‘Yüreğimin diğer yarısı da gitti’

Ankara Gazi Üniversitesi Sanat Tasarım Fakültesi Tekstil Tasarımı bölümü öğrencisi Şule Çet, yanında çalıştığı Çağatay A. ile 28 Mayıs tarihinde buluştuğu plazanın 20. katındaki ofisten gece saat 04.00’da “şüpheli bir şekilde” düşerek hayatını kaybetti. Çet’in ölümüne ilişkin kuşkular sürerken ortaya çıkan otopsi raporu soruşturmanın seyrini değiştirdi. Raporda, Çet’in ölümünden önce ters ilişkiye zorlandığına dair bulgular yer alırken, Çet’in kanında “Uyumayı tetikleyen uyarıcı madde” bulundu. Tırnağındaki DNA bulgularının ise Çağatay A’ya ait olduğu ortaya çıktı. Şule Çet’in babası İsmail Çet, kızının ölümünün ardından yıkıldığını söyledi.

Yetim kaldı

Çet, “Şule annesini 13 yaşındayken mide kanserinden kaybetti. Yetim kaldı. Yüreğimin bir yarısı gitmişti. Şule ile diğer yarısı da gitti. Otopsi raporunun açıklanmasıyla daha da kötüleştim. Yaşananlar çok vahim. Tek isteğim kızıma bunu yapanın hak ettiği cezayı alması” dedi.

Dayanılmaz acı

Kızının çok iyi kalpli ve karakterli bir insan olduğunu aktaran baba Çet, kızının ölüm haberini polislerden gelen telefonla aldıklarını söyledi. Yaşadıklarının dayanılmaz bir acı olduğunu belirten Çet, “İki çocuğum vardı. Onları kamuda çalışarak büyüttüm. Şule annesini kaybedince tüm annesini kaybeden çocuklar gibi çok üzüldü. Ona annesizliğini hissettirmemeye çalıştık. Ben ve abisi sürekli onun yanında olduk. Çok akıllı bir çocuktu. Derslerinde başarılıydı. Bizim sözümüzden hiç çıkmazdı. Asi bir çocuk değildi. Kitap okumayı, yeni bir şeyler tasarlamayı çok severdi. Kendi sevdiği alanda okumak için Gazi Üniversitesi’ne gitti” diye konuştu.

‘İntihar etti’ dediler

Çet’in ölümünün ardından bir numaralı şüpheli olarak 2 kez gözaltına alınan ve her ikisinde de Adli Kontrol Şartı ile serbest kalan Çağatay A., ifadesinde Çet’in camdan atlayarak intihar ettiğini öne sürmüştü.

Çağatay A. ifadesinde, “Kendisine engel olmaya çalıştım, atlarken tutmaya çalıştım ama başaramadım. Atlamasın diye tutuğum sırada parmaklarımda sıyrıklar oluştu. Abi-kardeş ilişkimiz vardı. ‘Yaşamak istemiyorum’ diyerek atladı” demişti. Çet’in öldüğü sırada plazadaki ofiste Çağatay A’nın dışında B.A’nın da bulunduğu ortaya çıkmıştı. B.A. ise ifadesinde başka odada olduğunu, neler yaşandığını bilmediğini söylemişti.