bakanlı Beşir Atalay, 29 Mart 2009'da yapılacak yerel seçimlere yönelik Trabzon'daki bir otelde düzenlenen bölge valileri toplantısında yaptığı konuşmada, seçimlerde alacakları tedbirler için bölge illerinden gelen valiler, emniyet müdürleri, jandarma il komutanlarıyla çalışma yapacaklarını söyledi.
Seçim sürecinin 1 Ocak 2009'da başladığını bildiren Atalay, ''29 Mart'taki Mahalli İdareler Genel seçimleri, niteliği bakımından en kapsamlı seçimlerdir. Yerel yönetimler İçişleri Bakanlığı'nın çalışma alanındadır ve adeta bizim sektörümüzün seçimi yapılmaktadır'' diye konuştu.
Yerel yönetimlere, özellikle belediyelere destekleri gönderirken parti farkı gözetmediklerini ifade eden Bakan Atalay, ''Bu geçmiş dönemlerde çok farklı şekilde uygulanmıştı bazen. Muhalefet partilerinin belediyelerine ödenekleri az gönderilmişti, iktidar partilerine daha çok gönderilmişti. Bizim dönemimizde katiyen böyle bir şey olmamıştır. Kendimle de direkt ilgili olduğu için bunu çok daha rahat söylüyorum. Mevcut kriterlere göre her belediye ne kadar hak ediyorsa o kadar ödenek gönderilmiştir'' dedi.
Bakan Atalay, belediyelerin yetkileri ve gelirleri artarken bu alanda kalite ve rekabetin de arttığını belirterek, ''Bu gelirlerin artması 2008'de olmuştu. Şimdi daha ciddi bir rekabet ve yarış var. İşte 29 Martta bu alanda ilk seçim olacaktır'' diye konuştu.
Yerel seçimler daha hassas
Seçimlerde uyulması gereken kurallara değinen Atalay, kamuoyunu rahatsız edebilecek her türlü tutum ve davranıştan uzak kalınmasına özen gösterileceğini ifade ederek, ''Yerel seçimler, ilgilendirdiği kişiler ve doğurduğu sonuçlar dikkate alındığında genel seçimlere nazaran daha hassas bir özellik arz etmektedir. En küçük yerleşim yerimizde dahi seçim olacaktır. Yerel seçimlerle ilgili güvenlik önlemlerini alırken bu özelliğini dikkate almak durumundayız'' dedi.
Özellikle huzur ve güven ortamından rahatsız olanların, seçimleri kendi emellerini gerçekleştirme adına iyi bir fırsat olarak değerlendirebildiklerine dikkati çeken Atalay, ''Yerel seçimler, yerel aktörlerin daha ön plana çıktığı seçimler olması nedeniyle kötü niyetli insanlara malzeme verebilmektedir. Güvenlik tedbirlerini alırken bu özelliklerin göz önünde bulunmasında yarar vardır'' diye konuştu.
Seçimleri 'demokrasi şöleni' olarak yaşayalım
''Alacağımız tedbirlerle bu seçimleri bir 'demokrasi şöleni' olarak yaşayalım ve hoşgörü ortamı içerisinde gerçekleştirelim'' diyen Atalay, ''Bütün dileğimiz bu. Bu ortamın bozulmasına da asla fırsat vermeyelim ve vermeyeceğiz. Yerel seçim sürecinin, 'barış içerisinde yarış' sloganıyla huzur içerisinde yaşanmasını sağlamalıyız'' dedi.
Bakan Atalay, valilerden, güvenlik birimlerinden ve yöneticilerden beklediklerinin, ''seçimlerin tam bir tarafsızlık ve güven içerisinde yürütülmesi'' olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
''İl düzeyinde başta valilerimiz olmak üzere tüm görevlilerimizin ortak sorumluluğu budur. Seçimlerde idarenin tarafsızlığı çok önemlidir. Bütün parti ve adaylar bu süreçte idarenin tarafsızlığından şüpheye düşmemelidir. Bu konuda özel bir dikkat sarf edilmesini istiyorum. Seçim, demokratik sürecin en önemli unsurudur. Seçim sürecinde propaganda ve benzeri çalışmalar nedeniyle vatandaşlarımızın gereksiz yere huzursuz edilmemesi için azami titizlik gösterilecektir.''
"Görüntü ve ses kirliliği önlenecek"
Atalay, görüntü ve ses kirliliğini önlemek için gerekli tedbirleri aldıklarını, genelge yayımladıklarını belirtti. Yetkililerden, afiş, pankart, flama gibi malzemelerin asılması hususunda kanun ve seçim kurulunun kararlarının gözetilmesini ve siyasi partilerin yetkilileriyle de irtibat içerisinde olunmasını isteyen Atalay, şunları kaydetti:
''İlgili mevzuatta, kanunda, Yüksek Seçim Kurulu kararında özellikle ana yol ve kavşaklarda afiş, pankart gibi malzemelerin asılması yasaktır. Yani kavşak, meydan, cadde ve benzeri yerlerde asılmaması gerekiyor. Bunun yerine partiler bilboardlar ve sabit pano gibi yerlerde, kendi parti binaları ve seçim bürolarının önlerinde kendi bayraklarını, flamalarını, afişlerini asabilirler. Seçim sürecinde asılan pankart ve afiş gibi malzemelerle oluşacak çevre kirliliğini önleme il idarecilerinin görevidir. Bu, kamuoyunu sürekli her seçimde meşgul etmektedir. Bu sorunun bu seçimlerde yaşanmamasını istiyoruz.''
Atalay, bu durumun güvenlik boyutu olduğunu da belirterek, ''Seçimlerde hangi cadde, sokak, meydanda pankart, afiş asılacağı, partiler arasında en önemli sürtüşme konusu. Bunlar genelde bazen kavgaya kadar varıyor. Güvenlik güçlerine en çok başvuru bu konuda oluyor'' diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Edirne'de korkunç kaza
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı