Yıldırım'ın savunması yarına kaldı

''Futbolda şike'' davasının tutuklu sanığı Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, ek savunmasını yarın yapacak.

Yıldırım'ın savunması yarına kaldı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 29.03.2012 - 08:35

Çağlayan'daki özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuksuz sanıkların savunmalarının bitmesinin ardından salonda hazır olan bazı tanıkların dinlenilmesine geçildi.

Tanık Osman Çırak, Giresunspor Kulübü'nün eski başkanlarından olduğunu belirterek, son seçim arifesinde Hakan Karaahmet'in de kulüp başkanlığına aday olduğunu söyledi. Karaahmet ile bu süreçte herhangi bir husumetlerinin olmadığını anlatan Çırak, Karaahmet'in yerel basında aleyhinde hakaretlere varan beyanlarda bulunduğunu kaydetti.

''Olgun Peker ve yanındaki şahıslar tarafından herhangi bir baskıya maruz kalmadım. Ancak futbolculara baskı yapıldı ve taciz edildi. Bunları kimin yaptığını bilmiyorum'' diyen Çırak, şunları söyledi:

''Bizim maç arifesinde gece saatlerinde, futbolcu arkadaşlarımız, dışarıdan bağırma yoluyla sesli taciz edildiğini duydum. Emniyetle görüştüm, 'kötü oynuyorsunuz, başarısızsınız, netice alamıyorsunuz' diye taciz edilmişler. Ne dediklerini bilmiyorum, emniyet kayıtlarında olması lazım.''

Tutuklu sanık Sami Dinç avukatının, ''Fezlekede, 'bir polisle gayri resmi bir şekilde görüşmeden sonra, bu soruşturmanın başladığı' yazıyor. Bu polisi tanıyor musunuz?'' diye sorması üzerine Çırak, böyle bir polisi tanımadığını söyledi.

''İstanbul'da bir kafede spor adamlarının da bulunduğu bir ortamda konuşmuştum. Burada 'Giresunspor da işler iyi gitmiyor. Baskı görüyorum' demiştim'' demesi üzerine Dinç'in avukatı ''Bahsettiğin spor adamları kim? Tanıyor musun'' diye sordu. Çırak da tanımadığını söyledi.

Bunun üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Ekinci, ''Kapalı konuşuyorsun, daha açık konuşabilirsin, kimse senin kılına zarar veremez, korkuyor musunuz?'' şeklindeki sorusuna Çırak, ''Korkmuyorum ama benim iki tane yöneticim darp edildi ve davacı olamadılar. Bu yüzden daha önce 'Giresun çetelere teslim oldu. Savcılar da eksik kalıyor bu konuda' demiştim'' yanıtını verdi.

Tutuklu sanıkların ek savunmaları

Daha sonra tanıklar Efe Kalaycıoğlu ve Gülcan Şahin'in dinlendiği duruşmada, tutuklu sanıklardan ek savunma yapmak isteyenlere söz verildi.

Tutuklu sanık Haldun Şenman da TFF'de aktif olarak görev aldığını dile getirerek, ''İnsanlar neyle kaç yılla suçlandıklarını bilmiyorlar. Bir takım adamların söylediği yalanlar, benim doğrularımmış gibi gösteriliyor'' dedi.

Şenman, 271 gündür tutuklu olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti: ''Yemekte sınav sorularıyla ilgili bir konuşmamız olmadı. Özden Aslan ve Olgun Peker'e sınav belgelerini ben göndermedim. Ek klasörlerde ne fotoğraflarım var, ne gizli saklı işlerim var. Ne parası götürmüşler bileyim. En azından yattığım 271 güne değsin. Tahliye ve beraatımı talep ediyorum.''

Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüsle suçlandığını ancak kendisinin menajerlik sınavına girmediğini ifade eden Şenman, ''TFF'deki tüm görevlerimden 2009 yılında ayrıldım. Aracılıkla yargılanıyorum. Sınav sorularının çalındığı tarihlerde ben yurt dışındaydım. Soruları hiç görmedim. Kimler arasında aracılılık ettiğimi anlamıyorum'' dedi.

Tutuklu sanık Talat Emre Koçak da silahlı bir suç örgütüne yardımda bulunduğunun iddia edildiğini anlatarak, ''İddianamenin 120. sayfasında, Olgun Peker'in soruları benim üzerimden almadığı başka bir şekilde kendisine ulaştığı söyleniyor. Evrakta sahtecilik suçunu işlediğim iddia ediliyor. Bu hususta herhangi bir delil yoktur. Ben bu diplomayı ne gördüm, ne hazırlattım'' diye konuştu.
 

''Tek görüştüğüm insan Ömer Ülkü'dür"

Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda faaliyet gösteren İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, Aziz Yıldırım, Olgun Peker, İlhan Ekşioğlu ve Tamer Yelkovan'ın da aralarında bulunduğu 16 tutuklu sanık katıldı. Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, eski futbolcu Cemil Turan, Alaeddin Yıldırım, Faruk Yaşar, Serkan Acar, Mehmet Yenice, Beşir Acar, Yavuz Ağırgöl ve Ömer Ülkü'nün de aralarında bulunduğu 15 tutuksuz sanık da duruşmada hazır bulundu.

Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Mersin İdman Yurdu Asbaşkanı Beşir Acar, kesinlikle şike yapmadığını öne sürerek, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi. Dava konusu suçlamalara ilişkin hiçbir kulüp yöneticisi ya da başkanıyla görüşmediğini belirten Acar, ''Tek görüştüğüm insan Ömer Ülkü'dür. Onunla da uçakta tesadüfen tanıştık'' dedi.

Futbolcu transfer işleri yapan sanık

Tutuksuz sanık Yavuz Ağırgöl de savunmasına, ''Olmayan bir örgüte üye olmamdan ve olmayan şikeden söz edilemez'' diyerek başladı.

Suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Ağırgöl, ''Fenerbahçe'de 1970 yılından beri futbolcu transfer işleri yapıyorum. Bana 'Kahveci Yavuz' derler. Rıdvan Dilmen, Cemil Turan, Oğuz Çetin, Aykut Kocaman bunların hepsini ben transfer etmek için getiriyordum. Otelde saklıyordum. İmza günü kulübe getiriyordum. Beşiktaş ve Galatasaray'dan saklıyordum. Hatta Hakan Şükür'ü de transfer edecektik, saklıyordum ama ben otelden ayrıldığım için otelden gitmiş. Eğer işim çıkmasaydı Hakan Şükür de Fenerbahçe de oynayacaktı. Kimseyi zorla getirmedim, hepsi isteyerek geldi'' ifadelerini kullandı.

Mahkeme Heyeti Başkanı Mehmet Ekinci'nin, ''Hakan Şükür Fenerbahçe'de olabilirdi yani öyle mi?'' diye sorması üzerine Ağırgöl, ''Ben gitmeseydim o bizdeydi'' yanıtını verdi. Bunun üzerine Ekinci'nin, ''Kabahatin var o zaman'' demesi üzerine salonda gülüşmeler yaşandı.

Hakkındaki suçlamalarla ilgili ''Öyle yasal olmayan şeylerle işim olmaz'' diyen Ağırgöl, beraatını talep etti.

Duruşmaya, sanıkların savunmasının alınmasıyla devam ediliyor. Bu arada, duruşma nedeniyle İstanbul Adalet Sarayı'nın içinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Salona önceki duruşmalarda olduğu gibi sadece ana bloktan giriş sağlandı. Salona giden diğer koridor ve geçişler güvenlik gerekçesiyle kapatılırken, asansörlerin de bu katta durması engellendi.

Yıldırım'ın savunması yarına kaldı

Özel yetkili İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada ek savunma yapan tutuklu sanık Sami Dinç, iddianamede sürekli olarak telefon tapeleriyle suçlandığını öne sürdü.

Tapelerdeki konuşmalarına değinen Dinç, ''Tapelerde 'müvekkil' dememde ne sakınca var anlamış değilim. Ben avukatım, kaldı ki telefonla görüştüğümüz ve aynı zamanda bu davanın da sanığı olan Sezer Öztürk, 2009'dan beri müvekkilimdir. Suçlandığım tape de onunla ilgilidir'' dedi.

Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci'nin, ''Neden cep telefonunda konuşurken 'sonra konuşalım, yüz yüze görüşelim' gibi ibareler kullanıyorsun? Daha çok sabit hattan konuşalım' diyorsun. Neden?'' diye sorması üzerine Dinç, ''2004'ten beri futbol dünyasındayım. Hal böyle olunca da bazı transfer görüşmelerine giriyorum. Görüşmeler basına sızıyor ve genellikle avukatlar suçlu olur, nedense yöneticiler hiç suçlu olmaz. Cep telefonundan bu nedenle hep rahatsızdım'' cevabını verdi.

İddianamede, sanıklardan Şekip Mosturoğlu ile görüşmesinin suçmuş gibi gösterildiğini öne süren Dinç, Mosturoğlu'nun spor dünyasında önemli bir meslektaşı olduğunu ve kendisiyle iş gereği görüştüğünü söyledi.

Sanık avukatı salondan çıktı

Hiçbir yasa dışı örgüte üye olmadığını savunan Dinç, beraatini talep etti.

Sanık Dinç'in ek savunmasını tamamlamasının ardından söz alan avukatı Aynur Tuncel savunma yaptı.

Mahkeme Başkanı Ekinci, Tuncel savunma yaptığı sırada birkaç kez sözünü kesen bir kısım sanıkların avukatı Ali Rıza Dizdar'ı uyararak, ''Salondan çıkartayım mı?'' diye sordu.

Bunun üzerine avukat Dizdar, ''Ben bir süreliğine çıkıp sakinleşeyim'' diyerek salondan çıktı.

Tuncel'in savunmasının ardından Mahkeme Başkanı Ekinci, sanıklara hitaben ''Ek savunma yapmak isteyen var mı?'' diye sordu. Bunun üzerine Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, ''Başkanım, ben yaparım ama iki saat sürer'' dedi.

Ekinci'nin ''Olsun, yarın da devam ederiz'' demesi üzerine Yıldırım, ''Ben yarım saatte tamamlayamam. Havaya girdiğim zaman devam etmek isterim'' diye konuştu.

Duruşma, tutuklu sanıklardan Hakan Karaahmet'in ek savunmasıyla devam ediyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon