Vücudunda 2 kiloluk kitleyle doğdu

Antalya'da vücudunda 2 kilogram ağırlığında kitleyle dünyaya gelen kız bebek, doğumundan 4 gün sonra geçirdiği operasyonla kötü huylu tümörden kurtuldu.

Vücudunda 2 kiloluk kitleyle doğdu
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 28.04.2013 - 06:20

Alanya'da yaşayan ve 8 aylık hamile olan Burcu Usul, ilçedeki doktor kontrolü sırasında, karnındaki bebeğin vücudunda 12 santimlik bir tümör olduğunu öğrendi. Eşi Emrah Usul ile Akdeniz Üniversitesi Hastanesine gelen Burcu Usul'un karnındaki bebekte yapılan incelemede, kitlenin, doğumsal kötü huylu tümör olduğu belirlendi.

Çift bebeklerini kaybetme endişesi yaşarken, anne adayı Burcu Usul, doğuma kadar doktor kontrolüne alındı. Usul, hamileliğinin 36. haftasında Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde sezaryenle doğum yaptı. Yaklaşık 2 kilogramlık bir kitleyle 4 kilo 115 gram olarak dünyaya gelen bebek, aynı gün Medical Park Antalya Hastanesi Yeni Doğan Yoğun Bakım Ünitesi'nde tedaviye alındı.

Ailesi tarafından, "cenneti müjdeleyen melek" anlamındaki "Buğlem" ismi konulan kız bebek, doğumundan 4 gün sonra, Çocuk Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Emel Oğuz'un gerçekleştirdiği yaklaşık 3,5 saat süren operasyonla kötü huylu tümöründen kurtuldu.

"Hastamız küçük ama kendisinden beklenmeyecek bir çaba gösterdi"

Opr. Dr. Emel Oğuz, gazetecilere yaptığı açıklamada, bebeğin ağırlığının yarısını tümörün oluşturduğunu söyledi. Tümörün yüzde 90'ının kalça bölgesinde, vücut dışında, yüzde 10'unun ise kalçasının iç bölgesinde idrar torbasının ve kalın bağırsağının arkasında tespit edildiğini belirten Oğuz, 32 haftalıkken 12 santimetre olarak tespit edilen tümörün doğuma kadar 29 santimetreye ulaştığını kaydetti.

Tümörün büyük bölümünün kötü huylu olduğuna işaret eden Oğuz, hastalığın Türkiye'de görülme sıklığının 4 binde bir olduğunu bildirdi.

Hastanın küçük, operasyonun ise tehlikeli oluşu nedeniyle ameliyat öncesi ciddi bir hazırlık yaptıklarını anlatan Oğuz, ameliyata 3 hemşire ile girdiklerini ve bir hemşirenin operasyon sırasında sadece kitleyi tuttuğunu kaydetti. Oğuz, normal şartlarda bir bebeğe bir kerede 40 mililitre kan verilebildiğini ancak Buğlem'e 250 mililitrelik kan verildiğini ifade etti.

Her şeye rağmen ameliyatta hiç bir olumsuzlukla karşılaşmadıklarını vurgulayan Oğuz, "Şanslıydık, ameliyat sırasında negatif koşullar gelişmedi, başarılı bir sonuç elde ettik. Hastamız küçük ama kendisinden beklenmeyecek bir çaba gösterdi" diye konuştu.

Oğuz, hastanın ameliyattan sonraki ilk 48 saat içinde kaybedilme riski olduğunu ancak hastayı 45. gününde sağlıklı şekilde taburcu ettiklerini dile getirdi.

Bebeğin vücudunda tümörlü hücre bırakmadıklarını, hastaya kemoterapi bile önermediklerini anlatan Opr. Dr. Oğuz, ameliyat sonrası oluşabilecek, bacaklarını hareket ettirememe, kakasını tutamama ve idrarını yapamama risklerinin de oluşmadığını vurguladı. Vücutta yeniden kitle oluşma ihtimali olduğunu söyleyen Oğuz, bu nedenle hastalığın 5 yıl takip gerektirdiğini bildirdi.

"32 haftalık bebeğime kıyamadım"

Tedavi süresince bebeğini kaybetme endişesi yaşayan anne Burcu Usul ise kitle görüldüğünde bebeğinin alınmasının teklif edildiğini ancak bunu kabul etmediklerini söyledi.

2 yaşında bir erkek çocuklarının daha olduğunu ve onda böyle bir rahatsızlıkla karşılaşmadıklarını dile getiren Burcu Usul, "Bu durumun hem bebeğimi hem de beni tehdit ettiğini belirten doktorum, bebeğin alınmasını önerdi ama 32 hafta boyunca taşıdığım bebeğime kıyamadık. Bu şekilde doğmasına karar verdik" dedi.

Doğru bir karar verdiklerine inandıklarını ifade eden Usul, doğumdan 45 gün sonra hastaneden sağlıklı şekilde taburcu olmanın sevincini yaşadıklarını anlattı.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon