Kadir Serkan Selçuk’tan ‘Ayrık Otu-Mümin Karaoğlu İle Söyleşi’

Ayrık Otu (Toplumsal Bilinç Yayınları); 27 Mayıs’ı, 12 Mart’ı, 12 Eylül’ü yaşamış, bu darbelerin çilesini çekmiş, mağdurların da avukatlığını üstlenmiş, Samsunlu avukat ve bir 68’li olan Mümin Karaoğlu’nun anılarının yanı sıra yakın siyasi tarihi de ortaya koyan bir nehir söyleşi.

Kadir Serkan Selçuk’tan ‘Ayrık Otu-Mümin Karaoğlu İle Söyleşi’
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 12.10.2022 - 00:01

İstanbul Hukuk Fakültesi mezunu olan ve gençlik yıllarından itibaren politik bir tavır sergileyen Mümin Karaoğlu, Kadir Serkan Selçuk’a verdiği nehir söyleşide, mücadele ile geçen yaşamından önemli kesitler sunuyor. 27 Mayıs’ı, 12 Mart’ı, 12 Eylül’ü yaşayan, bu darbelerin çilesini çeken, mağdurların da avukatlığını üstlenen Karaoğlu, geçmişe yönelik değerlendirmeleriyle de dikkat çekiyor. Mahir Çayan, Deniz Gezmiş, Harun Karadeniz gibi dönemin gençlik önderleri ile yakın ilişkileri bulunan Karaoğlu, o döneme yönelik eleştirilerini de sakınmadan ifade ediyor.

Karaoğlu; işçi sınıfı adına örgütlendiklerini ve her ne yapıyorlarsa sınıf adına, halk adına yaptıklarını söyleyen dönemin naif devrimcilerinin aslında sınıftan da halktan da kopuk olduklarını vurguluyor. 12 Mart’tan sonra 12 Eylül’e giden süreçte ise egemenlerle olan mücadelenin yerini sokaklarda faşistlerle köşe kapmacanın aldığına işaret ederek hem eleştiri hem de öz eleştiride bulunuyor.

DEVRİMCİ HAREKET VE İŞÇİLER

1960’lardan bugüne “devrimci mahalle”, “kırlardan şehirlere”, “şehirlerden kırlara” her yolu denedi ama Sosyalizmin bizzat dayanması gereken sınıfa dayanmadı, sınıfa hep ikameci yaklaşıldı. Mümin Karaoğlu, işçiyi mücadeleye katmamanın devrimci hareket için en büyük sorun olduğunu anlatıyor; “Sorulsa, hemen her grup / fraksiyon / oluşum işçi sınıfıyla birlikte hareket ettiğini söyler ama işçiye ulaşmak için de hiçbir çaba sarf etmediğini görüyoruz ve artık biliyoruz”.

Karaoğlu, TİP’te ilk ayrılıkların güler yüzlü sosyalizm ile ceberrut düşünce arasında geliştiğini, gençlerin daha çok okuması ve daha geniş düşünmesiyle bu ayrımın büyüdüğünü, işkencelere “şef”lerin direnemediğini ama işçilerin başı dik çıktığını, tüm bunların iyi sorgulanması, irdelenmesi ve anlaşılması gerektiğini de yazıyor.

Bir döneme tanıklık eden Mümin Karaoğlu’nun yaşam tecrübesiyle yoğrulmuş cümleleri ön yargıları yıkıyor, öz eleştirinin güzelliğini gözler önüne seriyor…

Ayrık Otu - Mümin Karaoğlu İle Söyleşi / Kadir Serkan Selçuk / Toplumsal Bilinç Yayınları / 176 s.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon