Teğmen'e 9 yıl hapis cezası

Elazığ'ın Karakoçan ilçesinde askerin eline pimi çekilmiş el bombası vererek patlamasına neden olduğu öne sürülen Piyade Teğmen Mehmet Tümer'in yargılandığı duruşmada, müdahil avukat Özgür Murat Büyük, sanığın ''işkence'' veya ''kasıtlı adam öldürmekten'' cezalandırılmasını istedi.

8. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Tümer ile şehit Piyade Onbaşı İbrahim Öztürk'ün babası Hacı Öztürk, Şehit Piyade Er Mesut Bulut'un babası Sinan, amcası Muharrem Bulut ile Piyade Çavuş İbrahim Yaman'ın babası Adem, annesi Nuriye Yaman hazır bulundu.

Müdahil avukat Büyük'ün esasa ait görüşünün dinlendiği duruşmada Büyük, tanıkların savcılık ve mahkemede verdikleri ifadelere, olay yeri inceleme raporuna, el bombasının piminin ele uyguladığı kuvvet hakkında MKE'den gelen yazıya atıfta bulundu. Öztürk'ün sicil dosyasında disiplinsiz olduğuna dair bir kayıt bulunmadığını ifade eden Büyük, ''disiplinsiz olduğuna dair tanık ifadelerine itibar edilmemesini'' istedi.

Avukat Büyük, ''Sanığın yaptığı uygulama yerleşik uygulamalara tamamen aykırıdır. Olayın kaza veya ihmal değil, kasıtlı davranış olduğu ortadadır. Fırsat eğitimi de söz konusu değildir. Emrah Göz de uyumuştur ama onun alev gizleyeni alınmıştır. Bu olay Öztürk'e uygulanan ceza nedeniyle olmuştur'' dedi.

Şehit asker Öztürk'ün, elindeki bombanın ağırlığı, maşaya uygulanan kuvvete yaklaşık 1-1.30 saat maruz kalması ve sıcak hava nedeniyle ruhsal ve fiziksel işkence gördüğünü öne süren Büyük, ''Sanığın, TCK 94 ve 95. maddeleri uyarınca işkence sebebiyle adam öldürmek suçundan veya TCK 21/2 ve 81. maddeleri uyarınca kasten adam öldürmek suçlarından cezalandırılmasını talep ediyoruz'' diye konuştu.

Savcı, iddianameye göre ceza istedi

Mahkeme, daha sonra askeri savcıdan esasa ilişkin mütalaasını istedi. Savcı, sanığın iddianamedeki ''bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne neden olmak suçundan cezalandırılmasını'' istedi.

Duruşmaya, mütalaanın ardından sanık avukatı Behiç Cantürk'ün müvekkili ile görüşmek istemesi üzerine 10 dakika ara verdi.

''Eğitim maksadıyla yapmıştır, ceza amacıyla değil" savunması

Aranın ardından sanık avukatı Cantürk, esasa ait yaptığı savunmasında TSK İç Hizmet Kanunu, ilgili yönergelerde bahsedilen ''tek er lider eğitimi'', mevzide el bombası bulundurulması, pusu mevzisi özellikleri gibi konularda tanımlara değinerek, müvekkilinin eyleminde ''bilinçli taksir'' kavramının oluşmadığını öne sürdü.

Öztürk'ün verilen emre uymadığını, mevzisinde beklemek yerine 4 mevziyi gezerek şakalar yaparak disiplinsiz davranışlarda bulunduğu savunan Cantürk, ''Sanık, görev ve hizmet için eğitim maksadıyla bu uygulamayı yapmıştır, ceza amacıyla değil... Ki ceza verme yetkisi de yok'' diye konuştu.

Şehit asker Öztürk'ün mevzide durmamasının unsur komutanı astsubay Soner Süvari'nin ihmal ve özensizliğinden; Uzman Çavuş Şakir Akçan'ın da uyuyan bir personelin malzemesini alıp kol komutanına vermek gibi bir yetkisi bulunmamasına rağmen bu davranışıyla kol komutanını ''tetikleyici'' rol oynadığını öne süren Cantürk, sanık Teğmen Tümer'in beraatını istedi. Cantürk, eğer cezalandırma yoluna gidilecekse tüm yasal indirimlerin uygulanmasını istedi.

Son söz

Mahkeme, sanık Teğmen Tümer'e son sözünü sordu. Teğmen Tümer, ''Bu işi yaparken ceza amacıyla değil, eğitim amacıyla hareket ettim. Ancak daha sonra kavga eden iki askerin meselesi ile uğraşırken dikkatim başka yöne kaydı, eğitimi tamamlayamadım. Takdir mahkemenindir'' dedi.

Karar

Mahkeme, son sözün ardından karar için müzakere etmek üzere ara verdi.
2 saat süren aranın ardından mahkeme, Tümer'i, ''Bilinçli taksirle adam öldürmek suçundan'' önce 8 yıl hapis cezasına çarptırdı. Ardından ceza, sağının, birden fazla kişinin ölümüne neden olması nedeniyle 3 yıl arttırılarak 11 yıla çıkarıldı.

Mahkeme, TCK'nın ilgili maddesi uyarınca, sanığın iyi hali ve sabıkasız olması nedeniyle cezayı 6'da bir oranında indirerek 9 yıl 2 ay hapis cezasına çevirdi. Mahkeme heyeti ayrıca meydana gelen Hazine zararı 4 bin 317 TL'nin sanıktan alınmasına hükmetti.

Temyize gittik

Elazığ'ın Karakoçan ilçesinde askerin eline pimi çekilmiş el bombası vererek patlamasına neden olduğu öne sürülen Piyade Teğmen Mehmet Tümer'e 9 yıl 2 ay hapis cezası verilmesiyle ilgili olarak müdahil avukat Özgür Murat Büyük, ''Bu kararı temyiz ettik. Bu kararın bozulması için elimizden geleni yapacağız'' dedi.

Avukat Büyük, duruşma sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, mahkeme sonucunda daha ağır ceza beklediklerini söyledi.

Sanık teğmenin, ''kasıtlı davranışı yüzünden 4 insanın öldüğünü'' savunan Büyük, ''Bize göre burada bilinçli taksir yok. Mahkeme, bilinçli taksirin olduğuna karar verdi. Bu nedenle önce 8 yıl ceza verdi. Sonra 11 yıla çıkardı. İyi hal nedeniyle 9 yıl 2 aya düşürdü. Biz bu kararı temyiz ettik. Dilekçemizi verdik. Bu kararın bozulması için elimizden geleni yapacağız. Sonuçta 4 tane insanın ailesi var geride kalan... Acılarımızı hafifletmiyor'' dedi.
 

''Ömür boyu hapis bekliyordum"

Şehit Piyade Onbaşı İbrahim Öztürk'ün babası Hacı Öztürk ise karardan kesinlikle memnun olmadığını belirterek, ''4 tane şehidin olmasına karşılık ömür boyu hapis bekliyordum'' dedi.

Şehit Piyade Çavuş İbrahim Yaman'ın annesi Nuriye Yaman da ''Bu kadar ucuz mu imiş askerlerin şehit olması? Biz bunu vatani görevine teslim ettik. Ben verilen cezayı hiç uygun bulmuyorum'' diyerek şöyle konuştu:

''Çok sinirliyim. Bizim yavrularımız niye bu kadar ucuzmuş? Ben bunu vatani görevini yapmaya yolladım. Ömür boyu o adam hapis yatarsa benim vicdanım o zaman yerine gelir. Benim şu an içim yanıyor.Eline bomba alacak, onun gibi gezecek bakacak o duygu nasıl? Bizim suçumuz, yavrularımızın suçu neymiş? Biz onu göreve gönderdik, buraya bizi koruyacak diye yolladık.''

''İnşaatlarda çalışarak yetiştirdik, tırnağı taşa değsin istemedik"

Şehit Piyade Er Mesut Bulut'un babası Sinan Bulut da cezayla her şehit için teğmenin yaklaşık 2 yıl ceza aldığını söyledi.

Bulut, şunları söyledi:
''Ölümler böyle basitse herkes herkesi öldürebilir. Büyük balık küçük balığı yutuyor misali. Biz kendimizi savunamıyoruz. Devlete güvendik. Devlet de bizi savunamayacağına göre bizim devlete güvencimiz azaldı. Kararı temyize göndereceğiz. Sonuna kadar davacı olacağız. Cumhurbaşkanı'na Genelkurmay'a kadar çıkacağız.

İstediğiniz ceza müebbet hapis. Gereken de buydu zaten. Olaylar göz önünde. Biz inşaatlarda çalışarak yetiştirdik, tırnağı taşa değsin istemedik. Devlete teslim ettik. Devlet de böyle ederse işte devlete güvencimizin nasıl sarsılacağı işte sonradan belli olur.''

Karakoçan'da 17 Ağustosta Düzpete mevkisinde yürütülen iç güvenlik operasyonu sırasında mevzide el bombasının patlaması sonucu Piyade Er Mesut Bulut, Piyade Çavuş İbrahim Yaman ile Piyade Onbaşı İbrahim Öztürk ve Piyade Onbaşı Ali Osman Altın şehit olmuş, patlamanın Teğmen Mehmet Tümer'in, Piyade Onbaşı İbrahim Öztürk'e mevzide uyuduğu iddiasıyla pimi çekilmiş el bombasını vermesi sonucu meydana geldiği iddia edilmişti. Teğmen Tümer 18 Ağustosta sevk edildiği mahkemece ''Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak'' iddiasıyla tutuklanmıştı.