TSK "Vasat"ın takibinde

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, Şanlıurfa'da terör örgütü Vasat'a taban oluşturma ve eleman kazandırma faaliyetlerinde bulunan 12'si tutuklu 17 sanıkla ilgili iddianame tamamlandı.

Şanlıurfa'da terör örgütü Vasat'a eleman kazandırma faaliyetlerinde bulunduğu belirlenen 12'si tutuklu 17 sanıkla ilgili iddianamede, terör örgütü Vasat'ın yapısı ve faaliyetleriyle ilgili detaylı bilgi verildi.

Gizli askeri belgeler

İddianamede, sanıklardan İ.B'nin iş yerinde yapılan aramada, sanıklardan Y.P'ye ait olan askeri ve emniyet birliklerine ait gizli bilgi, belge ve kroki ele geçirildiğini belirtildi. Sanıkların TCK'nın ''terör örgütü üyesi olma'' suçunu kapsayan 314/2. maddesi uyarınca 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.

Sanık Y.P hakkında ''devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme'' suçundan da 8 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Sanıkların yargılanmasına 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanacak.


''Örgütün lideri Şahmerdan Sarı"

İddianamede, terör örgütü Vasat'ın eski bir din görevlisi olan Şahmerdan Sarı tarafından 1988 yılında çıkarılan ''Durum'' ve bunun kapanmasından sonra 1992 yılında yayımlanan ''Sahabe'' isimli derginin fikir ve görüşleri etrafında toplanan kişilerce oluşturulduğu belirtildi.

Örgütün Gaziantep cezaevinde tutukluyken tahliye olan Şahmerdan Sarı'nın 1996 yılında çıkarmaya başladığı ''Vasat Dergisi'' ve yine bu şahıs tarafından yapılan ev sohbetleri ile yapılanmaya girdiği kaydedilen iddianamede, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde taban kazanmaya çalışan örgütün, yayımladığı dergiler haricinde, ''kuran kursu'' ve ''dergah'' adı altında açtığı yerlerde verdikleri dini eğitimle görüşlerini yayma girişiminde bulundukları bildirildi.

İddianamede, terör örgütü Vasat'ın amacının ''Türkiye'de var olan anayasal düzeni yıkarak, yerine şeri esaslara dayalı İslam devleti kurmak'' olduğu kaydedildi.
 

''Camilerde namaz kılınmaz"

İddianamede ''Örgütün Temel Görüşleri'' bölümünde ise şu ifadelere yer verildi:
''Terör örgütü mensupları Türkiye'yi ''Dar'ül Harp'' olarak nitelendirmektedirler. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyetinin imamlarının arkasında ve camilerde namaz kılınamayacağını, askerlik yapılamayacağını, seçimlerde oy kullanmanın doğru olmadığını, Türkiye Cumhuriyeti devletinin yasalarına uyulmaması ve vergi verilmemesi gerektiğini savunmaktadırlar. Bu şekilde davrananların kafir olarak sıfatlandırılması gerektiği görüşüne sahiptirler.''

 

Bombalı 5 eylem

İddianamede, örgütün 1997 yılında gerçekleştirdiği 5 bombalı saldırı arasında, Gaziantep fuar alanında Hristiyanlık ile ilgili yayımların bulunduğu kitap satış reyonuna bomba atılmasının da yer aldığı belirtildi.

Vasat üyesi olup örgütü pasiflikle suçlayan ve silahlı mücadeleden yana olan bir grubun 1997 tarihinde Şanlıurfa'nın Birecik ilçesinde silahlanarak ''Türkiye'de İslami Cihat Hareketi'' adı altında yeni bir örgüt kurduğu ve İlçe Emniyet Müdürlüğü TEM büro Amiri Komiser Ali Osman Sarıçalı'yı şehit ettiğine yer verilen iddianamede, 12 yılda terör örgütü Vasat'a yönelik 35 operasyon gerçekleştirildiği, bu operasyonlarda 200 kişinin gözaltına alındığı, bunlardan 121'inin tutuklandığı ifade edildi.
 

''Cezaevindeki eleman gözden çıkarılmıyor"

İddianamede, terör örgütü Vasat'ın cezaevine giren elemanlarını hiçbir zaman gözden çıkarmadığı, örgütün cezaevlerinde yapılanma oluşturduğu kaydedilen iddianamede, şöyle denildi:

''Her cezaevine giren şahıs belirli bir müddet takip edilmekte ve örgütsel faaliyetlerinden emin olunduktan sonra kendisiyle ilişkiye geçilmektedir. Şahsın burada da ayrı bir ifadesi alınarak elde edilen bilgiler örgüt tarafından tespit edilmiş cezaevi sorumlusu vasıtasıyla cezaevinin dışındaki sorumlusuna aktarılmakta ve merkeze ulaşması sağlanmaktadır. Cezaevlerinde bir program dahilinde örgütsel derslere devam edilmekte ve ülke gündemine bağlı olarak cezaevinde kılınan cuma namazlarında hutbeler verilmektedir. Cezaevlerinde bulunan örgüt mensuplarının aileleriyle sürekli irtibat kurulmakta ve maddi destek yanında oluşturulan ziyaret grupları ile cezaevinde bulunan şahsın İslam için burada bulunduğu yönünde sürekli motive edilmektedir. Toplu olarak bulunan cezaevleri dışında kalan örgüt mensupları ise sürekli ziyaret edilerek, düzenlenen ziyaret raporları merkeze bildirilmektedir.''

Dernekte örgütsel faaliyet

İddianamede, 12'si tutuklu 17 sanığın Şanlıurfa'da ''Kardelen Yardımlaşma Derneği'' çatısı altında bir araya gelerek örgütsel faaliyetlerde bulunduğu, terör örgütüne taban oluşturma ve eleman kazandırma çalışmaları yaptığı kaydedildi.
Sanıkların bu sebeple halı saha maçları, akşam ev gezmeleri ve hafta sonu piknikleri düzenleyip örgütün fikirlerini yaymaya çalıştığı, örgüte maddi destek sağlamak amacıyla ''infak'' adı altında para topladığı bildirildi.