Ünlü oyuncu Gene Hackman ve eşi Betsy Arakawa’nın ölümüne ilişkin yeni detaylar gün yüzüne çıktı.
Yapılan incelemelerde, Betsy Arakawa'nın, Oscarlı oyuncu Hackman’dan yaklaşık bir hafta önce hayatını kaybettiği belirlendi. Gene Hackman’ın ise ileri evre Alzheimer hastalığı nedeniyle eşinin ölümünden haberdar olamayabileceği ifade edildi.
OTOPSİ SONUÇLARI AÇIKLANDI
Resmi belgelere yansıyan otopsi raporuna göre, Gene Hackman’da ciddi aterosklerotik ve hipertansif kardiyovasküler hastalık bulgularına rastlandı.
Ayrıca, Hackman’ın daha önce koroner arter stentleri, bypass grefti ve aort kapağı değişimi geçirdiği tespit edildi. Kalbin sol karıncığı ve septum bölgesinde ise daha önce geçirilmiş ve geniş alana yayılmış kalp krizi izleri bulundu.
Beyin incelemeleri de ileri evre Alzheimer hastalığını doğruladı.
"UZUN SÜRE AÇ KALMIŞ OLABİLİR"
Tıbbi kayıtlara göre Hackman, daha önce konjestif kalp yetmezliği tanısı almış ve Nisan 2019'da çift odacıklı kalp pili takılmıştı.
Toksikoloji raporu ise dikkat çekici bir bulgu ortaya koydu: Hackman'ın kanında 5.3 mg/dL seviyesinde aseton tespit edildi. Normalde bu değerin 0.3 mg/dL’yi aşmaması gerekiyor. Uzmanlar, bu yüksek aseton seviyesinin açlığa bağlı ketoasidoz veya izopropanol alımı sonucunda oluşabileceğini belirtti. Bu durum, Hackman’ın ölümünden önce uzun süre aç kalmış olabileceğini düşündürdü.
KARBONMONOKSİT ŞÜPHESİ BERTARAF EDİLDİ
Aile üyelerinin karbonmonoksit zehirlenmesi şüphesi üzerine yapılan testlerde ise kandaki karbonmonoksit düzeyinin normal aralıkta olduğu tespit edildi. Böylece Hackman’ın, eşi Betsy Arakawa’dan farklı bir sebeple hayatını kaybettiği kesinleşmiş oldu.
Betsy Arakawa’nın ölüm nedeni daha önce hantavirüs pulmoner sendromu olarak açıklanmıştı. Bu nadir görülen hastalık, kemirgen dışkısı ve idrarı yoluyla bulaşıyor.
EVİN İÇLER ACISI HALİ ŞOKE ETTİ
Çiftin ölü bulunmasının ardından New Mexico Sağlık Departmanı, evde kapsamlı bir inceleme gerçekleştirdi. Daha önce Architectural Digest dergisine kapak olan evin son hali görenleri şaşkına çevirdi. İnceleme ekibinden bir kaynak, “İçerisi tam anlamıyla şok ediciydi. Temizlikçi yoktu. Güzel mobilyalar ve sanat eserleri vardı ama yerde köpek pislikleri bulunuyordu. Buzdolabı tamamen boştu ve hiçbir şey temizlenmemişti” ifadelerini kullandı.