"Türkiye hukuk devleti olmaktan uzaklaşıyor"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2. ergenekon davasının tutuklu sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın tedavisinin sürdürüldüğü hastane odasının aranmasına ilişkin, ''Her isteyen elini kolunu sallayarak yoğun bakıma giremez. En azından yoğun bakım ünitesinin gerektirdiği koşulların kavranması lazım bir üçüncü kişinin oraya girmesi için'' dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 20.01.2011 - 07:37

Kılıçdaroğlu, Erzurum'a hareketinden önce Esenboğa Havalamanında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin ''Danıştay 8. Dairesi'nin, 2010 ALES kılavuzundaki kılık kıyafete ilişkin düzenlemenin yürütmesini durdurma kararını'' hatırlatması üzerine, ''yargı kararlarına herkesin saygı duyması gerektiğini, kendilerinin de saygı duyacağını'' ifade etti. ''2. Ergenekon davasının tutuklu sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın tedavisinin sürdürüldüğü hastane odasının aranmasına ilişkin'' soru üzerine Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

''Sayın Başbakanın, hükümet yetkililerinin kendilerine sorması gerekir. 'Acaba yoğun bakımda yatan bir hastanın odası 6 buçuk saat aranır mı, aranmaz mı?' Doktor gözetiminde olmaksızın bir başka kişinin girmesi doğru mudur, değil midir? Eğer bunlara 'doğrudur' diyorlarsa, yapılanlar da doğrudur. Eğer 'hayır bunlar yanlıştır, böyle bir şey olmaz...' Her isteyen elini kolunu sallayarak yoğun bakıma giremez. En azından yoğun bakım ünitesinin gerektirdiği koşulların kavranması lazım bir üçüncü kişinin oraya girmesi için. Öyle anlaşılıyor ki bunların hiçbirine uyulmadı. Türkiye zaten bir hukuk devleti olmaktan süratle uzaklaşıyor. Bunları da artık olağan karşılamaya başladık.''

Kılıçdaroğlu, ''Üniversite öğrencileriyle bir araya gelip gelmeyeceğine'' ilişkin soru üzerine de ''öğrencilerler kabul ederse onlarla bir araya gelmekten zevk duyacağının'' söyledi.

 

Kılıçdaroğlu Erzurum'da

Açıklamalarının ardından, Erzuruma giden ve burada Erzurum Büyükşehir Belediyesi Kültür Merkezi'nde vatandaşlar, partisinin il teşkilatı, sendika ve sivil toplum örgütü temsilcileriyle toplantı yapan Kılıçdaroğlu, gündeme dair açıklamalarda bulundu.

 

İşte Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları:

Biz bunun dedik başbakan “kaynağı nereden bulacaksınız” dedi hemen. Hani Türkiye zengin bir ülkeydi. Her şeye kaynak var ama yoksula yok. Daha önce de demiştim. Benim adım Kemal ben kaynağı bulurum.

Erzurum’da birisi gelecek ve diyecek ki “Kıbrıs’taki Türk ordusu işgalcidir” sen ne dedin dut yemiş bülbüle döndün. Ordu Kıbrıs’a barış için gitti. Orada savaş mı çıktı. Hayır. Barışı sağladı. Sonra birisi çıkıp senini ordun işgalcidir çıkacak ve senin sesin çıkmayacak. Erzurumlu kardeşlerim bunu sandığa giderken sakın unutmayın.

Erzurum eskiden doğunun Paris’i olarak adlandırılırdı. Eskiden çevre ülkelere canlı hayvan ihraç ederdi Erzurum. Miting öncesi geldim Erzurum’a. Ve şimdi görüyorum ki Erzurum’da büyük bir ilgi var. AKP’ye oy verenler de dahil bütün Erzurumlu vatandaşlara teşekkür ediyorum.

Son sekiz yılda Erzurum bir çekim merkezi olmaktan çıktı. Erzurum’da milletvekili sayısı azaldı. Çünkü nüfus azaldı.Erzurumlulara bir sitemim var. Biz burada 4. partiyiz. Ama bunun kabahati Erzurumlularda değil bizde. Buraya ikinci kez geldim ve gördüğüm ilgiden memnunum. Demek ki daha fazla gelmemiz lazım.
 

Doğalgazı neden bedava vermiyorsun

Erzurum’a doğalgaz geldi ama hava kirliliği devam ediyor. Eğer kalitesiz kömür bedava dağıtılırsa vatandaş da onu yakar. Para yok pul yok neden yakmasın. Şimdi Başbakan’a Erzurumlular sorsun: Kömürü bedava veriyorsun da doğalgazı neden bedava vermiyorsun yoksul vatandaşa?

Doğalgazı bedava vermiyorsun ama kullanmadığın doğalgazın parasını neden veriyorsun. 1 milyar 600 milyon dolar İran’a kullanmadığımız doğalgazın parasını verdiler.

Vatandaşın hakkını nasıl veriyorsun sen. 1 milyar 600 milyon dolar Erzurum için harcansaydı Erzurum ne olurdu. Size soruyorum. 1 milyar 600 milyon dolar parayı hangi ahlakla hangi siyasi gerekçeyle İran’a verdik. Başbakan gelsin bunu Erzurumlulara açıklasın.

Erzurum’un icra daireleri sayısı arttı. Üçtü beşe çıktı. Madem ki ekonomi çok iyi Başbakan’a sorsunlar kişi başı gelir 10 bin doları aştı diyorsun kimin cebinde 10 bin dolar var diye.

Biliyorum siz kişisel olarak bunu soramazsınız. Doğrudan Silivri’ye gidersiniz. Dadaşın da umudu olacağız. Türk milletinin de umudu olacağız. Yola temiz siyaset için çıktık. kul hakkı yemeyeceğiz, yedirmeyeceğiz.
 

Dünyanın en zengin başbakanlarındansın

Başbakan gelmiş önüne su koymuşlar. Demiş ki “bak işte ne güzel su niye şikayet ediyorsunuz.” Sen bir de musluktan akan suya bak. Güzelim suyunu kirlettiler. O güzel yayla havasını kirlettiler. Bunların zaten kökü kirli.

İşsizlik burada da sorun. Türkiye’nin her tarafında olduğu gibi. Siz hiç Başbakan’ın işsizlik için şu projem var dediğini duydunuz mu? Erzurumlular şu soruyu sormalı: “Sen milletin derdini çözmek için oradasın. Milletlin değil kendi derdini çözüyorsun. Dünyanın en zengin başbakanlarındansın.

İki şey başımızın üstündedir. Biri insanların inançları. Bunu kimseye malzeme yaptırmayız. İkinci konu kişilerin etnik kimliğidir. Kimsenin etnik kimliği siyaset malzemesi olamaz. Bunlar siyaset konusu olamaz. İşsizliktir siyasetin konusu. Çiftçi perişan budur siyasetin malzemesi.
 

Recep Tayyip Erdoğan'ın ayıbıdır

2,5 aylık çocuk açlıktan öldü. 21. yüzyıl Türkiye’sinde yaşandı bun ayıp. Bu ayıbın adı Recep Tayyip Erdoğan ayıbıdır. Başbakan’ı dinlerseniz Türkiye dünyanın en gelişmiş ülkesi. Cumhuriyet tarihi boyunca hiçbir şey yapılmamış her şeyi bunlar yapmış.

Başbakan’a şu sorulmalı: “Bütün bunlar olurken yoksul sayısı 818 bin kişi artıyor. Ben bunu bekliyorum Erzurumlulardan bunu sorsunlar.


Yoksulluğu tarihe gömeceğiz

Size söz veriyoruz yoksulluğu bu ülkede tarihe gömeceğiz. Yoksulluk kader değildir. Yoksulu sıraya diz makarna ver kömür ver. Müslümanlıkta bu var mı. Yoksulun da bir onuru var.

Biz dedik ki aile sigortasını kuracağız. Diyeceğiz ki “Al kardeşim sana 600 lira. Ananın ak sütü gibi helal. İstediğin alışverişi yap.” Ona kimse müdahale etmeyecek. Bir şeye inanıyoruz, sağ elin verdiğini sol el görmeyecek.

 

''Erzurum'un icra daireleri arttı"

Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a bir soru daha sormak istediğini ifade ederek, şöyle devam etti: ''Erzurumlu kardeşlerim adına sormak istiyorum, gelsin burada cevabını versin; Erzurum'un neyi arttı? Ben söyleyeyim Erzurum'un icra daireleri arttı, 3'tü, 5'e çıktı. Başbakan'a soruyorum, ekonomi iyiye giderken icra dairesi sayısı artar mı, azalır mı? Erzurum'da icra dairesi sayısı niye arttı? 'Kişi başına gelir 10 bin doları aştı' diyorsun, biz Erzurum'dayız. Bu Erzurum'da kimin geliri 10 bin doları aştı? Bir öğrenin bakalım. Başbakan bunun cevabını versin. Biliyorum Başbakan'a bireysel olarak soru soramazsınız. Kimin haddine Başbakanı soru sormak, soru sorarsan Silivri'ye gidersin.''

Bu sırada salonda ''Dadaşın umudu Kılıçdaroğlu'' diye slogan atılması üzerine Kılıçdaroğlu, ''Hiç meraklanmayın Dadaşın da umudu olacağız, Türk milletinin de umudu olacağız. Biz yola temiz siyaset için çıktık. Kul hakkı yemeyeceğiz, kul hakkı yedirmeyeceğiz, tüm Erzurumlular bunu bilsin. Bizim inançlarımızı sömüreceksin, Müslüman geçineceksin. Kul hakkı yiyeceksin, kul hakkı yiyenlerin arkasında duracaksın. Buna izin vermeyeceğiz'' diye konuştu.
 

Erzurum'un içme suyu

''Başbakan Erzurum'a gelmiş önüne su koymuşlar herhalde pet şişeden su koymuşlar kaldırmış kadehi bak demiş ne güzel su. Bir de Erzurum'un suyundan şikayet ediyorsunuz. Gel bir de musluktan akan suya bir bak, bir bak bakalım o suya'' diyen Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle sürdürdü:

''Erzurum yayla, havası güzel, suyu güzel, toprakları güzel. Meraları var, yaylayı yayla olmaktan çıkardınız. 'Havası güzel' dedik, temiz havayı kirlettiler. Bunların zaten kökü kirli. Erzurumluya bula bala sarı suyu bulup getirdiler ve diyorlar ki 'bu suyu içeceksin'. Niye Erzurumluyu bu güzel doğada o suya mahkum edersin. Tüm Erzurumlu kardeşlerime söylüyorum. Başbakan arzu ediyorsa ona bizim CHP İl Başkanı merak ettiği Erzurum'un suyunu getirir ikram eder. Getirir suyu ikram eder bakarız Erzurumlular'ın önünde içiyor mu, içmiyor mu.''
 

İşsizlik

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin en önemli sorunlarından birisinin işsizlik olduğuna dikkati çekerek, ''İşsizlik Türkiye'nin her tarafında sorun, Erzurum'da da sorun. Siz hiç Başbakanın ben 'işsizliği çözeceğim' diye, 'işsizlik sorunun çözmek için benim şu projem' var dediğini duydunuz mu? O zaman Erzurumlular, şu soruyu soracaklar; sen Başbakansın, Başbakan koltuğundasın seni oraya niye oturttu bu millet 'milletin derdini çöz' diye. Sen milletin derdini unuttun, kendi derdini çözdün. Milleti yoksullaştırdın, kendin köşeyi döndün dünyanın en zengin Başbakanlarından birisisin'' diye konuştu.

İnançlara ve etnik kimliğe saygı duyduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''İnançlarımızı siyasete malzeme ettirmeyeceğiz, Erzurumlu kardeşlerim de malzeme ettirmesin. Kim neye inanıyorsa, başımızın üstündedir. Allah ile kulun arasına kimse giremez, kimsenin ne böyle bir gücü, ne de yetkisi var. Buna inanmanızı istiyorum. Kimsenin etnik kimliği de siyaset konusu olmaz, olmamalıdır. Kim, anne babasını seçme özgürlüğüne sahip; var mı böyle bir şey? Herkes annesiyle babasıyla soyuyla sopuyla şeref duyar. O siyasetin konusu olmaz. Siyasetin konusu Erzurum'un yaşadığı sorunlardır. İşsizliktir, siyasetin konusu.''

 

''İtiraz etme şansımız yok"

Danıştayın ALES kılavuzuna ilişkin kararıyla ilgili soruyu da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, ''Danıştayın kararı, bir yargı kararı. Herkes saygı duyacak. Karara bizim itiraz etme şansımız yok'' dedi. Avcılar Belediyesinin bir afişindeki rahibe benzetmesiyle ilgili parti yönetiminin yaptığı işlemin sorulmasına ise Kılıçdaroğlu, ''Avcılar Belediye Başkanımız ile ilgili Yüksek Disiplin Kurulu'nun verdiği bir karar var. O karar çerçevesinde işlem yapılmıştır'' diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, başka bir gazetecinin Türk Telekom Arena Stadı ile ilgili sorusuna da ''Arkadaşlar bir dosya hazırlayacaklar; bu arenayı yapan firmalar kim, bunlar nedir? Bunların eşleri nerede çalışıyor? İhaleler nasıl alınıyor, nasıl veriliyor? Bunu önümüzdeki günlerde kamu oyuna açıklayacağız'' diye konuştu. Bir gazetecinin, ''Malum seçimler yaklaşıyor. Koalisyon senaryoları var, CHP koalisyon yapacak mı?'' sorusuna ise Kılıçdaroğlu, ''Hayır. tek başımıza iktidar olacağız'' yanıtını verdi.

Bu arada başka bir gazetecinin, ''İlhan Cihaner'in CHP'den milletvekilliği adaylığı söz konusu'' cümlesinin ardından, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, ''Arkadaşlar Erzurumla ilgili sorularınız yok mu'' diyerek, soru sormasına engel oldu. Erzurum Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Rasim Fırat da Kılıçdaroğlu'nun ziyaretinden son derece memnun olduklarını belirterek, ''Önümüzde seçim var. Ümit ediyoruz ki Erzurum'dan bir milletvekili çıkarırsınız'' dedi.

Kılıçdaroğlu, buradaki ziyaretinin ardından, Tebrizkapı semtindeki esnafı ziyaret etti. Çay ocağında vatandaşlarla bir araya gelen Kılıçdaroğlu, Gürsel Tekin'in isteği üzerine ''kıtlama çay'' içti. Daha sonra Kılıçdaroğlu, Türkiye Muhtarlar Derneği Erzurum Şube Başkanlığını ziyaret ederek, muhtarların sorunlarını dinledi.

Kılıçdaroğlu dernek binasının üst kısmında bulunan eski CHP İl Başkanlarından Ömer Olgun'a ait olduğu belirtilen ve Atatürk ile İsmet İnönü'nün bir gece konakladığı, eski Erzurum evini inceledikten sonra Taşmağazaları semtindeki esnafı ziyaret etti.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler