Sivas Katliamı'nda hayatını kaybedenler Ankara'da anıldı

Sivas Madımak Otel’de 2 Temmuz 1993’te yaşanan katliamda hayatını kaybeden 33 aydın, gazeteci ve çocuk bugün Ankara Anıt Park’ta anıldı. Anmaya gelen demokratik kitle örgütleri ve siyasi parti temsilcileri, Anıt Park’a "Sivas'ı unutma, unutturma" sloganları atarak yürüdü.

Polis ile kitle arasında kısa süre gerginlik çıktı, polis önce kitlenin Beşevler metro önünde toplanarak yürümesini engelledi ve onları Anıt Park’a yakın bir alana yönlendirdi. Ardında da polis, kitleyi trafiği engellediği iddiası ile kaldırımdan yürütmeye çalıştı. Kitle ise bir süre yolda yürüdükten sonra Anıt Park’a geçti. Hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının taşındığı yürüyüşün ardından miting yapıldı.

Anmaya CHP, HDP, Emek Partisi (EMEP), Sol Parti, Türkiye İşçi Partisi (TİP), Halkevleri, SEP, Devrimci Parti, EHP, Alevi Bektaşi Federasyonu, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Kızılırmak Yerel Dernekler Federasyonu, Devrimci 78'liler Federasyonu, KESK, TMMOB, Ankara Dersimliler Derneği ve demokratik kitle örgütü katıldı. Anma etkinliği, konser ve semah gösterisi ile sona erdi.

“SİVAS’I UNUTMA, UNUTMAYACAĞIZ”

Anmada konuşan Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Nurullah Esat Ünsal, şunları söyledi:

“Aydınların, gazetecilerin, yazarların ve öğrencilerin bulunduğu 33 canımızı yitirdik. Sivas’ta 2 Temmuz 1993’te şehrin cadde ve sokaklarını saatlerce süren linç saldırılarını hazırlayan faşist saldırganlar burjuva basınının öne çıkardığı, partilerin sözcülerinin dillerine ‘ağır tahrik’ vardı safsatasıyla alay edercesine, oysa daha öncesinden deneyimlediğimiz bu olayların tekrarı Maraş, Çorum ve Sivas Ali Baba mahallesinde yaşanmıştır. Biliyoruz ki egemen güçlerin himayesi altında tertiplenen arka plan hazırlığı olan siyasal İslamcı odakların kullandığı tetikçiler tarafından yapılmıştır. 29. yılında zaman aşımı süresi yaklaşmaktadır. İnsanlık suçlarının zaman aşımı olmaz ve olmamalıdır. İktidar zamanının katillerini belediyelerde çalıştırmış, katillerin avukatları ise adeta ödüllendirilmiş, milletvekili olmuş genel müdür olmuşlardır. Sivas’ı unutma, unutmayacağız. Sivas’ın ışığı hiç sönmeyecek.”

“SADECE BİZİ BU ALANA SIKIŞTIRDIKLARI İÇİN BİR DAKİKA ISLIK VE ALKIŞLARLA PROTESTO İSTİYORUM”

Sivas Katliamında hayatını kaybeden Gülsüm Karababa'nın kardeşi Nilgün Karababa da şöyle konuştu:

“Şu an küçücük bir alana bizi sıkıştırmaları 100 metrelik yolu bile yürütmemeleri aslında bizden ne kadar korktukları mı acaba demek lazım. Ya da bizim yeteri kadar ses çıkartmadığımız mı? Dün hazırlanırken daha duygusal bir konuşma yapmayı düşünüyordum ama bugün öyle bir konuşma yapmayı düşünmüyorum çünkü 29 yıldır hepimiz de takip ediyoruz, zaten ölümlerini kameralardan izleyerek takip ettik. Onun için ben sizden şu anda sadece bizi bu alana sıkıştırdıkları için bir dakika ıslık ve alkışlarla protesto istiyorum.”

“BİZ ALEVİLER, BİZ KIZILBAŞLAR, BİZ BEKTAŞİLER EN İYİ ÖLÜMÜ BİLİRİZ”

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Sekreteri İsmail Ateş de şunları söyledi:

“Tam 29 yıl oldu. 29 yıl önce, 2 Temmuz 1993 yılında cumhuriyetin temellerinin atıldığı şehirde 33 insan, 33 can diri diri yakıldı. Yüzyıllar önce Koca Ocak’ın, Pir Sultan Abdal’ı anmak için şehre gelen kendilerine mihman olan insanları 29 yıl önce yakarak katlettiler. Hepsi birbirinden değerli ozanlar, yazarlar, çizerler, pırıl pırıl aydınlık insanlardı katledilenler. Bir güzel aydınlığı ülkelerinde yaşatmaya çalışan canları diri diri yakarak katlettiler Sivas’ta. Biz Aleviler, biz Kızılbaşlar, biz Bektaşiler en iyi ölümü biliriz. Ölümün her türlüsünü biliriz.”