Yargı-Sen kapatıldı

Ankara 15. İş Mahkemesi, Yargıçlar ve Savcılar Sendikasının (YARGI-SEN), kapatılmasına karar verdi.

Yargı-Sen kapatıldı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 28.07.2011 - 08:13

 Ankara 15. İş Mahkemesi, Yargıçlar ve Savcılar Sendikası'nın (YARGI-SEN) kapatılmasına karar verdi. YARGI-SEN karara itiraz edecek. YARGI-SEN Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, "Bu davanın açılması zaten nasıl bir sürecin bizi beklediğini önümüze koydu. Türkiye'de örgütlenemeyen, kendini ifade edemeyen hakkını aramayan bir yargının varlığı amaçlanıyor" dedi.

Hakimler ve savcılar tarafından kurulan YARGI-SEN, Ankara Valiliği'nin kapatılması istemiyle açtığı dava Ankara 15. İş Mahkemesi tarafından kabul edildi. Mahkeme, sendikanın kapatılmasına karar verdi.

Ankara Valiliği, Anayasa'nın sendika kurma hükümlerini düzenleyen 51'inci maddesine dikkat çekerek, Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'na göre, yüksek yargı organlarının başkanlarının, üyelerinin, hâkimlerin ve savcıların sendika kuramayacakları ve üye olamayacakları gerekçesiyle dava açtı. Davanın bugünkü karar duruşmasına YARGI-SEN'in Kurucu Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Hazine Avukatı, İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş, Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Erol Aras ve çok sayıda avukat katıldı. Duruşmada Ankara 15. İş Mahkemesi Hakimi Ali Şahin, tarafların davaya ilişkin son sözlerini sordu.

Sendikal haklarımız kısıtlanıyor

YARGI-SEN'in Kurucu Başkanı Eminağaoğlu, Türkiye'nin taraf olduğu uluslar arası sözleşmelere ve Anayasa'nın 90. maddesine atıfta bulunarak, "Açılan dava yersizdir. Davanın açılması dahi Türk Ceza Kanunu'nun sendikal hakların etkin kullanılmasına ilişkin olan maddeyi ihlal etmektedir" dedi. Anayasanın 90 maddesinde yapılan değişiklik uyarınca Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'ndaki kısıtlayıcı hükümlerin uygulanma kabiliyetinin kalmadığını belirten Eminağaoğlu, davanın reddini talep etti. Hazine Avukatı ise davanın kabul edilmesi talebinde bulundu. Tarafları dinleyen Ankara 15. İş Mahkemesi Hakimi Şahin ise Ankara Valiliği'nin açtığı davayı kabul ederek "YARGI-SEN"in kapatılmasına karar verdi.

Mahkeme etki altında da kalınmıştır

Duruşma sonrasında YARGI-SEN'in kapatılması kararını değerlendiren Eminağaoğlu,
"Bu davanın açılması zaten nasıl bir sürecin bizi beklediğini önümüze koydu" dedi. Türkiye'de örgütlenemeyen, kendini ifade edemeyen, hakkını aramayan bir yargının varlığının amaçlandığının savunan Eminağaoğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Böyle bir yargıdan adalet dağıtması bekleniyor. Bu tabloya biz yargıçlar ve savcılar seyirci kalmamak için sendikal örgütlenerek karşı koymak amacıyla yola çıktık. Önümüze tamamen bir siyasi baskıyı yansıtılırcasına bu dava açılarak çıkıldı. Süreçte YARGI-SEN'in yönetim kurulu üyeleri Ankara dışına atanarak, sendikanın etkin bir şekilde çalışması engellendi. HSYK'nın yapmış olduğu işlemler mahkemede bugünkü kararın yol göstericisi ve etkileyicisi niteliğinde işlemlerdir. Mahkeme bu yolla etki altında da alınmıştır."

Var olan tablodan çıkış için çözüm üretmesi gerekenlerin sivil toplum örgütleri olduğunu belirten Eminağaoğlu, karar duruşmasında siyasi partilerin YARGI-SEN'e destek vermemesine sitem etti. Eminağaoğlu, "Sendikaların burada olmaması demokrasi ortamında nasıl bir dağılmışlık içerisinde bulunduğumuzu ortaya koymaktadır. Hukuk mücadelesini sonuna kadar devam ettireceğiz. YARGI-SEN'in mücadelesi sadece bu örgütün kendi varlık mücadelesi değildir. Türkiye'de hukukun etkin üstün ve egemen olması için yapılan bir mücadeledir. Bu mücadelede sonuna kadar devam edilecektir" dedi. Sendikanın kapatılması kararına öncelikle iç hukuk yollarında temyiz edileceğini belirten Eminağaoğlu, karara karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve ILO süreçlerini de kullanacaklarını ifade etti.

Yargı bağımsızlığına indirilmiş bir darbedir

İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş ise "Yargı bağımsızlığı yargının örgütlenme özgürlüğüne sahip olduğu yerde vardır. Hukuk devleti örgütlenme özgürlüğünü koruyan kollayan bir devlettir. Yargıç ve savcıların bağımsız olarak örgütlenme özgürlüğü varsa o zaman onlar bağımsızdır. Yargı bağımsızlığına indirilmiş bir darbedir" dedi.
Ankara Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Erol Aras da verilen kararın hak arama hürriyetine indirilmiş ağır bir darbe olduğunu belirterek, "Hukukun üstünlüğü ve demokrasi konusunda yapılan mücadelenin aldığı büyük bir yenilgidir. Bizim yargıçlarımız ne yazık ki Anayasa'nın 90. maddesinde yapılan değişikliği bir türlü algılayamadılar. Uluslararası hukukun geçerliği olduğu gerçeğini bir türlü içselleştiremediler. Anayasa'daki sendikal örgütlenmenin önündeki engeller Anayasa'nın 90. maddesinde yapılan değişiklikle tamamen bertaraf edilmiştir" diye konuştu.

 

İlgili haberler için tıklayınız:


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon