'Vatandaşlarıma garanti vermek isterdim'

Papandreu, Yunanistan'da yayımlanan haftalık ''To Proto Thema'' gazetesine verdiği demeçte, ülkesinin çektiği ekonomik sıkıntıdan bahsetti.

Ülkenin geleceğinin belirsizliğini hala koruduğunu vurgulayan Papandreu, ''Bugün herkese hemen bir çözüm ve daha iyi bir yaşam garantisi vermeyi çok isterdim. Bunu yapabilsem dünyanın en mutlu insanı olacağım, ancak yapamıyorum. Ve her Yunanlıya tüm samimiyetimle bu gerçeği söylemek benim görevim'' dedi.

Bugünkü Yunanistan'ı 2004 yıllarındaki Yunanistan ile karşılaştırdığında acı çektiğini, üzüldüğünü ve öfkelendiğini, ancak her şeye rağmen mücadeleden vazgeçmediğini belirten Papandreu, mali krizle mücadelede, Yunanistan'ı iflastan kurtarmak için ''başkalarının günahlarını omuzuna aldığını'' ifade etti.

Papandreu, ''Biz Yunanlılar, hepimiz birlikte çok acı bir dönem yaşıyoruz. Geçen aylar içerisinde daha önce hiç bir başbakanın görmediği tahriklerle karşı karşıya kaldım. Hiç kimsenin bu çeşit ikilemler karşısında ve tarihi boyutlarda kararlar alma durumunda kalmasını dilemem. Ancak, herşeyi bırakıp mücadeleden kaçmak bir an bile aklımdan geçmedi'' diye konuştu.
''Memorandumun uygulanmasında beklenen başarının sağlanmamasıyla'' ilgili bir soru üzerine Papandreu, bunda ''AB içinde alınan yanlış kararların ve muhalefetin tutumunun etkili olduğunu'' belirtti.

Papandreu, ''Tüm bunlar, halkın büyük çoğunluğunda çabaların boşuna olduğu inancını oluşturarak, bir güvensizlik yarattı. Oysa, programın daha yarısına bile gelmedik. Ancak, ana muhalefet Yeni Demokrasi Partisi, yakın tarihimizde en zor dönemin yönetimini bize bıraktı ve maçı tribünden seyrederek eleştiri yapmayı seçti'' ifadelerini kullandı.
 

''Biz 'Atlas' değiliz''

Yunanistan'ın ve Avro Bölgesi'nin bugün karşı karşıya bulunduğu mali sorununun daha önce görülmemiş bir olay olduğunu vurgulayan Papandreu, Yunanistan'ın bu konuda üstüne düşen sorumluluğu aldığını, ancak Avrupa'nın da kendi içinde çözmesi gereken sorunları bulunduğunu bildirdi.

Papandreu, şunları kaydetti:
''Birçok kez tehlikeye girmiş olmamıza rağmen, hepimizin çabalarıyla uçuruma yuvarlanmamayı başardık. Şimdi daha kalıcı bir çözüm için mücadele ediyoruz. Ama bu kesinlikle her şey toz pembe olacak anlamına gelmez. Sorumluluklarımızı üstlendik. Ancak biz, tüm Avrupa'nın sorunlarını omuzlarına yüklenebilecek 'Atlas' değiliz. Ülkemizin geleceği doğrudan Avrupa'nın ve Avro Bölgesi'nin kaderiyle bağlantılıdır. Avrupa, eğer sorunlarını çözemezse, bunun sonuçları Avrupa'da hepimiz için tahmin edilemez boyutlarda olacaktır.''

Yunanistan'a verilecek yardım dilimiyle ilgili kararın alınacağı Avrupa Birliği Maliye Bakanları Toplantısı'ndan (ECOFIN) Atina'nın beklentilerinin neler olduğuna ilişkin soruya Papandreu, şu yanıtı verdi:
''Bu konudaki hedef Yunanistan'ın geleceğiyle ilgili belirsizliği sona erdirmek. AB zirvesinde tüm çabalarımızın hedefi ülkenin çıkarlarını ve ülkenin iflas etmesi durumunda gerçek bir felaket yaşayacak olan vatandaşların ezici çoğunluğunun çıkarını korumak. Sihirli çözümler vaat etmiyoruz. Mücadelemizdeki hedef, ülkenin geleceğiyle ilgili belirsizliğin sona erdirilmesidir. Geçmişle ilgili hesapları ayarladık. Yeni bir başlangıç yapıyoruz. Herkes bilsin ki, ülke tehlikede değil.''

Kathimeri gazetesinin bugünkü sayısında yayımlanan makalesinde de Papandreu, ülkenin değişikliklere ihtiyacı bulunduğunu vurgulayarak, ''Bunları bugün biz yapmazsak, ileride başkaları yapmak zorunda kalacak. Ancak bu arada, büyük bir fırsat yitirilmiş ve büyük bir milli felaket yaşanmış olacak. Ve biz buna izin vermeyeceğiz'' dedi.