Saldırıya uğrayan gazeteci Sinan Aygül: Karşılık versem öldüreceklerdi!
AKP'li Tatvan Belediyesi'ne ilişkin "yolsuzluk" haberi yapmasının ardından Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani'nin koruma polisi Yücel Baysal ve bir başka polis memuru Engin Kaplan tarafından saldırıya uğrayan Gazeteci Sinan Aygül, Cumhuriyet TV'de İrem Karataş'ın sunduğu Gündem Özel programına konuk oldu. Aygül, "Uğruna saldırıya uğradığım ihaleyi iptal ettiler, Mehmet Emin Geylani benimle konuşmadı yalan söylüyor" dedi.
Gazeteci Sinan Aygül, 17 Haziran'da Tatvan'da aracına doğru ilerlerken iki polisin saldırısına uğradı. AKP'li Tatvan Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani'nin koruma polisi Yücel Baysal ve Engin Kaplan'ın saldırısına uğrayan Aygül, yaralanarak hastaneye kaldırıldı.
Saldırının Gazeteci Sinan Aygül'ün belediye ile ilgili "yolsuzluk" haberinin ardından gerçekleşmesi dikkat çekti. Belediye Başkanı Geylani'nin sosyal medya hesabından saldırıyı "kişisel husumet" olarak tanımlaması üzerine Aygül, saldırıya ilişkin görüntüleri paylaştı. Söz konusu video kaydında saldırgan Yücel Baysal, Sinan Aygül'e bir cisim ile vururken Engin Kaplan'ın olay yerine yaklaşanları silahı ile engellediği görüldü.
Konuya ilişkin başlatılan soruşturmada Yücel Baysal ve Engin Kaplan tutuklandı.
"UĞRUNA SALDIRIYA UĞRADIĞIM İHALEYİ İPTAL ETTİLER"
Yaptığı yolsuzluk haberinin ayrıntılarını Cumhuriyet TV'de anlatan Aygül, "Uzun yıllardır yolsuzluk haberleri yapıyorum. Hakkımda sayısız dava açıldı, gözaltına alındım, tutuklandım. En son Tatvan Belediyesi'nin elinde kalan değerli bir arazinin, Geylani tarafından peşkeş çekileceğini iddia etmiştim. Henüz ilan yoktu, sonra ilan açıldı. Usülün böyle olmadığını yazdım. On firma teminat yatırıyor ancak ihale öncesi yedi firma ihaleye girmedi ve rekabet koşulları oluşmadı. Kamunun zarara uğratıldığını ve iptal edilmesi gerektiğini söyledim. Sonra bu çirkin saldırı gerçekleşti. Uğruna bana saldırdıkları ihale de birkaç saat önce iptal edildi. Değerli bir arazinin rant çetelerine peşkeş çekilmesi söz konusuydu" ifadelerini kullandı.
SALDIRIYA BELEDİYE ARACIYLA GELDİLER İDDİASI!
Yaşadığı saldırının ayrıntılarını anlatan Aygül, "Diş polikliniğinden çıkmıştım ve zar zor yürüyordum. Aracıma ilerlerken beni bekleyen Yücel Baysal ve Engin Kaplan, bu kişilerden biri Geylani'nin ablasının oğlu diğeri ise ablasının damadı, Belediye Fen İşleri Müdürlüğü'ne ait bir araç beni bekliyordu. Belediye'ye ait bu araçta öğrendiğime göre Geylani'nin yeğeni ve Fen İşleri Müdürü aynı zamanda saldırganın amcasının oğlu İskender Baysal oturuyormuş. Yücel Baysal arkamdan saldırdı ve saldırı devam etti. Polis memuru ise etraftakilere zaman zaman silahını ve kimliğini göstererek 'Yaklaşmayın ben polisim' diyordu. Hatta ayırmaya çalışan birisini boynundan sürükledi, bu kişi de sonradan gelerek şikayetçi oldu" dedi.
"BENİ ÖLDÜRECEKLERDİ"
Aygül, "Ben gafil avlanmasaydım ve karşılık verseydim muhtemelen polis memuru beni öldürürdü. Normal şartlarda karşılaşsaydık beni öldüreceklerdi. Bilerek tenha bir yer seçmişler. Bundan iki yıl kadar önce aynı ekip bir esnafa saldırarak darbetmiş ve şikayetini geri çektirmiş. Aynı benim olayımda olduğu gibi o zaman da 'Şahıs cumhurbaşkanına hakaret etti dayanamadık' demişler. Bana yaptıkları saldırının ardından da bu yönde ifade verdiler" iddialarında bulundu.
"GEYLANİ AKP GENEL MERKEZİNE ÇAĞRILIP FIRÇALANMIŞ"
Aygül, "Azmettirici Belediye Başkanı Geylani'dir" dedi ve şöyle devam etti, "Bu organize bir iş. Bunun arkasında en az belediye başkanı olmak üzere azmettiriciler var. Çünkü bu pervasızlık hayra alamet değil. Bir polis memurunun kendi hayatını karartacağını bile bile bu eylemin içine girmesi hayatın olağan akışına aykırı bir durum. Aldığım bir duyuma göre yazdığım son haberden sonra Geylani, AKP Genel Merkezi'ne çağrılmış ve çok ciddi fırça yemiş, oyları düşürmesi sebebiyle, zaten çok tepki gösterilen bir isim. Bana saldıranları hiçbir şekilde tanımıyorum. Arkadaki girift durum adli soruşturma sonucunda ortaya çıkmasa da ben araştırıp çıkaracağım."
"YALAN SÖYLÜYOR GEYLANİ İLE GÖRÜŞMEDİM"
Tatvan Belediye Başkanı Geylani'nin sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalara yanıt veren Aygül, "Başından beri panik havasıyla çelişkili açıklamalar yapıyor. Beni arayıp görüştüğünü söylüyor ancak yalan, ben telefona çıkmadım. Başkanın aradığını gören bir kadın meslektaşım telefonu açarak kendisini terslemiş. Sonra da bunu 'Eşiyle konuştum' şeklinde lanse etmiş. Belediye başkan yardımcılarını gönderdiğini ve sorun olmadığını söylemiş bu da doğru değil. Kendisini tehdit ettiğim de doğru değil" açıklamalarında bulundu.
MESLEKTAŞLARINA SİTEM ETTİ!
Meslektaşlarına sitem eden Aygül, "Kentten ve ülkeden pek çok kişi, siyasetçi geçmiş olsun mesajları yolladı. Bunlara AKP'li üst düzey yöneticiler de dahil. Öte yandan bir trol saldırısı da var özellikle yandaş medyada. Komik gelecek görüntüler ortada olmasına rağmen neredeyse onları mağdur beni saldırgan ilan edecekler. Ne yazık ki yandaş bile olsa bu haberleri yapan bizim meslektaşlarımız, bu durum çok üzücü" şeklinde konuştu.
MÜCADELENİN NEFERLERİ GAZETECİLER!
Yaşadığı saldırıyı basın özgürlüğü kapsamında değerlendiren Aygül sözlerine şu ifadelerle son verdi:
"Totaliterleşmek isteyen, hırsızlık, yolsuzluk yapan otoritelerin ilk saldırısı basın ve ifade özgürlüğüne olur. Biz son yirmi yıldır bu cendereyi yoğun yaşıyoruz. Baskının düzeyi ne olursa olsun, sokak ortasında linç edilmek, öldürülmek... Bu ülke bunların hepsini yaşadı, biz böyle bir gelenekten geliyoruz. Hakikatin peşinden koşmayı bırakmadık, bırakmayacağız, biz düşersek bizden sonrakiler de bırakmayacak. İyiyle kötünün, doğruyla yanlışın mücadelesinin en ön safında savaşan neferleri gazetecilerdir. Geleceğin mesleğimiz açısından aydınlık olmasını ümit ediyorum ancak tablo kötü olsa bile geri adım atmayacağız."
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 6 asker şehit olmuştu
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- ‘Toprak bütünlüğü’ masalı ve Suriye: İmkânsız bir ülke