Yazıcıoğlu komisyonu Pakdil'i dinledi

TBMM Araştırma Komisyonu, TBMM Başkanvekili ve Muhsin Yazıcıoğlu'nun kayınpederi Nevzat Pakdil ile THY Teknik A.Ş Tasarım Müdürü Kemal Yıllıkçı'yı dinledi.

Pakdil, kazanın duyulmasının ardından olayın başından sonuna tüm çalışmalara katıldığını anlattı. Çalışanların canla başla çalıştığını dile getiren Pakdil, milletvekillerinin sorularına da yanıt verdi.


Birinci gün herkes oradaydı ama

CHP Adana Milletvekili Tacidar Seyhan'ın, "Siz olay yerine gittiğiniz ilk gün orada kimler vardı, çalışmalara kimler katıldı, ilk gün çok az sayıda kişinin katıldığı doğru mu?..." şeklindeki sorularına Pakdil, "İlk gün dağ kumandaları sivil savunma ekipleri katılmadı. Birinci gün herkes oradaydı ama telekomünikasyonun işaret ettiği alana üç grup yollandı. Bunlar 20'şer kişilik gruplardı. Aramaya ise en fazla 27 kişi katıldı" yanıtını verdi.

Sivil savunma ekiplerinin arama çalışmalarına sonraki günlerde katıldığını anlatan Pakdil, birinci gün sivil savunma ekiplerini orada görmediğini söyledi.

Pakdil, arama çalışmalarında ciddi bir koordinasyon eksikliği olduğunu belirterek şöyle dedi:
"İşin sahibi belli değildi. Koordinasyonun başında kim vardı belli değildi. Herkes oradaydı ama görevleri kanunlarda net tanımlanmadığı için; koordinasyonda aksamalar oluyordu. Benim genel kanaatim daha kısa sürede sonuç alınabilirdi. Ve sonuçta köylülerin işaret ettiği yere çok geç ulaşıldı. Aynı gün çalışmalar koordineli yürütülseydi alan daraltılırdı."

Muhsin Yazıcıoğlu'nun cep telefonunun yanlışlıkla başka bir aileye verildiğini de belirten Pakdil, sonradan telefonun kendisine iade edildiğini, kaybolan çanta ile ilgili de bilgisi olmadığını söyledi.

THY Temsilcisi Kemal Yıllıkçı da komisyona, kara kutunun gelmesi halinde kazanın oluş nedenini bulabileceklerini anlattı. Teknik konularda milletvekillerinin sorularını da yanıtlayan Yıllıkçı, kazanın oluş nedeni ve ulaşım nedenlerinin önemli vurgular olduğuna işaret etti.

MHP'li Hasan Özdemir'de kazanın "terör" boyutunun araştırılması teklifini getirdi. Özdemir yurtdışında kendi başından geçen bir olayı örnek göstererek, "DHKP-C'nin hedefindeydim. Bana eylem koydular ve kaburgamı kırdılar. Bu kazanın terör boyutu araştırılsın" diye anlattı.

Özdemir, Muhsin Yazıcıoğlu'nun da kaburgalarının kırıldığını hatırlatarak, bunun bir "terör" olayı olabileceği endişesini dile getirdi.