Tarımın geleceği coğrafi işarette

Metro Toptancı Market Genel Müdürü Kubilay Özerkan, tarım ve hayvancılığın geleceğinin coğrafi işarette olduğunu belirterek “Yerel ürünlerin, üreticinin desteklenmesi kırsal kalkınmayı da beraberinde getirir. Bugün Finike portakalından Karacadağ pirincine, Antakya’nın ünlü Halhalı zeytininden Ortaca Limonuna, Giresun tombul Fındığından Taşköprü Sarımsağına, Manisa Kırkağaç kavunundan Gümüşhane kömesine kadar 50 coğrafi işaretli ürün metro raflarında yer alıyor.

Ancak Türkiye’nin gidecek daha çok yolu var. Bu örnekleri çoğaltmamız lazım” dedi. Tescili Türk Patent Enstitüsü’nce yapılan resmi bir kalite işareti olan coğrafi işaret, tüketiciye ürünün kökeniyle ilgili açık ve tam bilgi verirken yöresel ürünlerin korunmasını ve geliştirilmesini sağlıyor.

Coğrafi işaretlerle, yerellikle ilgili Türkiye’nin daha gidecek çok yolu olduğunu vurgulayan Özerkan, şunları söyledi: “Metro, coğrafi işaretli ürünlere ve yerel tohuma destek vererek hem tüketiciyi hem de üreticiyi haksız rekabetten korumayı hedefliyor. Üreticiye, ürünlerini satın alma sözü vererek destek olurken, coğrafi işaretli ürünler için yeni bir pazar oluşturuyor. Tarım ve hayvancılık elden gidiyor demek yerine daha çok çalışmamız lazım.”

10 ülkeye 8 bin ton ihracat

Özerkan, Metro Türkiye raflarında yüzde 97 oranında yerel ürün yer aldığını belirterek yerel ürünlerin markalaşmasının Türkiye’nin ihracatı için de önemli olduğunu vurguladı.

Özerkan’ın verdiği bilgiye göre Metro, 2012-2013 arasında 10 ülkeye 8 bin ton coğrafi işaretli ürün ihracatı yaptı. 2014 Ağustos-Aralık döneminde 6 ülkeye yapılan 2 bin 500 ton meyve sebze ihracatının 1650 tonu coğrafi işaretli ürünlerden gerçekleşti.

Metro Toptancı Market Güney Avrupa Bölge Direktörü Pascal Gayrard ise “Çiftçimizi de müşteriyi de iyi tanımamız lazım. İleride müşterimiz olmazsa diye korkmuyorum. Ürünümüz olmaz diye korkuyorum. Asya bizim gibi beslenmeye başlarsa proteine ulaşmakta zorlanacağız” dedi.

Bocuse d'Or'a destek

Dünyanın en prestijli gastronomi yarışması olan Bocuse d’Or’un Dünya Finali, 27-28 Ocak’ta Lyon’da yapıldı. Şefler, Metro’nun sunduğu geniş ürün yelpazesinden seçecekleri taze ürünleri kullanarak menülerini hazırladı. Bu yılın birincisi Norveç olurken, bu ülkeyi ABD ve İsveç takip etti. Yarışmanın en önemli özelliği de yerel ürünleri kullanma şartı. Özerkan, “Türkiye’nin yerel lezzetlerini daha fazla restoranın, daha fazla otelin, daha fazla uluslararası şefin mutfağında görmeyi istiyoruz. Birbirinden yetenekli şeflerimiz, yerel lezzetlerimizin dünyaya açılmasında önemli rol oynayacak” dedi.