Vodafone Park bir hüzün yaşadı.Lefter Küçükandonyadis sezonunda bir devrin yıldızı Can Bartu’nun vefatı hepimizi üzerken futbol adına bu kez derbiye bir takım daha katılıyordu. Oyuna hızlı giren Beşiktaş, Şenol Güneş’ten Medel’le önlem paketi olarak Visca’nın karşısında geri dörtlünün sol kanadında yer almıştı ama olmadı. Ve Visca, ilk yarıyı o bölgede yol geçen hanına çevirdi.
İlk 20 dakikadan sonra sahada etkin olan M.Başakşehir, Karius’un kurtarışlarına teslim oldu. Turuncu-Lacivertliler, 22’yle 24. dakikalar arasında 3 gol kaçırırken golü de Visca’nın Robinho’ya ‘al-at’ diye getirdiği gol pasıyla buldu. Duran top özelliğini öne çıkaran Beşiktaş, 44’te Atiba’nın Gökhan Gönül patentli desteğiyle beraberliği sağladı. Maçın en önemli özelliği, bu sezonun gol atmak için oynayan iki takımının futbol adına özlediğimizi yaşatmasıydı.
İkinci yarıya daha da hızlı başlayan Beşiktaş, 52’de Burak’ın müthiş vuruşuyla öne geçti. Artık Beşiktaş tribünleri böylece onları coşturan Burak’ın emrine girdi!..
Medel’in daha sonra orta alana geçmesi, Siyah-Beyazlıları daha etkin kılsa da Şilili oyuncunun sakatlanıp çıkması belki de şanssızlık olabilirdi. Çünkü Atiba, Ljajic ve Dorukhan’ın ortaya koyduğu mücadelenin Beşiktaş’ın 3 puan almasında büyük payı olduğunu düşünüyorum. Sonuçta Beşiktaş, ligde ‘ben de varım’ dedi.