Benim Atatürk’üm
Barış Doster
Son Köşe Yazıları

Benim Atatürk’üm

10.11.2018 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Bugün 10 Kasım. Kurtuluş Savaşı’nın lideri, Cumhuriyet’in kurucusu, dev ve devrimci önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anıyoruz. Atatürk’ü anmanın en doğru yolunun, Atatürk’ten sonra yaptıklarımızın ve yapamadıklarımızın muhasebesini çıkarmak olduğuna inandığımdan, Atatürk’ten ne anladığımı paylaşacağım bugün…
Benim Atatürk’üm; Trablusgarp Savaşı’nın (1911 – 1912), Balkan Harbi’nin (1912 – 1913), Birinci Dünya Savaşı’nın (1914 – 1918), Sykes – Picot Antlaşması’nın (1916), Balfour Deklarasyonu’nun (1917), Mondros Mütarekesi’nin (1918), Sevr Antlaşması’nın (1920) tasfiye ettiği Osmanlı Devleti’nin sonunu, yıllar önce saptamış ve yakın çevresiyle paylaşmış, ufkun ötesini gören dehadır. 1907’de, kolağasıyken (kıdemli yüzbaşı), devletin coğrafi açıdan daha küçük, nüfus açısından daha türdeş bir yapıya dönüşmesinin kaçınılmaz olduğunu belirten, düşündüklerini söylemekten çekinmeyen, gerçekçi, uzak görüşlü aydındır.
Benim Atatürk’üm; Osmanlı Devleti Mondros Mütarekesi’ni imzaladığında, mütareke hükümlerine karşı çıkan, “İngilizler İskenderun’a çıkarlarsa ateş açarım” diyen, güvendiği subaylara, “Askerlere silahlarını teslim etmemelerini söyleyin. Silahlarını saklasınlar. Köylerine götürsünler. Ama asla vermesinler” emri veren cesur komutandır.
Benim Atatürk’üm; Maraş’tan, Bitlis’ten, Saruhan’dan, Karahisarışarki’den, Sivas’tan, Menteşe’den gelen; haklarında idam fermanı verilmiş; ölümü göze almış; açlığa, uykusuzluğa göğüs germiş; kimi İttihatçı, kimi imam, kimi muallim, kimi muharrir, kimi tabip, kimi asker; bazısı fesli, bazısı sarıklı, bazısı kalpaklı, hepsi de yurtseverlerden oluşan Milli Meclis’i kuran liderdir. Milli Mücadele’yi Meclis iradesi ve meşruiyeti altında yürüten, 23 Nisan 1920’de Hacı Bayram Camisi’nde kıldıkları namazdan sonra, İttihat ve Terakki’nin kulüp binası olarak kullandığı iki katlı binada Meclis’i açarken düşmanı kovmaya ve vatanı kurtarmaya söz vermiş kahramandır. Benim
Atatürk’üm; Anadolu’nun en ücra köşelerinden kimi zaman at sırtında, kimi zaman yürüyerek 10, 15 günde Ankara’ya ulaşan; şehirde konaklama yeri çok az olduğundan ya okulların derme çatma yatakhanelerinde veya misafirperver Ankaralıların evlerinde kalan; bir kısmı yastığını, yorganını, döşeğini getiren mebuslara, en karamsar anlarında umut ve inanç aşılayan önderdir. Damı akan Meclis’te yemeklerini kendileri yapan; kazana hep birlikte kaşık sallayan; ısınması ve aydınlatması zayıf olan binayı eski sac sobalarla ısıtıp, kahvehanelerden toplanan gaz lambalarıyla aydınlatan; öğretmen okulundan getirilen sıralarda oturan; Ankaralı vatanperver marangozların hediyesi olan kürsüde konuşan mebusların oluşturduğu Gazi Meclis’in reisidir.
Benim Atatürk’üm; Bağımsızlık Savaşı’nı ve Aydınlanma Devrimi’ni birlikte, eşzamanlı olarak yapan devrimcidir. Egemenliğin kökünü, kaynağını, tanımını, anlamını, içeriğini değiştiren; gökten alıp yere indiren, dini olmaktan çıkarıp dünyevi kılan, kişiden - hanedandan alıp millete veren devlet adamıdır.
Benim Atatürk’üm, istibdada karşı çıkan, “Hürriyet ve istiklal benim karakterimdir” diyen bir Cumhuriyetçidir. O yüzden, genç bir subayken Harbiye Nezareti’ndeki sicilinde şöyle yazar: “Cumhuriyetçidir”. O sebeple, Erzurum ve Sivas kongreleri ile atılan adımların Meclis ile taçlanacağını gören İngiliz istihbaratı, Londra’ya şu notu geçer: “Türkler, Cumhuriyet’e gidiyor”. O nedenle Atatürk şöyle der: “Ben Cumhuriyet’i vicdanımda milli bir sır gibi taşıdım”. Ve Cumhuriyet’in toplumcu, kamucu, halkçı yönünü şu sözlerle vurgular: “Cumhuriyet, bilhassa kimsesizlerin kimsesidir.
Benim Atatürk’üm; köylüyü milletin efendisi sayan; kadın - erkek eşitliğini, Medeni Kanun’u, hukuk devrimini hayata geçiren; sanayileşme ve bütüncül kalkınma hamlesi başlatan; laik, bilimsel, halkçı eğitime öncülük eden, “Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir” diyen başöğretmendir.
Sözün özü: Emperyalizmi yenen Türk milletinin kahramanı, Türk Devrimi’nin lideri, mazlum milletlerin rehberidir benim Atatürk’üm.  

Yazarın Son Yazıları

Muhalefet ve değişimin yönü

Muhalefet ve değişimin yönü

Devamını Oku
14.06.2023
İktidar ve anayasa değişikliği

İktidar ve anayasa değişikliği

Devamını Oku
10.06.2023
Mehmet Şimşek’ten kimler, ne bekliyor?

Mehmet Şimşek’ten kimler, ne bekliyor?

Devamını Oku
07.06.2023
Yeni CHP, başkalaşan CHP, dönüşen CHP

Yeni CHP, başkalaşan CHP, dönüşen CHP

Devamını Oku
03.06.2023
Seçmenle inatlaşmak

Seçmenle inatlaşmak

Devamını Oku
31.05.2023
İttifakın etkisiz elemanı

İttifakın etkisiz elemanı

Devamını Oku
27.05.2023
Sinan Oğan, iktidar ve itibar

Sinan Oğan, iktidar ve itibar

Devamını Oku
24.05.2023
Hangi CHP? Yenisi mi? Gerçeği mi?

Hangi CHP? Yenisi mi? Gerçeği mi?

Devamını Oku
20.05.2023
Seçimin sayısal ve siyasal tahlili

Seçimin sayısal ve siyasal tahlili

Devamını Oku
17.05.2023
Seçimler ve sosyal medya

Seçimler ve sosyal medya

Devamını Oku
13.05.2023
Seçimler ve seçim kampanyaları

Seçimler ve seçim kampanyaları

Devamını Oku
10.05.2023
Seçimler ve ulusal güvenlik

Seçimler ve ulusal güvenlik

Devamını Oku
06.05.2023
Seçimler ve milli savunma sanayimiz

Seçimler ve milli savunma sanayimiz

Devamını Oku
03.05.2023
Seçimler, dış politika ve küresel rekabet

Seçimler, dış politika ve küresel rekabet

Devamını Oku
29.04.2023
Milliyetçilik nedir? Ne değildir?

Milliyetçilik nedir? Ne değildir?

Devamını Oku
26.04.2023
Seçimler, devrimler ve bilinçli yurttaşlar

Seçimler, devrimler ve bilinçli yurttaşlar

Devamını Oku
22.04.2023
Seçimler, yurttaşlık bilinci ve kimlik siyaseti

Seçimler, yurttaşlık bilinci ve kimlik siyaseti

Devamını Oku
19.04.2023
Seçimler ve ekonomik vaatler

Seçimler ve ekonomik vaatler

Devamını Oku
15.04.2023
Aday listeleri, sultanlar ve kapıkulları

Aday listeleri, sultanlar ve kapıkulları

Devamını Oku
12.04.2023
Seçimler ve sahte demokratlar

Seçimler ve sahte demokratlar

Devamını Oku
08.04.2023
Seçim, demokrasi ve demagoji

Seçim, demokrasi ve demagoji

Devamını Oku
05.04.2023
Erol Bilbilik’in ardından

Erol Bilbilik’in ardından

Devamını Oku
01.04.2023
Seçimler ve pazarlıklar

Seçimler ve pazarlıklar

Devamını Oku
29.03.2023
Orhan Karaveli’nin ardından

Orhan Karaveli’nin ardından

Devamını Oku
25.03.2023
Seçimler, partiler ve adaylar

Seçimler, partiler ve adaylar

Devamını Oku
22.03.2023
Çanakkale Zaferi ve günümüz siyasetçileri

Çanakkale Zaferi ve günümüz siyasetçileri

Devamını Oku
18.03.2023
İttifaklar, siyaset ve Cumhuriyet

Hem Millet İttifakı hem Cumhur İttifakı, seçmen tabanlarını genişletmek ve bünyelerine yeni müttefikler katmak için çabalarını hızlandırdı. Altılı masada siyasal İslamcı gelenekten üç parti var; Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi. Cumhur İttifakı zaten siyasal İslamcı, muhafazakâr yönü çok daha baskın bir ittifak ve bunu daha da güçlü kılmak istiyor. Yeniden Refah Partisi ve HÜDA PAR’la görüşüyor.

Devamını Oku
15.03.2023
Seçimler ve ittifaklar

Seçimler ve ittifaklar

Devamını Oku
11.03.2023
Millet İttifakı ve olasılıklar

Millet İttifakı ve olasılıklar

Devamını Oku
08.03.2023
Dağılan masa ve İYİ Parti

Dağılan masa ve İYİ Parti

Devamını Oku
04.03.2023
Deprem ve ahlak

Deprem ve ahlak

Devamını Oku
01.03.2023
Deprem ve cehalet

Deprem ve cehalet

Devamını Oku
25.02.2023
Deprem, onur ve kader

Deprem, onur ve kader

Devamını Oku
22.02.2023
Deprem ve devlet (18 Şubat 2023)

Deprem ve devlet

Devamını Oku
18.02.2023
Deprem ve büyük yenilgimiz

Deprem ve büyük yenilgimiz

Devamını Oku
15.02.2023
Depremin gösterdikleri

Depremin gösterdikleri

Devamını Oku
11.02.2023
Deprem ve sorumlular

Deprem ve sorumlular

Devamını Oku
08.02.2023
6’lı masadaki çatlak

6’lı masadaki çatlak

Devamını Oku
04.02.2023
Fakir milletin zengin siyasetçileri

Fakir milletin zengin siyasetçileri

Devamını Oku
01.02.2023
Batı’dan Doğu’ya kayan güç ve Türkiye

Batı’dan Doğu’ya kayan güç ve Türkiye

Devamını Oku
28.01.2023