Kovboylar huzursuz olmuş! - Mahmut Şenol
ABD-Kanada sınırındaki Montana ve Alberta’nın kovboyları, Rodeo yarışmaları ve “lasso”ları ile meşhurdur. Fakat son zamanlarda kovboylar huzursuz, buralardan Rusya’ya göç ediyorlar.
Kovboyluğun alametifarikası dörtnala giden at üzerinde kementi ustaca çevirip fırlattıktan sonra alıp başını giden sığırın boynuna geçirmektir. Amerikan Western filmlerinden hatırlarsınız, kovboy kementi (ipi) sallar sallar, firar etmekte olan boğanın boynuna büyük bir maharetle takıverir.
Bu iplere “lasso” diyor kovboylar. En uzunu 30 metre. Otuz metreye fırlatan kovboya “Hurraaa!” diye şapka çıkarıyorlar. Akşam olup karanlık bastırdığında sığırları ahıra sokan kovboylar ateş yakıp toplanıyor, o gün kim hangi kemendi nasıl fırlattı, onu konuşuyorlar. Böyledir zaten, her meslek erbabı yaptığı işi övünçle anlatır. Hırsız bile yaptığını güzel anlatmazsa çatlar.
RUSYA’YA GÖÇÜYORLAR
ABD-Kanada sınırındaki Montana ve Alberta’nın kovboyları, Rodeo yarışmaları ve “lasso”ları ile meşhurdur. Fakat son zamanlarda kovboylar huzursuz, buralardan Rusya’ya göç ediyorlar.
Sabahtan akşama kadar at sırtında olan sığır sürüsünün çobanlarına ödenen ücretin iki misli verilince Kanada ve ABD’den Rusya’ya kovboy göçü başladı. Kovboyun ABD’de saat ücreti 25 dolar, Kanada’da ise 30 dolar.
“Kızını vereceksen doktora-mühendise ver!” sözünün buradaki karşılığı, “Suzi’yi kovboya ver!” olmalı, iyi para kazanıyorlar. Sağlık ve emeklilik haklarına yapılan düzenlemeler sonrası kovboyluk gözde iş. Sendikaları, meslek örgütleri de var. Rusya’daki sığır üreticisi şirketler 50-60 papeli bastırınca kovboylar adresi değiştirdi. Üstelik Rusya’da hayat ucuz, tasarruf söz konusu.
Rusya, Sibirya düzlüklerine kadar uzanan bereketli topraklarında sığır yetiştiriciliğine son yirmi yılda yatırım yapmaya başlayınca farkına vardı ki kovboyları eksik! Rus çobanlara kovboyluğu öğretmeleri gerekiyor çünkü kovboyluk bir kültür. Canlı büyükbaş hayvancılık sektörüne 1995’ten bu yana yatırım yapan Miratorg adındaki şirketin bugün yarım milyona yakın sığırı var. Bunca hayvanı ahırda tutamazsın, çayırlara salmak lazım. Fakat sorun şu ki bu hayvanları doru atların üzerinde sabahtan akşama kovalayacak, söz dinletip hizaya sokacak, yola getirip sürükleyecek kovboylar da lazım. Miratorg, Rusya’nın en büyüklerinden biri. Daha pek çokları var ve hepsi Kanada-ABD kovboyları peşinde. Bunlardan biri, Montana doğumlu Shawn Weekes; kovboyun âlâsı. İki yıldır Rusya steplerinde sığırlara kement sallıyor. Kovboy Shawn, “Çocukluğumda tek oyuncağım elimdeki lasso idi” diyor. “Bir kovboyun atının terkisinde her cins hayvana göre farklı lasso olmalı; danaya incecik, ineğe ayrı, boğaya daha sert” diye anlatıyor. Montanalı kovboyun işi, Rus gençlerine meslek sırrını öğretmek. Şimdiye kadar aralarında kadınların da olduğu bine yakın Rus gencini kovboy yapmış. Kovboyluğun mahareti boğayı zapt etme becerisinde. Bunun sergilendiği rodeo oyununu Rusya’ya taşıyan da Shawn ve arkadaşları. Şimdi Rus kovboylar rodeoya çıkıyor, lasso sallıyor.
Bu lasso’yu kullanmak da öyle kolay iş değil, hayvan yere yuvarlanabilir, yaralanabilir, dahası ön bacak kemikleri kırılabilir. Dolayısıyla boğaya zarar vermeden ip sallayıp onu durdurmak her babayiğidin işi değil.
Moskova’daki lüks restoranlarda bir porsiyon bifteğin 75-100 ABD Doları’na servis edildiği hesaba alınırsa Rus kovboylarına ödenen saat ücreti hiçbir şey değil. Öyle ya da böyle, kovboyluk Rusya’ya sirayet etti. Bu arada Rus kovboylarına Asya’nın Türk halklarından “Cossaks-Kazaklar” dendiğini de eklemek lazım.
ÜCRET ETKENİ
Kovboylarını elinden kaçıran Kuzey Amerika’nın çayırlarına dönersek eksilen kovboylar yerine yenisini koymak hem zamana hem de özendirici ücretlere bağlı. Fakat Kanada’da henüz bir porsiyon bifteğin fiyatı Moskova’dakiyle yarışamıyor; ortalama porsiyon fiyatı en lüks lokantada 30-40 dolar. Haliyle Kanada’nın en büyük kovboy sendikası tedirgin, ABD’dekiler telaşlı.
Birden, MFÖ’nün (Mazhar-Fuat-Özkan) 1985 yapımı albümlerinde hit olan “Kovboylar huzursuz olmuş, NY Sokaklarında” şarkısı aklıma takılmaz mı! 40 yıl evvel buraya Liverpool’dan göç etmiş komşum Mr. Harold’a şarkıyı dinlettim, İngilizceye de çevirdim. Pek beğendi. MFÖ albümünün kapağında “Peki peki, anladık!” şarkısı vardı. Onu da dinlettim ama Mr. Harold şarkıdaki kinayeyi anlayamadı. İngiliz biraz da böyledir, anladığı kadarıyla idare etmesini bilir.
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Emekliye iyi haber yok!
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- 350 bin 757 kez 'yazı-tura' atıldı... Sonuç şaşırttı!
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'