Amirallerin bildirisi ve siyasetteki yansımaları
Barış Doster
Son Köşe Yazıları

Amirallerin bildirisi ve siyasetteki yansımaları

07.04.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Türkiye üç gündür, Montrö Boğazlar Sözleşmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin laik yapısına ilişkin bir bildiriyi imzalayan 104 emekli amirali ve sonrasında yaşananları konuşuyor. İktidar bloku; bildirinin üslubu, içeriği, zamanlaması, kamuoyuna aktarılış biçimi üzerinden bildiriyi darbe girişimi, darbe çağrısı, vesayet arayışı olarak yorumluyor. Muhalefet ise böyle düşünmüyor. Ana muhalefet partisi CHP; iktidarın yine ve yeni bir mağduriyet edebiyatı yaptığını, asıl gündemin üstünü örtmeye çalıştığını vurguladı. Son haftalarda yükselişte olduğu yönünde yaygın bir kanaat oluşan İYİ Parti lideri Meral Akşener ise yanlış hamle yaptı, bildiri için “zevzeklik” dedi. Bu kaba, çirkin ifadeyle de yetinmedi. Bir yanlış daha yaptı; siyaseti siyasetçilerin yapması gerektiğini söyledi. Tepki çekti. Meseleyi tartışmakta yarar var.  

Birincisi, yurttaşların, emekli büyükelçiler ve emekli amiraller dahil, sadece uzmanlık alanlarında, eğitimini aldıkları konularda değil, herhangi bir konuda da görüşlerini tek tek veya toplu halde açıklamaları suç değildir. Anayasanın güvencesi altında olan düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamındadır.  

İkincisi, emekli askerlerin darbe yapması olanaksızdır. Darbeyi, elinde silah olanlar yapar.  

Üçüncüsü, emekli amirallerin çok iyi bildikleri Montrö, çok hassas oldukları Atatürk, Cumhuriyet ve laiklik konularında görüş bildirmesi, siyaset yapmak değildir. Kaldı ki siyasi konularda açıklama yapmak için siyasetçi olmaya gerek de yoktur. Siyaset; sadece siyasetçilere bırakılamayacak kadar önemli olduğu gibi, çok da geniş bir alanı kapsar. Ülkenin ve dünyanın gidişatı hakkında konuşmak, siyasettir. Seçimlerde oy kullanmak, siyasettir. 1 Mayıs’ta emekçilerin birlik, dayanışma, mücadele bayramına katılmak, siyasettir. Anayasamızda yazan sosyal devleti savunmak, siyasettir. Eğitimin ve sağlığın piyasaya, özel sektöre bırakılmasına karşı çıkıp, kamucu, halkçı, toplumcu, devletçi politikaları savunmak, siyasettir. Hayat pahalılığını ve işsizliği eleştirmek, siyasettir. Bu bağlamda, siyasetle ilgilenmeyen kimse yoktur. Siyasetle ilgilenmediğini söyleyen, doğruyu söylememektedir.  

DARBELER VE ABD 

Dördüncüsü, ülkemizde darbelerin, darbe girişimlerinin arkasında hep ABD olmuştur. Bunun en son, en somut örneği, emperyalizm destekli terör, ihanet, casusluk örgütü FETÖ’nün, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimidir. Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin değiştirilmesini, hiç olmazsa delinmesini, esnetilmesini isteyen de ABD’dir.  

Beşincisi, bildiriyi imzalayanlar arasında, tertip, kumpas davalarında Silivri’de yatanlar vardır. 15 Temmuz gecesi FETÖ’cülere karşı fiilen mücadele edenler vardır. Açıklamaları, yazıları, kitaplarıyla FETÖ’yle mücadelesini sürdüren, Türkiye’nin ulusal güvenliği, dış politikası üzerine ufuk açan fikirler üretenler vardır. Fakat bu amirallerin tamamı, Montrö ve laiklik konusunda hemfikir olsalar bile, aralarında özellikle ABD ve NATO konusunda, görüşleri birbirine zıt olanlar vardır.  

Altıncısı, Türkiye’de bugün bir darbe dinamiği yoktur. Darbeye karşı Türk milleti, Türkiye’nin anayasal kurumları, güvenlik güçleri tetiktedir. Türkiye’nin bağımsızlığı, bütünlüğü, egemenliği ve siyasal birliğini; milli iradeyi, hukuk devletini ve demokrasiyi savunmak ise 81 ilimizde, 84 milyon yurttaşın görevidir.  

En önemlisi şudur: Sürekli gündemi değiştirerek, sürekli vesayetten yakınarak, sürekli mağduriyet söylemi üreterek, bir partinin iktidarda kalması mümkün değildir. İktidarda kalmanın yolu halkın sorunlarını çözmekten geçer. Öte yandan, “el âlem ne der”, “aman bize darbeci demesinler”, “muhafazakârlardan oy alamıyoruz”, “ABD ve Avrupa’yı ürkütmeyelim”, “büyük sermayeyi küstürmeyelim” endişesiyle de siyaset yapılmaz. Atatürk’ü, bağımsızlığı, Cumhuriyet devrimini, laikliği, ulusal egemenliği, emeği savunmak, emperyalizme kafa tutmak için, siyasetçi olmaya da gerek yoktur. Kararlı, tutarlı, yürekli yurttaş olmak yeterlidir.

Yazarın Son Yazıları

Muhalefet ve değişimin yönü

Muhalefet ve değişimin yönü

Devamını Oku
14.06.2023
İktidar ve anayasa değişikliği

İktidar ve anayasa değişikliği

Devamını Oku
10.06.2023
Mehmet Şimşek’ten kimler, ne bekliyor?

Mehmet Şimşek’ten kimler, ne bekliyor?

Devamını Oku
07.06.2023
Yeni CHP, başkalaşan CHP, dönüşen CHP

Yeni CHP, başkalaşan CHP, dönüşen CHP

Devamını Oku
03.06.2023
Seçmenle inatlaşmak

Seçmenle inatlaşmak

Devamını Oku
31.05.2023
İttifakın etkisiz elemanı

İttifakın etkisiz elemanı

Devamını Oku
27.05.2023
Sinan Oğan, iktidar ve itibar

Sinan Oğan, iktidar ve itibar

Devamını Oku
24.05.2023
Hangi CHP? Yenisi mi? Gerçeği mi?

Hangi CHP? Yenisi mi? Gerçeği mi?

Devamını Oku
20.05.2023
Seçimin sayısal ve siyasal tahlili

Seçimin sayısal ve siyasal tahlili

Devamını Oku
17.05.2023
Seçimler ve sosyal medya

Seçimler ve sosyal medya

Devamını Oku
13.05.2023
Seçimler ve seçim kampanyaları

Seçimler ve seçim kampanyaları

Devamını Oku
10.05.2023
Seçimler ve ulusal güvenlik

Seçimler ve ulusal güvenlik

Devamını Oku
06.05.2023
Seçimler ve milli savunma sanayimiz

Seçimler ve milli savunma sanayimiz

Devamını Oku
03.05.2023
Seçimler, dış politika ve küresel rekabet

Seçimler, dış politika ve küresel rekabet

Devamını Oku
29.04.2023
Milliyetçilik nedir? Ne değildir?

Milliyetçilik nedir? Ne değildir?

Devamını Oku
26.04.2023
Seçimler, devrimler ve bilinçli yurttaşlar

Seçimler, devrimler ve bilinçli yurttaşlar

Devamını Oku
22.04.2023
Seçimler, yurttaşlık bilinci ve kimlik siyaseti

Seçimler, yurttaşlık bilinci ve kimlik siyaseti

Devamını Oku
19.04.2023
Seçimler ve ekonomik vaatler

Seçimler ve ekonomik vaatler

Devamını Oku
15.04.2023
Aday listeleri, sultanlar ve kapıkulları

Aday listeleri, sultanlar ve kapıkulları

Devamını Oku
12.04.2023
Seçimler ve sahte demokratlar

Seçimler ve sahte demokratlar

Devamını Oku
08.04.2023
Seçim, demokrasi ve demagoji

Seçim, demokrasi ve demagoji

Devamını Oku
05.04.2023
Erol Bilbilik’in ardından

Erol Bilbilik’in ardından

Devamını Oku
01.04.2023
Seçimler ve pazarlıklar

Seçimler ve pazarlıklar

Devamını Oku
29.03.2023
Orhan Karaveli’nin ardından

Orhan Karaveli’nin ardından

Devamını Oku
25.03.2023
Seçimler, partiler ve adaylar

Seçimler, partiler ve adaylar

Devamını Oku
22.03.2023
Çanakkale Zaferi ve günümüz siyasetçileri

Çanakkale Zaferi ve günümüz siyasetçileri

Devamını Oku
18.03.2023
İttifaklar, siyaset ve Cumhuriyet

Hem Millet İttifakı hem Cumhur İttifakı, seçmen tabanlarını genişletmek ve bünyelerine yeni müttefikler katmak için çabalarını hızlandırdı. Altılı masada siyasal İslamcı gelenekten üç parti var; Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi. Cumhur İttifakı zaten siyasal İslamcı, muhafazakâr yönü çok daha baskın bir ittifak ve bunu daha da güçlü kılmak istiyor. Yeniden Refah Partisi ve HÜDA PAR’la görüşüyor.

Devamını Oku
15.03.2023
Seçimler ve ittifaklar

Seçimler ve ittifaklar

Devamını Oku
11.03.2023
Millet İttifakı ve olasılıklar

Millet İttifakı ve olasılıklar

Devamını Oku
08.03.2023
Dağılan masa ve İYİ Parti

Dağılan masa ve İYİ Parti

Devamını Oku
04.03.2023
Deprem ve ahlak

Deprem ve ahlak

Devamını Oku
01.03.2023
Deprem ve cehalet

Deprem ve cehalet

Devamını Oku
25.02.2023
Deprem, onur ve kader

Deprem, onur ve kader

Devamını Oku
22.02.2023
Deprem ve devlet (18 Şubat 2023)

Deprem ve devlet

Devamını Oku
18.02.2023
Deprem ve büyük yenilgimiz

Deprem ve büyük yenilgimiz

Devamını Oku
15.02.2023
Depremin gösterdikleri

Depremin gösterdikleri

Devamını Oku
11.02.2023
Deprem ve sorumlular

Deprem ve sorumlular

Devamını Oku
08.02.2023
6’lı masadaki çatlak

6’lı masadaki çatlak

Devamını Oku
04.02.2023
Fakir milletin zengin siyasetçileri

Fakir milletin zengin siyasetçileri

Devamını Oku
01.02.2023
Batı’dan Doğu’ya kayan güç ve Türkiye

Batı’dan Doğu’ya kayan güç ve Türkiye

Devamını Oku
28.01.2023