Toplu görüşmeler çarşamba gününe ertelendi
KESK'in toplu görüşmelerin referandumdan sonra toplu sözleşme olarak devam etmesi önerisinin değerlendirilmesi için görüşmeler, 18 Ağustos Çarşamba gününe ertelendi.
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, toplu görüşmelerin yapılacağı Başbakanlık Merkez Bina'ya gelişinde yaptığı açıklamada, ''önceki yıllarda yaptıkları görüşmelerde masanın değil yasanın sorunlu olduğunu'' ifade ederek, bu konuda çalışmalar yaptıklarını söyledi. Bu kapsamda, eksikliklerine rağmen toplu sözleşme hakkının anayasa değişiklik paketine girmesini önemsediklerini belirten Gündoğdu, ''Hükümetin pakette var olan bu hakka göre hazırlıklı gelmesini, fiili durum oluşturulmasını ve toplu sözleşmenin başlangıcının bu yıl yapılmasını istiyoruz'' diye konuştu. Memurlara refahtan pay verilerek gelir dağılımında adalet sağlanmasını istediklerini kaydeden Gündoğdu, gelir vergisi oranlarının indirilmesi veya matrahların artırılarak dar gelirliler aleyhine olan durumun ortadan kaldırılmasını talep ettiklerini belirtti.
Gündoğdu, gelecek yıl memur maaşlarına birinci ve ikinci altı aylarda yüzde 5'er zam yapılmasını ve en az 120 lira ek ödemede bulunulmasını istediklerini söyledi. Ayrıca sendika üyesi memurlara 3 ayda bir 60 lira toplu görüşme ikramiyesi, ayda 55 lira yiyecek yardımında bulunulmasını istediklerini kaydeden Gündoğdu, kamuda sözleşmeli ve geçici statüde çalıştırılanların kadroya alınmasının, bu statüde çalıştırılanların sorunlarının giderilmesinin de talepleri arasında bulunduğunu bildirdi. Gündoğdu, ''Bu süreci inşallah ikinci bir bayrama dönüştürürüz diye düşünüyorum'' dedi.
'Toplu sözleşme yapmazsak masada sonuç alamayız'
''Artık Yeter Toplu Sözleşme'' ve 2011 Toplu İş Sözleşmesi taleplerinin yer aldığı pankartları açan KESK üyeleri, Güvenpark'tan Başbakanlık Merkez Bina'ya yürüdü. KESK Genel Başkanı Sami Evren, Başbakanlık önünde yaptığı açıklamada, ''Toplu Görüşme adı altında meşru olmayan, hukuksuz olan toplantıyı izlemeye geldiklerini'' söyledi. Toplu sözleşmenin imzalanmasında hiçbir yasal engelin olmadığını belirten Evren, masada seyyanen 300 TL'lik zammın müzakere edilmesini isteyeceklerini kaydetti.
Toplu Görüşme sürecinde yaşanan gerçekleri kamu çalışanlarına anlatacaklarını belirten Evren, ''Toplu sözleşme yapmazsak masada sonuç alamayız. Sayın Bakan toplantıyı açıyor ama bir öneri getirmiyor. Aslında toplantının ne zaman yapılacağı belli. Komisyona havale edecekler. Biz komisyon istemiyoruz'' diye konuştu. Masada ekonomik büyümeden pay isteyeceklerini ifade eden Evren, büyümenin istihdam sorununu çözmediğini, işsizliğin hala aynı rakamlarda olduğunu savundu.
Evren, 657 sayılı Kanunu'yla ilgili değişiklik tasarısının, çalışanların iş güvencesini ortadan kaldırdığını ileri sürerek, ''Biz bu tasarının, geri çekilmesini talep edeceğiz. KESK için bu bir kavga nedenidir'' dedi. Memur-Sen'in, reel kaybı 120 TL olarak açıkladığını anımsatan Evren, ''Toplantıda bu konuyu açıklamalarını isteyeceğiz. Aralarında bir anlaşma mı vardır?'' diye konuştu.
'Kayıplarımızın telafisi için 310 lira artış talebinde ısrarcı olacağız'
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, toplu görüşmelerin yapılacağı Başbakanlık Merkez Bina'ya gelişinde yaptığı açıklamada, bundan önceki sekiz dönemde uzlaşma arayanın, fedakarlık yapanın, sınırları ve sabrı zorlananın hep kamu çalışanları ve Türkiye Kamu-Sen olduğunu söyledi. Gayretleri ve iyi niyetlerinin içerideki heyet tarafından aynı samimiyetle karşılık bulmadığını ileri süren Akyıldız, ''Bizler kamu görevlilerinin hak ve menfaatlerini korumak ve ilerletmek için mücadele ettikçe karşımızdaki irade buna karşı, kanunların eksikliğinden kaynaklanan gücü kullanma yolunu seçmiştir. Yıllar önce imzalanan mutabakat metni hükümlerinin birçoğunun hala hayata geçirilmemesi yetkililerinin inandırıcılığını kaybetmesine neden olmuştur'' dedi.
Akyıldız, kamu görevlilerinin geçmiş dönemdeki kayıplarının karşılanması, açlık ve yoksulluk sınırları ile çalışanlara refah payı verilmesi gibi ilkeleri dikkate alarak maaşlara 200 lirası seyyanen olmak üzere yüzde 10 zamla birlikte toplam 310 lira artış talep ettiklerini belirtti. Daha önce mutabakata varılması nedeniyle ek ödemeye ilişkin yeni bir talepleri olmadığını ifade eden Akyıldız, ''Sayın Başbakan 'masayı ciddiye almıyorum' diyerek 2008'de ek ödemeleri açıklamıştı, bunun sorumluluğunu yerine getirmek durumundadır. Verdiği sözde durmasını ve eşit işe eşit ücret uygulamasının hayata geçirilmesini bekliyoruz. Kayıplarımızın telafisi için 310 lira artış talebinde ısrarcı olacağız'' diye konuştu.
Toplu görüşme masasında kamu görevlilerini temsil eden kesimin ortak hareket etmesi, bütünlüğü bozacak talep ve davranışlardan kaçınması gerektiğini belirten Akyıldız, ''Umuyorum ki bu kimseler siyasi iradeye payanda olma arzusuna kapılmaz, kamu görevlileri ve bizlerle birlikte hareket etmeye karar verirler'' dedi. Konfederasyon olarak 8 yıl boyunca iyi niyet, sabır ve fedakarlıkla uzlaşma adına her türlü adımı attıklarını söyleyen Akyıldız, bu yıl işveren tarafından iyi niyet ve uzlaşma arzusu adına adım atılmasını beklediklerini kaydetti.
KESK, hükümete ekim ayında tekrar bir araya gelme önerisinde bulundu
KESK heyeti, hükümete toplu sözleşme yapmak üzere ekim ayında tekrar bir araya gelme önerisinde bulundu. Başbakanlık Merkez Bina'daki toplu görüşmelerin başlamasından yaklaşık 2 saat sonra KESK heyeti toplantı devam ederken dışarı çıktı. KESK Genel Başkanı Sami Evren, yaptığı açıklamada, toplantıda artık toplu görüşme döneminin kapatılması gerektiğini ifade ettiklerini ve toplu sözleşme yapma çağrısında bulunduklarını söyledi. Evren, bugün toplantıyı kapatıp referandumdan sonra ekim ayında toplu sözleşme yapmak üzere yeniden bir araya gelme önerisinde bulunduklarını kaydetti.
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'nın 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu doğrultusunda toplantıya devam edilmesi gerektiğini dile getirdiğini anlatan Evren, bunun üzerine 300 liralık seyyanen zam talebini görüşmek istediklerini, bunun da kabul edilmediğini bildirdi. Evren, bu koşullarda gerçek bir toplu pazarlık yapmak mümkün olmadığı için görüşmeden ayrıldıklarını ve Bakan Yazıcı'dan tekliflerine getireceği yanıtı beklediklerini sözlerine ekledi. Dışarı çıkıp açıklama yapan Evren Bakan Hayati Yazıcı'nın tekrar görüşmek istemesi üzerine içeri çağırıldı. Evren görüşmelere geri döndü.
Toplu görüşmeler çarşamba gününe ertelendi
KESK'in toplu görüşmelerin referandumdan sonra toplu sözleşme olarak devam etmesi önerisinin değerlendirilmesi için görüşmeler, 18 Ağustos Çarşamba gününe ertelendi. KESK'in toplu görüşmelerin referandum sonrasına ertelenmesi önerisini getirmesinin ardından toplu görüşmelerin birinci turuna kısa süreli bir ara verildi. Aranın ardından Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, bu önerinin değerlendirilmesi için 18 Ağustos Çarşamba günü tekrar bir araya gelinebileceğini bildirdi. Bakan Yazıcı'nın bu teklifinin memur sendikalarınca kabul görmesi üzerine görüşmelerin 18 Ağustos Çarşamba günü yapılması kararlaştırıldı.
'İşi uzatarak bu noktayı taşımak, konuyu sulandırmaktır'
Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız, toplantının sona ermesinin ardından Başbakanlık binası önünde yaptığı açıklamada, toplantının KESK Genel Başkanı Sami Evren'in toplu sözleşmeyle ilgili talebinin değerlendirilmesi için 18 Ağustosa ertelendiğini söyledi. Kamu-Sen olarak bu konudaki gelişmeleri kabul etmediklerini belirten Akyıldız, kamu çalışanlarının, Anayasa'nın 90. maddesi çerçevesinde toplu sözleşme hakkının olduğunu kaydetti. Akyıldız, ''Toplu sözleşme hakkının referanduma bağlı kalınarak gündeme taşınması kamu çalışanlarını referandumda baskı altına almak anlamına gelebilecek bir uygulamadır'' dedi.
Akyıldız, şöyle konuştu: ''Kamu çalışanları adına toplu sözleşme yapılması hedefleniyorsa ve bu konuda bir eğilim ortaya çıkıyorsa, bir samimiyet söz konusuysa 12 Eylülden sonra yapılacak bir toplu sözleşmeyle şu an yapılacak toplu sözleşme arasında ne fark var? Hangi hukuki dayanak söz konusu olacaktır? Onun için siyasi irade samimi olmalıdır. Diyoruz ki, referanduma bağlı olmadan var olan hakların kullanılması konusunda bugüne kadar tavrı olan sendikalarımızı, şimdi yapılmak istenen referanduma baskı unsuru olarak bu konuyu kullanmak isteyenlere karşı malzeme olmaktan kurtulmalıdırlar. Toplu sözleşme yapmak isteyenler, bu toplu görüşme sonucunun, referandum sonucu ne olursa olsun müzakereler sonucunda varılacak mutabakatın toplu sözleşme niteliğinde olduğunu kabul etmesi yeterlidir. İşi uzatarak bu noktaya taşımak, bize göre konuyu sulandırmaktan öte bir uygulama değildir. Çarşamba günü bu konuyu yeniden görüşeceğiz.''
Referanduma bağlı olmaksızın yapılacak toplu sözleşme çalışmalarına Kamu-Sen olarak her zaman destek vereceklerini belirten Akyıldız, ''Referandumun öne çıkarıldığı bir uygulama konusunda endişe duymaktayız. Sayın Bakan bu konuda söz vermelidir. 'Referandum hayır da çıksa, evet de çıksa toplu sözleşme yapılacaktır' sözü verilmelidir'' diye konuştu.
'Oylaması yapılacak'
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, toplu görüşmelerin birinci turunun ardından Başbakanlık Merkez Bina'nın önünde açıklamalarda bulundu. Yazıcı, toplu görüşmelerde bugüne kadar mutabakata varılan konuların hemen hemen hepsini hayata geçirdiklerini söyledi. Son olarak Devlet Memurları Kanunu'na ilişkin değişiklik tasarısı hazırladıklarını hatırlatan Yazıcı, başta sicil konusu olmak üzere tasarıda memurlarla ilgili bir dizi düzenleme olduğunu belirtti. Memur konfederasyonlarının bugüne kadar taleplerinin toplu sözleşme, grev ve siyaset yapma hakkı konularına odaklandığını ifade eden Bakan Yazıcı, toplu sözleşme hakkının çok farklı boyutları olması ve enine boyuna tartışılması gerektiğinden hareketle bu konuda çalıştay gerçekleştirdiklerini kaydetti. Referanduma sunulacak anayasa değişiklik paketinde kamu çalışanlarının ücretlerinin belirlenmesine yönelik önemli düzenlemeler bulunduğunu belirten Yazıcı, toplu sözleşme hakkının bu şekilde anayasal kural haline getirilmek istendiğini ifade etti.
Yazıcı, ''Oylaması yapılacak. Kabul edilirse bundan sonra toplu sözleşme uygulama sürecine girilecektir'' diye konuştu. Toplu görüşmelerin ilk toplantısında KESK Genel Başkanı Sami Evren ve dolaylı olarak Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu'nun ''Madem anayasaya ilişkin böyle bir düzenleme var. Bu sene toplu görüşme değil toplu sözleşme olarak çalışanların mali ve sosyal haklarını belirleyelim, gerekirse bu konuyu ekim veya kasım ayında görüşelim'' şeklinde önerileri olduğunu söyleyen Yazıcı, şunları kaydetti: ''Bu öneri incelenmeye değer bir öneri. Biz de bu önerinin hukuksal olarak mümkün olup olmadığı, sendikalarımızın yaklaşımları ve elbette ki kamunun hukuksal işleyişi bakımından bir görüş istişaresinin zaruretini dikkate almak suretiyle memur sendikaları ve kamu işveren tarafının bu konuya ilişkin hukuksal görüşünü hazırlamak ve konuyu karara bağlamak üzere toplantıyı kapattık. Bu konuyu görüşmek üzere 18 Ağustos Çarşamba günü saat 11.00'de toplanarak karara bağlayacağız. Bu konuyu karara bağlarsak bu mutabakat zaptı olacak. Hukuki engel yoksa bu şekilde bir mutabakat zaptı imzalayacağız. Hukuki engel varsa 4688 sayılı yasanın içeriğine bağlı olarak devam edeceğiz.''
'Gölgelendirmek doğru değil'
Yazıcı, bir gazetecinin, ''Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız'ın toplu sözleşme hakkının referandum sonrasına bırakılmasının memurların baskı altına alınacağı yönündeki görüşünü'' hatırlatması üzerine, şunları söyledi: ''Şimdi memurlar toplu görüşmeden yana mı toplu sözleşmeden yana mı buna bakmak lazım. Toplu görüşme veya toplu sözleşme tercihinin başka şeylerle bağlantılı hale getirilmesi çok objektif değil. Nesnel değil, öznel. Hem niye öyle bir değerlendirme yapmış bilemiyorum. Memurlara bu hak veriliyorsa süs olsun diye verilmiyor. Bu, memurların, sendikaların talebiydi. Parlamento, anayasanın 53 ve 128. maddesinde değişiklik öngörmüş. Şimdi bunları uygulama çabası içerisinde olunmasını başka bir şeyle bağlantılı hale getirmenin ve gölgelendirmeye çalışmanın çok doğru bir yaklaşım olduğu kanısında değilim.''
Bakan Yazıcı, bir gazetecinin, ''Hükümet referanduma bağlı olmaksızın toplu sözleşme sözü verecek mi?'' sorusu üzerine şöyle konuştu: ''Türkiye bir hukuk devleti. Hukukun üstünlüğü önemlidir. Zaten Türkiye'de sorun bazı kamu kurum ve kuruluşları, yetki kullanan bazı kamu odaklarının görev ve yetki alanlarından çıkmalarından yaşanıyor. Bunun örneklerini vermek mümkün. Dolayısıyla bizim idare olarak, yürütme erki olarak, hükümet olarak, hükümetin bir üyesi olarak yapacağımız bütün tasarrufların kanunlara, anayasaya ve bu konudaki ikincil düzenlemelere uygun olmasını gözeteceğimizi bilmenizi istiyorum. Yasaların ve anayasanın çizdiği sınırlar içerisinde hareket edeceğiz. Bunun ötesinde Ahmet, Mehmet istedi diye onun sorularına özel cevap vermem, onun özel isteklerini tatmin edici cevap ifade etmek durumunda değilim.''
'Çarşamba günü hükümet toplu sözleşme kararı alırsa...'
KESK Genel Başkanı Sami Evren, toplu görüşmelerin birinci turunun sona ermesinin ardından Başbakanlık Merkez Bina'nın önünde yaptığı açıklamada, ekim veya kasım ayında referandum sonucu ne olursa olsun toplu sözleşme yapma talebini Devlet Bakanı Hayati Yazıcı'ya ilettiklerini, bu doğrultuda toplantının ikinci bölümüne dahil olduklarını söyledi. Yazıcı'nın teklifi değerlendirmek için çarşamba gününe kadar süre istediğini ifade eden Evren, ''Çarşamba günü hükümet bu konuda toplu sözleşme yapmak üzere karar alırsa toplu görüşme süreciyle ilgili son nokta konulacak'' dedi. Referandum sürecine bağlı kalmaksızın çarşamba günü toplu sözleşme kararı alınması durumunda bütün kamu çalışanları açısından çok önemli bir adımın atılmış olacağını kaydeden Evren, hükümetin bu talebi referandumla bağlantı kurarak değerlendirmesinin doğru olmayacağını, çalışanların hak ve çıkarlarının korunması adına bunun yapılması gerektiğini ifade etti.
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu da bu yıl toplu sözleşme için fiili durum oluşturulmasını talep ettiklerini söyledi. KESK'in de desteğiyle bu öneriyi ortaklaştırdıklarını kaydeden Gündoğdu, çarşamba günü, 12 Eylül sonrasında toplu sözleşme yapılması için bir araya gelinip gelinmeyeceğinin kararlaştırılacağını ifade etti. Gündoğdu, ''Çarşamba günü inşallah karar 12 Eylülden sonra toplu sözleşme yapmak üzere mutabakat metnine dönüşür'' diye konuştu. Sami Evren'in, Memur-Sen'in taleplerinin hükümetin masaya getirmesi beklenen önerilerle benzeştiği eleştirisine de değinen Gündoğdu, taleplerinin toplamının 12 milyar lirayı bulduğunu, taleplerinin karşılanmasının KESK üyeleri dahil tüm kamu çalışanlarını memnun edeceğini belirtti.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Edirne'de korkunç kaza
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı